12 Aralık 2018

Çevre ülkelerin ligleri birleşiniz!

Galatasaray’ın değişen uygulamayla birlikte ilk etaptaki kaybı 4 ila 5 milyon Euro civarında olabilecek

UEFA 2018/19 sezonunda Şampiyonlar Ligi’nde parasal ödül dağıtım koşullarını değiştirdi. Bu değişikliğe göre kulüpler için önemli bir gelir kalemi olan Pazarlama Havuz gelirlerinin payı azaltılarak, bu sezon Takım Katsayısı Reytingi’ne göre yeni bir dağıtım kriteri uygulamaya alındı. Bu değişiklik maalesef Galatasaray ve benzeri çevre liglerin (periferi ligler) takımlarının aleyhine bir gelişme olacağı için, bu liglerden gelen takımların Şampiyonlar Ligi’nde çok para kazanabilmeleri neredeyse hayal oldu.

UEFA parasal dağıtım kriterlerine takım katsayısı uygulaması getirdi

UEFA 2018/19 sezonunda Şampiyonlar Ligi’nde parasal ödül dağıtımında değişikliğe giderek, yüzde otuzluk payıyla kulüplere önemli gelir kalemi oluşturan Pazarlama Havuz Gelirlerinin payını yüzde on beşe indirip kulüpler için yeni bir gelir kalemi oluşturdu. Bu değişikliğe göre, kulüplerin son on yıllık takım katsayısını baz alınarak oluşturulan reytinge göre kulüplere parasal ödül dağıtımı gerçekleştirilecek. Bu gelir kaleminin, toplam kulüplere dağıtılacak parasal ödül havuzu içindeki payı yüzde otuz ve dağıtılacak tutar 585 milyon Euro olacak.

Bu uygulamayla, UEFA en yüksek puandan en düşük puana katılımcı takımların sıralamasını yapacak. Şampiyonlar Ligi’ne katılan 32 kulüp sahip oldukları puana göre en yüksekten en düşüğe sıralanacak ve oluşan sıralamaya göre her bir sıra için pay belirlemesi yapılacak.  Bu kapsamda, 1.sıradaki takımın 32 payı olurken, son sıradaki (yani 32. sıradaki) takımın payı 1 pay olacak. Bu payların her biri UEFA’nın bu sezon için belirlediği 1.108 bin Euro ile çarpılacak ve bu şekilde takımlara reytinglerine göre dağıtılacak para belirlenmiş olacak.

Her kulüp takım puanına göre hisse sayısına sahip olacak

Bu sıralamayı yaptığımızda,  162.000 takım puanına sahip Real Madrid ilk sırada yer aldığı için 32 paya sahip olurken, ikinci en yüksek puana sahip Atletico Madrid 31 paya, 3. Sıradaki Bayern Münih 30 paya sahip olacak. Buna göre sıralama birer puan azaltılarak 32.sıradaki takıma kadar gidildiğinde,  32.sıradaki takımın (AEK) 1 payı olduğu görülüyor. Temsilcimiz Galatasaray ise sondan yedinci sırada olduğu için 7 paya sahip. [1]

Pay başına her kulübe 1.108.000 Euro gelir dağıtılacak. Buna göre 32 paya sahip Real Madrid “Takım Katsayısı Reytingi’’ne göre (32 Pay) *(1.108.000 Euro) = 35.456.000 Euro Reyting Sıralama Geliri elde ederken, temsilcimiz Galatasaray ise yedi hisseye sahip olduğu için (7 pay) *(1.108.000 Euro) = 7.756.000 Euro “Takım Katsayısı Reyting Geliri”ne ulaşmış olacak. Galatasaray Belçika ekibi Club Brugge ile aynı puana sahip olmasına karşın, Belçika’nın UEFA ülke puanı Türkiye’den daha yüksek olduğundan, Belçika ekibi 25.sırada (8 pay), Galatasaray 26.sırada (7 Pay) yer alıyor.   

Takım Katsayısına Göre Reyting Geliri

Yukarıdaki tablodan da görüleceği üzere, takımların sahip oldukları paylar ile hisse başına UEFA tarafından belirlenen 1.108bin Euro katsayısı ile çarpılarak, her takıma dağıtılacak parasal ödül belli olacak.

Buna göre kulüplere dağıtılacak toplam tutarı ise şu şekilde hesaplayabiliriz. [(32*1.108.000€)+(31*1.108.000€)+....(2*1.108.000)+(1*1.108.000)=585.000.000 Euro] olacaktır.

Bu uygulama kime yarıyor?

UEFA Şampiyonlar Ligi gelirlerinin kulüplere dağıtımındaki 585 Milyon Euro’luk gelir kaleminde “Coeffient Ranking” uygulaması kesinlikle büyük takımların lehine bir uygulama gibi görünüyor. Bu uygulamanın neden 10 yılı kapsadığının bir açıklaması UEFA tarafından da açıklanmış değil.

Pazarlama Havuz gelirlerinin 585 Milyon Euro’dan, 292 Milyon Euro’ya düşürülmesiyle, Çevre Liglerin takımlarına daha az parasal ödül aktarılmış olacak. Nitekim, yukarıdaki tabloya göre merkez liglerin kulüplerine aktarılan tutar, Takım Katsayısı Reyting gelirinin %71,4’lük kısmına karşılık geliyor. Yani, 585 Milyon Euroluk gelirin 417.716.000 Euro’su Merkez Liglere gidiyor.

