Büyük bir kulüp olunca ister istemez, o kulüp içinde olan insanlar da sayısal olarak geniş bir kitleyi oluşturuyor.
Galatasaray taraftarlarının, kulübe ilişkin en büyük sıkıntılar, üye olma konusunda yaşadığı zorluklar. Galatasaray Lisesi’nden mezun olanların ve eski sporcuların önceliği olması ve kulübe üye olma konusunda, en büyük şikâyetlerin başında geliyor.
Galatasaray Lisesi’nden mezun olmamışsanız ve eski sporcu değilseniz de, kulübe üye olmak için bir kişinin önermesi, iki kişinin de onay vermesi ile mümkün oluyor. Bu da bir sayıya bağlı çünkü yılda toplam üye sayısının en fazla yüzde 2 kadar üye alınabiliyor.
Bunların dışında, Galatasaray Spor Kulübü başkanlarının, yıllık 15 kişilik kontenjanı mümkün.
‘Nihat Doğan, Galatasaray’a nasıl üye olmuş ve kimler tarafından onaylanmış?’ diye araştırırken, bugüne kadar gerçekten de bilmediğim şeyler öğrendim.
Galatasaray’ın eski yöneticilerinden Adnan Öztürk, dün bir çıkış yaparak, “Siz de mini eteği giyip, soyunup. laik sistemin ahlaksızlaştırdığı sapıklar tarafından tacize uğrayınca bas bas bağırmayacaksınız” (noktalama işaretleri ve cümlenin anlatım bozukluğunu giderdim zira bu tweet’i yazan kişinin Türkçesi düzgün bir anlatıma sahip değil ve hatalarla doluydu) diyen Nihat Doğan isimli türkücüyü kast ederek, “Sıfatını söylemek istemediğim insanları görmek istemiyorum.. Galatasaray bir yaşam biçimi, sevgi ve saygı kurumudur. Galatasaray sevgimi bu insanlarla paylaşmak istemiyorum. Yarın sabah ilk işim disiplin kuruluna başvurmak olacaktır. Kanunlara ve değerlere saygılı insanlarız. Biz bu insanları toplumda var olarak görmeyeceğiz ve ihraç edeceğiz” dedi ve fitili ateşledi.
Adnan Öztürk, bunları söylemeden önce, bazı Galatasaray Kulübü üyelerinin de, ihraç için imza verdiğini söylemek gerekir.
Nihat Doğan isimli kişi, Galatasaray Lisesi mezunu değil, Galatasaray’ın herhangi branşında sporcu da değil. Yani kulübe üye olmak için bir öncelik sahibi olmasının imkânı yok. Geriye kalan iki seçenek, ya bu kişinin bir üye tarafından önerilerek, iki kişinin onay vermesi ya da başkan kontenjanı dahilinde üye yapılması gerek. Ve tüm bunların dışında üyenin, sicil kurulunun seçtiği yönetim kurulu tarafından da onaylanması gerekiyor.
Geriye ne kalıyor? Yıllık 15 kişilik başkan kontenjanı.
Evet Nihat Doğan, Galatasaray Kulübü’ne bir başkanın özel kontenjanından kulübe üye yapılıyor. Bu başkan, Galatasaray tarihinin, mali ve/veya yönetsel yönden aklanmama maddesi gereği ibra edilmeyen Adnan Polat.
Galatasaray’da Adnan Polat başkanlığındaki ilk yönetim çatlağının çıkma sebebi de bu Nihat Doğan isimli şahıs oluyor.
Üyeler, o dönem listeye bakıyor ve herhangi bir problem olmayınca üye olacak kişileri onaylıyor. Yemin töreni gelip çatınca, dönemin yönetim kurulu, karşılarında Nihat Doğan isimli bu kişiyi görüyor. Polat döneminde yer alan Mehmet Helvacı, Hakan Üstünberk, Doğan Yalçınkaya, Vedat Eşkinat ve Cemal Özgörkey gibi isimler, “Bu adam nereden çıktı?” diye soruyor. Bunun karşısında aldıkları yanıt, “Bizimle bir ilgisi yok, başkan kontenjanından üye yapılmış” oluyor.
Celal Açar, yönetimin henüz 3 aylık olduğunu ve bir tartışmanın Galatasaray’a zarar vereceğini söylüyor. İşte Adnan Polat’ın başkanlığı dönemindeki ilk su sızıntısı, bu şahsın üye yapılması oluyor. Ali Sami Yen Arena’nın açılışında dönemin başbakanı Erdoğan’ın (bu lafa çok kızıyor nedense ama öyle) yuhalanması ve protesto edilmesi sonrasında Adnan Polat’a bir isyan başlatılıyor. İsyanın fitilini ateşleyen kişi işte bugün ihracı istenen Nihat Doğan isimli kişi.
Bu noktada insanın aklına ister istemez, yıllık sadece 15 kişisel kontenjanı olan bir başkanın, bu kişiyi niçin üye yaptığı geliyor. Öyle ya, yüzbinlerce, milyonlarca Galatasaray taraftarı, bu kulübe üye olmak istiyor ama buna ulaşamıyor. Buna ulaşan kişi, vasfı belli olmayan, “Benim olmazsan seni taciz ederim” gibi şarkıya benzeyen şeyler söyleyen, bir şahsı özel kılan ne?
İbra edilmemiş olmasıyla bugün Galatasaray’a tüm nefretini kusan, 90’lı yıllardan kalan alışkanlıklarla taraftara şirin görünmek için söylemlerde bulunan, başkanlığı döneminde yakın çalışma arkadaşı Adnan Sezgin’le birlikte Robinson Zapata gibi ne olduğu belli olmayan futbolcuları transfer ettirerek kulübün bugün içinde bulunduğu milyonlarca dolar borçta dahli olan, iktidarlara yakın durmayı kendine meslek edinen, yakın dönemde tribünlerde “Kümede kal Galatasaray”tezahüratlarının atılmasına neden olan, kendisi başkan olsa şike yapan insanların ceza almaması için uğraşacağını söyleyen, “Başbakanımızı ıslıklayan taraftarlar kameralar tarafından tespit edilecektir” deyip, kendi taraftarını jurnalleyeceğini açıklayan bir başkan Nihat Doğan’ın hangi vasfında boncuk bulmuştur da, başkan kontenjanından üye yapmıştır.
Nihat Doğan isimli şahsın, salt bugüne dair söylediklerinden ötürü sormuyorum bu soruyu? Bundan 5 yıl önce bu şahıs kimdi de, bu kulübe gönül vermiş milyonlarca taraftar varken, bu kişinin üye olabilmesi için imza attınız?
Eğer bilmiyorsanız söyleyeyim; Galatasaray taraftarı bugün sizi ‘kovulmuş başkan’ olarak anıyor.
“Kovulmuş başkan” mı daha kötü yoksa “Nihat Doğan’ı başkan kontenjanından üye yapmış kişi” mi daha kötü bilemedim...