15 Şubat 2015

Nasıl tecavüzcü olunur?

Tecavüzcüler aynaya baktıklarında gördükleri suretten utanmazlar, tıpkı 'o etekle sokağa çıkmış' diyen birinin utanmadığı gibi…

Bundan birkaç yıl evvel nasıl tecavüzcü olunur başlıklı başka bir yazı daha yazmıştım. O sıralarda “Fatmagül’ün suçu ne" dizisi vardı. Ve o diziden ‘esinlenen’ kimi insanlar şişme bebekten, internet oyunlarına kadar tecavüzü meşrulaştıran, imrendiren paylaşımlar yapıyordu. Ve nedense hiç biri suç sayılmıyor ve engellenmiyordu. Aynı tarihlerde puşi taktığı için Cihan Kırmızıgül hapisteydi, 13 yaşında 26 kişinin tecavüz ettiği N.Ç için istese karşı koyabilirdi kararı verilmişti. Aradan dört yıl geçti değişen bir şey yok. Değişen tek şey daha çok kadına tecavüz ediliyor, daha çok kadın şiddete uğruyor ve ölüyor.

Birkaç saat önce 20 yaşında bir kadın toprağa verildi. 20 yaşındaydı Özgecan Aslan… Tecavüz edildi. Öldürüldü… Yakıldı ve bir nehre atıldı. Annesi “sütünü içirdim harçlığını verip okula gönderdim” diyor… Ve neden öldürüldüğüne bir gerekçe bulmaya çalışıyor. Bir anneye böyle vahşi bir şekilde kızının öldürülmesine neden arattıran bir ülkede yaşıyoruz…

Özgecan Aslan sizin kardeşiniz, kızınız, sevgiliniz olabilirdi. Bu kez olmadı… Ama aynı kaygıları, aynı korkuyu onlar da duydu…

Evet korkuyoruz…

Karanlıkta yürürken ardımızda bir ayak sesi duyduğumuzda korkuyoruz…

Ensemizde tanımadığımız bir nefes hissettiğimizde korkuyoruz.

Otobüste arkamızda duran adamın varlığından ürperiyoruz…

Dolmuşa binerken, iş yerinde geç saatlere kadar çalışırken, asansöre binerken, eve geç saatte dönerken…

Çünkü bütün erkeklerin tecavüzcü olabileceğini düşünüyoruz evet…

Evet evet hepinizin tecavüzcü olacağına dair garip saplantılarımız, korkularımız var…  Değil misiniz?

 

Peki nasıl tecavüzcü olunur?

 

Böyle bir soru sorulmaz değil mi?

Evet sorulmaz…

Çok kötü bir kere. Tüyler ürpertici… Korkunç…

Peki tacize uğrayan bir kadına “Üzerinde ne vardı?” diye sorulur mu?

20 yaşında tecavüz edilip öldürülen ve yakılan bir kadın için “Nereliydi?” diye sorulur mu?

Sadece bir bedene zorla sahip olmakla tecavüzcü olunmaz. Ve tecavüzcüler sandığımız gibi yarım akıllı, hasta, cahil vb kişiler değildir… Onlar da her akşam evlerine giderler. Kardeşleri vardır hatta çocukları… O ellerle bir kadına dokunurlar, bir çocuğu okşarlar… Aynaya baktıklarında gördükleri suretten utanmazlar, tıpkı “o etekle sokağa çıkmış” diyen birinin utanmadığı gibi…

Tecavüzcü doğulmaz… Tecavüzcü olunur… Tecavüzcü olmanın bin bir yolu vardır ki, bu ülke insanı bu konuda oldukça deneyimlidir.

Gece yarısı sokağa çıktı, kahkaha attı diye, kısa etek giydi diye bir kadının tecavüzünü mazur gördüğünde tecavüzcü olursun.

Bir dizide, bir filmde kadına tecavüz edilmesini yüzünde gevrek bir gülümsemeyle izlediğinde tecavüzcü olursun.