Ayrıca, on yıllık birikimli takım katsayısının bu gelirin dağıtımına baz alınması Merkez Liglere haksız rekabet üstünlüğü sağlıyor. 

UEFA’ya karşı tüm çevre ligler birleşiniz!  

UEFA, Şampiyonlar Ligi’nde yaptığı bu düzenlemeyle Merkez Ligler’e rekabet üstünlüğü sağlıyor. Bu dağıtım politikasıyla, rekabet sadece Merkez Ligler arasında sıkışıp kalmış olacak, orta ve uzun vadede zaten olmayan rekabetle Çevre Ligler, merkezden daha da uzaklaşacaktır. Merkez Ligler ile Çevre Ligler arasındaki dengesiz rekabet, Çevre Liglerin aleyhine daha da kurumsallaşacak ve bu durum Çevre Ligler’in ölümü anlamına gelecektir. Çünkü, daha da artan dengesiz rekabet, Çevre Ligler’in rekabet yeteneklerini zamanla giderek daha da geriletecektir. Zira, UEFA her sene Şampiyonlar Ligi’ne ayırdığı kaynağı artırıyor ve kendi geleceği açısından da bunu devam ettirmek zorunda...

Çevre Liglerin federasyonları ve bu ligleri domine eden kulüpler zaman geçirmeden bu gelişmeye karşı, UEFA’nın haksız rekabeti yücelten bu adil olmayan uygulamasına karşı acilen bir dayanışma örgütlemeliler. Kendi liglerinde ve Avrupa futbol kamuoyunda konuyu gündeme taşımalılar.  Bu haksız ve dengesizliği artıran uygulamaya karşı tek bir yumruk, tek bir yürek olmalılar. Bu dayanışmacı oluşumun, Çevre Ligler ve bu liglerin takımları aracılığıyla Avrupa Futbol kamuoyunu ayağa kaldıracak yoğun futbol diplomasisi uygulamalarında büyük yarar var. 

Bize düşen ise; kendi ölçeğimizde de olsa, Türkiye Futbol Federasyonu ve Süper Lig takımlarımızın bu uygulamaya karşı bir an önce gerekli aksiyonları alıp Çevre Ligler ile gerekli örgütlü dayanışmayı hayata geçirmeleridir. Bu süreçte, futbol kulüplerinin mesleki örgütlenmeleri de, bu konuya müdahil olmalılar!

Sonuç

Bu uygulamayla ilk sırada yer alan Real Madrid, fazladan 17.5 Milyon Euro daha ekstra gelir elde etmiş olacaktır. Merkez Ligler’de yer alan kulüplerin takım katsayıları, Çevre Lig takımlarının takım katsayılarından her zaman fazla olacağı için bu liglerin takımları Şampiyonlar Ligi’nden daha fazla parasal ödül kazanmaya devam edeceklerdir. Haksız rekabet bu şekilde kalıcılaşmış ve kurumsallaşmış olacaktır. 

Bu uygulamanın ilk olumsuz örneğini, 2018-19 sezonunda Galatasaray’ın Şampiyonlar Ligi’nden (sportif performanstan bağımsız olarak) elde edeceği gelirdeki azalma olarak göreceğiz. 2016-17 Şampiyonlar Ligi’nde Beşiktaş’ın Market Pool Geliri 17.368.000 Euro‘ydu. [5] Buna göre, Galatasaray’ın değişen uygulamayla birlikte Market Pool ve Team Coefficient Ranking’den alacağı toplam gelir 12 ila 13 Milyon Euro arasında olacağından, ilk etapta kayıp 4 ila 5 milyon Euro civarında olabilecek gibi görünüyor. 

Bizim gibi Çevre Futbol Ülkelerinde kulüplerin, federasyonların ve kulüplerin mesleki örgütlerinin bu değişime karşı ortak bir dayanışma oluşturmaları ve UEFA’ya baskıyı örgütlemeleri gerekiyor. Bu konu, UEFA’nın inisiyatifi ve vicdanına bırakılmayacak kadar önemlidir.

Bu nedenle diyorum ki: Tüm Çevre Liglerin kulüpleri, UEFA’nın bu hasız uygulamasına karşı birleşiniz! Aksi halde, kaybedeceğiniz çok şey var!

Yazarın Diğer Yazıları

Futbol nereye gidiyor?

Küreselleşen dünyada futbol kulüpleri ekonomik-finansal örgütlere dönüştü. Bu değişim kulüpleri küresel olmaya zorladı. Finansal futbol, küreselleşen kulüplere her alanda fazladan rekabet üstünlüğü sağladı

Renkler farklı, dertler ortak: Kulüpler faiz - döviz - enflasyon kıskacında kıvranıyor

Kulüplerimiz net borçlu; yükümlülükleri gelirlerinin üzerine çıkmış, zarar eden ve döviz pozisyon açığı taşıyan bir mali yapıya sahip. Borç baskısı altındaki futbol mali yapısı dengesini tamamen kaybetmiş ve sürdürülebilir olmayan bir yapıya evrilmiş durumda

Vergi oranını düşürmek, yasa dışı bahsi azaltır mı? Bahis ekonomisine genel bir bakış

Yasa dışı bahse karşı mücadele yapısal bir nitelik kazanmadan, vergi oranlarının düşürülmesi, yasal bahis gelirlerini artırmayacağı gibi vergi gelirlerinin düşmesine neden olur. Bu alanda bahis oynayanlarının gelirini maksimize artırır