15 Ağustos 2021

Kasabanın sırrı

Rize İkizdere'de Cengiz İnşaat, Muğla Milas'ta Limak Holding, haklı ünlerine yaptıkları orman katliamını da ekleyince ünlerine ün kattılar. Oysa Dumanlı Ormanları'ndaki yöntem izlense adeta yağdan kıl çeker gibi kimsenin ruhu duymadan bu işleri halledebilirlerdi. Devlet kadife eldivenini kullandı ve ne kesilen ağaçlar ne yok olacak endemik türler ne de yaylasız kalan köylüler, kimse duymadı Dumanlı katliamını.

Akdeniz'de birbiri ardına gelen yangın haberlerine önce sabotaj* kuşkusu düşürüldü ardından da önce Kürtler, sonra sığınmacılara yönelik ırkçı saldırılar başladı. Bu olanlar tam bir kâbus derken, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan imzasıyla, kıyılar başta olma üzere orman alanlarındaki yapılaşma tasarrufunu Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkisine bırakan bir kanun Resmî Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girdi. (Kendime not: Ankara Altındağ'da Suriyeli sığınmacılara yapılan kitlesel saldırıdan sonra Göç İdaresi ile Ankara Valiliği sivil toplum kuruluşları ile yaptığı toplantılarda, "Devlet tüm gücüyle burada, size ihtiyaç yok!" demiş, unutma.)

Yeni kanunu tartışmaya başlarken, yangını fırsata çevirip kömür madeni için Akbelen ormanında ağaç kesimine giren Limak Holding çıktı bu kez de karşımıza. Köylülerin direnişi ve mahkemenin yürütmeyi durdurma kararıyla şimdilik tehlike atlatılmış gibi görünüyor. Çok değil bundan birkaç ay önce, nisan ayında da Cengiz İnşaat'ın Rize İkizdere'deki İşkencedere Vadisi'nde taş ocağı açmak için yaptığı orman kıyımı vardı gündemde. Günlerce ormanlarını ve sularını kurtarmak için direnen köylülerin çaresizliğini izledik "bazı" medyada.

Doğu-Batı eşitsizliği

Genel inanışın aksine bazı konularda doğu illeri batıya göre epey şanslı, mesela orman katliamı. Bu bölgelerden hiç orman yangını haberi gelmez mesela, yananları da genellikle teröristler yakmıştır zaten! Batı ve Karadeniz illerindeki gibi halkın protesto ettiğini de duymayız. Hep kötü şeyler olacak değil ya doğuda, önemli, paralı insanların gelip kalabileceği güzel binalar da yapılır o ormanların içine. Turist demek, para demek!

Dumanlı Ormanları'nın tabiat parkı ilan edilmesiyle inşaata açılması neredeyse aynı anda oldu. İnsanın aklına ister istemez, önce proje hazırlandı, sonra orman tabiat parkı ilan edildi gibi kötücül fikirler geliyor. Pek çok endemik bitkinin bulunduğu Dumanlı Ormanları'na yapılan konuk evlerinin ilk misafirleri bakalım kimler olacak? (Fotoğraflar: Şengün Kılıç)

Erzincan-Refahiye, Dumanlı Ormanları işte tam da bu noktada turnayı gözünden vurdu. Az daha doğal sit alanı olarak tescil edilecek, inşaat izni olmayacaktı. 2017'ye kadar Erzincan Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından hazırlanan Çevre Durum Raporu'nda "doğal sit alanı" olarak geçen Dumanlı Ormanları, muhtemelen bir yılda hızlı ve de devasa bir çalışmanın konusu olmuş olmalı ki, tabiat parkı yapılmasına karar verilmiş. Ne denir, verilmiş sadakaları varmış!

2017 sonrası yılların raporlarında ise biraz tuhaf bir durum var. Raporlarda tabiat parkı olarak geçen Dumanlı Ormanları nedense raporun sonlarına doğru, "Erzincan Refahiye Ormanları Erzincan ili, Refahiye İlçesinde bulunmaktadır. Mülga Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından tüm Türkiye'de tescilli ve tescilli olmayan potansiyel sit alanlarının derecelendirme ve sınır kategori çalışmaları başlatılmış olup Refahiye Ormanları da potansiyel sit alanı olarak değerlendirilmiştir ve alanı bilinmemektedir" ifadesi geçiyor. Potansiyel sit alanı olan bir yere neden yapı izni verilir peki?

60 kilometre asfalt

Bu yıl Refahiye merkezden Dumanlı'ya gitmek için bindiğim taksinin şoförü, inşaatı tamamlanmak üzere olan tabiat parkı ile pek bir övünüyordu. Ormanın içlerine doğru tam 60 kilometre, çift şerit yol yapılmış ne de olsa! Dumanlı'nın yazlıkçıların ilgisine fazlasıyla mazhar olduğunu, evler tamamlandığında ilginin daha da artacağını anlattı uzun uzun. Yaylaları ellerinden alınan köylülerin tepkilerini sorduğumda yüzü buruştu, "Yok öyle bir şey!" dedi ve sonra da -sanırım küstü- ve bir daha konuşmadı. Tabiat parkının girişinde bir camii ve devamında da bir yamaca yerleştirilmiş, her türlü konfora sahip onlarca ev var, karşı yamacın tepesinde ise kartal yuvasıvari tek bir ev. Söylenti, bu evin eski başbakan Binali Yıldırım için yapıldığı. Eh neden olmasın, ne de olsa Binali Yıldırım Refahiye'den çıkan ilk ve tek başbakan. Dumanlı'da oturmayı o hak etmeyecek de kim edecek?


*Sabotaj: 1. baltalamak eylemi. 2. bilinçli olarak, bile bile bir işi, bir durumu bozucu, bir şeye zarar verici davranışlarda bulunma.

Yazarın Diğer Yazıları

Çayı sev, Rize’yi koru!

CHP’nin Rize’de miting düzenlemesi değil, Rize’de çayla ilgili böyle büyük bir eylemin yapılıyor olması ilginç. İktidarda kim olursa olsun Rize’de çayla ilgili her şey beka meselesi

Otomobil uçar gider

1960’larda dede Turan Feyzioğlu’nun makam aracı en az yirmi yaşındaki Chevrolet SW iken, 2000’lerde torun Metin Feyzioğlu’nunki sıfır yaşında Volkswagen 2.0 TDI idi. Türkiye’nin makam aracı itibarı tam çözülmüşken nereden çıktı bu tasarruf tartışmaları

Dağlılar’dan Yaylacılar’a

Muhalefet zor, parti içi muhalefet daha zor, lidere karşı çıkmak ise çok çok zor ve de bir kişinin ne kadar keskin muhalefet yaptığı bir ölçü değil… Örneğin; bir bakanlık kaptı mı, partisinin en önde savunucusu olabilir!

"
"