22 Ağustos 2024

Bir Amerika sabahına uyanmak

Bu köşe, artık hayatımın iniş çıkış köşesi olacak...

Tam üç sene sonra, bir Amerika sabahına uyanmak… Ya da uyanamamak mı diyelim… Saat sabaha karşı 03.5… En son yazımın üzerinden üç sene geçmiş… Sağ olsun Doğan Abi'nin bana inanarak beklediği, benim içinse göz açıp kapayıncaya kadar, bir o kadar özlemle geçen üç sene… Teşekkürler Doğan Abi, inancın için… "Vakti gelince yazarsın Günce" demişti, demek ki gelmiş… Hep bilgeydi, hâlâ öyle! Ne mutlu bana ki, bir bilge insanla daha tanış olma şerefine erişmişim!

En son sizlerle dertleştiğimde "Hadi gidiyor muyuz? Yoksa kalıyor muyuz? Gitmek çözüm mü? Yoksa çaresizlik canıma tak mı etti?" diye sormuştum. Yazanlar oldu, deneyimlerini aktaranlar. Sağ olsunlar… Üç sene önce Amerika'da gelecek kurma ihtimalim üzerine düşünüyordum, şimdiyse burada yaşıyorum. Bu süre içinde, bir sürü göçmen hikâyesine tanık oldum; mutlu sonlu ya da belki sonlu. Gecenin bu saatinde yazıyorsam, tahmininiz üzere ben de "American Dream" yaşayanlardan değilim. Buraya öyle bir hayalle gelmiş olmama rağmen… Anlatacağım çok şey var dostlar; ama bu sadece uzun zaman sonra bir "merhaba" yazısı. Çok yormayacağım sizi. Şimdilik sadece hafif bir dokunuş…

Ne çözüm ne de çaresizlikmiş beni buraya getiren… Ben devrimci bir babanın kızıyım. Mücadeleyle var olmayı çok küçük yaşta öğrendim; bu yüzden de gidişimi her iki duruma da bağlamakmış çözümsüzlüğü getiren.

Sekiz senelik spor hayatım ve ardından milli takımdaki sekiz senelik mücadelemden de sonra (buna ODTÜ'de geçen yıllarım da dahil) kredi analisti ve sonra da veri bilimi (yapay zekâ) uzmanı olarak kariyerimi sonlandırarak geldiğim Amerika, bana acısıyla tatlısıyla neler öğretti; size bunları anlatacağım. Üstelik size bunları pazarlayarak değil; içimden geldiği gibi anlatacağım. Anlayacağınız bu köşe, artık hayatımın iniş çıkış köşesi olacak. Şimdi mutluyum, yarın karalar bağlarım. İkizler burcu olduğum ne kadar da belli… Sizden ricam, lütfen sözlerimi nihai olarak adlandırıp beni kafanızda yargılamayınız. Her zaman için bugün varım, yarın yokum unutmayınız. Gün bugün, yaşamak lazım!

Bir sonraki yazımda görüşmek dileğiyle… Yorum ve yanıtlarınızı heyecanla bekliyorum!

Yazarın Diğer Yazıları

Yapay zekânın karanlık yüzü

Yapay zekâ ile ilgili yasal düzenlemeler, etik kurallar ve uluslararası iş birliği şarttır. Eğer insanlık bu tehlikelerin farkında olup gerekli önlemleri almazsa bilim kurgu filmlerinde gördüğümüz karanlık senaryolar bir gün gerçek olabilir

Bir tepsi kekle kapanmayan mesafeler: Amerika’da komşuluk

Türkiye’de özel hayatın gizliliği yok, hadsizlik hat safhada. Ama Amerika'da da ilişkileri ilerletmek hayli zor. Bu ikisinin ortası yok mu?

Büyük tehlikedeyiz!

Haklarımız, iş ve yaşam koşullarımız elden gidiyor. Unutmayın, bugün Youtube, IG ya da başka bir firma… Size bugün para kazandırıyor olabilir; ama yarın öyle olmayacak. Onlar için siz sadece verisiniz. Yeterli veriye ulaştıklarında size bir daha ihtiyaçları olmayacak

"
"