Tecavüze uğrayan sevgiline, eşine, çocuğuna "kirlendi" gözüyle baktığında tecavüzcü olursun. "Üzerinde ne vardı ?" diye sorduğunda tecavüzcü olursun. Görmezden geldiğinde, utandığında tecavüzcü olursun. Sarmalamak yerine ayıpladığında tecavüzcü olursun.

Tecavüz eden yakınını koruyup kolladığında “iftira atıyorlar” diye can siper hane savunduğunda tecavüzcü olursun…

Tecavüz edilip öldürülen kadınların resimlerini yayınlayıp, sanıkların fotoğraflarını buzlayıp "beni tahrik etti" sözlerini büyük puntolarla yazdığında tecavüzcü olursun.

"Kadın herkesin içinde kahkaha atmayacak" dediğinde tecavüzcü olursun.

Bir kadının ya da çocuğun tecavüze uğradığını söylemesini delil saymadığında, tecavüzün yarım kalmasına “iyi hal” indirimi verdiğinde tecavüzcü olursun. "İsteseydi karşı koyabilirdi" dediğinde tecavüzcü olursun.

İşte bu kadar kolaydır tecavüzcü olmak. Bambaşka bir karakter, ruh hali, hastalık gerektirmez. Sen meşrulaştırırsın. O uygular… Sen tetikçi olursun… Ona sadece yapmak düşer. Ve yaptığının bir cezası olmadığını, olmayacağını bilir. “Ben vatan haini değilim “diye kendini müdafaa bile eder. Çünkü alkışlayanı boldur. Kapı komşusundan, iş arkadaşına, polisinden mahkemesine hatta vekiline kadar…

Tecavüze uğrayan kadının hangi saatte sokakta olduğunu, üzerinde ne olduğunu, nereli olduğunu, ne içtiğini sorgulayan zihniyet tecavüzün tetikçisidir.

 

Nasıl tecavüzcü olunur?

 

İşte bu kadar kolaydır bu sorunun yanıtı… Evet soru kötü.. Ama evet bilerek isteyerek seçtim…  Belki bir yere dokunur diye. Ne bileyim belki yüzünüz falan kızarır diye.  Belki daha doğmamış kız çocuğunuzu düşünürsünüz diye…  İncinirsiniz diye efendim evet incinin diye… Biz çok inciniyoruz çünkü. Etek boyumuzu, rujumuzun rengini, hangi saatte nerede olduğumuzu sormanızdan sorgulamanızdan sokakların sadece erkeklere ait olduğunu düşünmenizden… Ve öfkeleniyoruz… Evet artık sadece korkmuyor, öfkeleniyoruz. Ve bence bu öfkeden korkmanızda fayda var…  

Yazarın Diğer Yazıları

Tekli koltuk

Hanımlar, beyler! O koltuklardan kalkıp aramıza katılın. Katılın ki neler söylediğimizi, neler yaşadığımızı, ne istediğimizi, neyi savunduğumuzu ve ne yapabileceğimizi görüp duyun. Tartışın, konuşun, birlikte karar verin yani çoğalın. Çünkü birlik olmak tek olmaktan büyüktür. Ne kadar rahat olursa olsun, tekli koltuk kanepeden hep küçüktür

Makul isyandan makus tarih çıkar

Ülkenin batısında bir yerlerde bir yıkım, yangın adaletsizlik olduğunda avazı kadar çıkan sesimiz doğusunda yaşandığında içimize kaçıyorsa hak ve adalet meselesi ile ilgili derin çelişkimiz var demektir...

Sokak güzeldir

Kayboluyoruz… Küçük hesaplarımızla didişirken o büyük bir denizin ortasında kayboluyoruz. Ve bunun için bir fırtına olması da gerekmiyor. Çünkü hayat insanı fırtınadan daha şiddetli savuran bir şey

"
"