02 Aralık 2021

Faiz indirimi ve ulusal paranın serbest düşüşe bırakılmasıyla finansal istikrarın nasıl bozulabileceğine dair iki örnek

Merkez Bankası'nın açıkladığı para ve kredi verilerinde dikkat çeken noktalar…

EKONOMİNİN NOT DEFTERİ

Döviz krizinin en yüksek noktalarından biri olan geçen haftanın para ve kredi verileri Merkez Bankası'nca açıklandı.

Çizgi: Tan Oral

En çok dikkatimi çeken şunlar:

 

  • Döviz hesapları 2.9 milyar dolar azalmış. Ancak, hesabıma göre parite ve ons etkisi arıtıldığında azalışın miktarı 1 milyar dolar civarında. Ama diğer tarafta TL mevduatların artmadığı görülüyor. Nakit TL talebinde de önemli bir artış yok. Bu tablo, döviz hesabı azalışının döviz bozdurulmasından değil, sistemden döviz çıkışıyla açıklanabileceğini düşündürüyor. 

 

  • TL krediler bir haftada 40 milyar gibi çok yüksek bir patlama göstermiş. Haftalık bazda yüzde 1.5'lik artış, bankaları kredi vermeye zorlayan Albayrak politikalarının zirvesi olan Mayıs 2020'den bu yana görülmemişti. Bu denli yüksek artışın nedeni, geçen haftaki döviz krizi sırasında vadeli mal alım satımlarının durması, satıcılarca peşin bedelle mal ya da hammadde satışına geçilmesi olabilir. Böylelikle, çalışma sermayesi yetersiz şirketler aniden bankalardan kredi kullanmak zorunda kalmış olmalılar.

 

  • Yabancılara ait hisse senedi, devlet tahvili ile repo varlıklarından da toplam 653 milyon dolarlık bir çıkış olmuş. Böylece, Naci Ağbal'ın görevden alındığı günden bu yana toplam net portföy çıkışı 444 milyon dolar oldu.

Faiz indirimi ve ulusal paranın serbest düşüşe bırakılmasıyla finansal istikrarın nasıl bozulabileceğine dair iki örneğin izleri açıkça görülüyor.

Yazarın Diğer Yazıları

İkinci yüzyılın iktisat kongresinde gelecek inşası

Uzun bir maratonun ardından tüm kesimleri bir araya toplayan İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi 15-21 Şubat günlerinde İzmir’de düzenlenecek

Bütçe hakkı neden paspas edildi?

Bankalara enflasyonun 6’da biri oranlarla zorla kâğıt aldıran yetkili ve siyasiler eğer borçlanma yetkisi için Meclis’e erken gelirlerse ‘Piyasanın bozulabileceğinden’ korkmuşlar

Son dönemecin mottosu

Öyle ya iktidar her şey; kazanılırsa ne âlâ, kaybedilirse gelene yıkılacak bir enkazın ne zararı olabilir? O halde tüm düğmelere basılacak. Girdiğimiz yol bu