Bölünmek yerine bir araya geldiğimizde her şey çok güzel olacak.
Ötelemek, itelemek yerine yan yana durduğumuzda her şey çok güzel olacak.
Ermeni’yi kardeş, Kürdü arkadaş, Laz’ı yaren gördüğümüzde her şey çok güzel olacak.
Arkamızı kollamak, birbirimizin kuyusunu kazmak yerine birbirimizin koluna girmeyi öğrendiğimizde her şey çok güzel olacak.
Adaleti sadece kendimiz değil herkes için istediğimizde her şey çok güzel olacak.
Üstün olmak yerine eşit olmaya çalıştığınızda her şey çok güzel olacak.
İlk dönemeçte, ilk zorda kaybolmak, arkadan vurmak yerine birlik olmaya inat ettiğimizde her şey çok güzel olacak.
Kendimizi, koltuğumuzu, ikbalimizi değil birbirimizi düşünmeye başladığımızda her şey çok güzel olacak.
Paranın, mevkiinin, şanın şöhretin değil vicdanın kıymetli olduğunu anladığımızda her şey çok güzel olacak.
İnsanları yaşadıkları yere, cinsiyetlerine göre ayırmaktan vazgeçtiğimizde her şey çok güzel olacak.
Sokakların erkekler kadar kadınların olduğunu kabul ettiğimizde her şey çok güzel olacak.
Sadece kendi çocuğunuz için değil tüm çocuklar için endişe duyduğumuzda her şey çok güzel olacak.
Sadece kendi hayvanımızı değil, tüm hayvanları sevdiğimizde her şey çok güzel olacak.
Tüm canlıların, sokaktaki kedinin, ağaçtaki kuşun ve elbette ağacın en az bizim kadar yaşam hakkı olduğunu gördüğümüzde her şey çok güzel olacak.
Evladımız yaşındaki çocukları mezara koymaktan utandığımızda her şey çok güzel olacak.
Susmak yerine, konuştuğumuzda her şey çok güzel olacak.
Haddimizin bildirilmesini beklediğimizde değil, hakkımızı istediğimizde her şey çok güzel olacak.
Korku kadar cesaretin de bulaşıcı olduğunu fark ettiğimizde her şey çok güzel olacak.
Bölünerek değil, birleşerek çoğalacağımızı anladığımızda her şey çok güzel olacak.
Ali’ye atılan tekmeyi, Ethem’e atılan kurşunu, Soma’da madenciyi, Ankara Garı’nı, Suruç’u unutmadığımızda her şey çok güzel olacak.
Kötülüğe itaat değil, isyan ettiğimizde her şey çok güzel olacak.
Tahakküme tahammül etmediğimizde her şey çok güzel olacak.
Her terörist yaftasında geriye çekilmek, korkmak yerine “hayır” diyebildiğimizde her şey çok güzel olacak.
Evet yaralanacağız, evet kalbimiz kırılacak, evet umutsuzluğa kapıldığımız anlar olacak. Kayıplarımız olacak, canımız yanacak. Ama inat ettiğimizde, vazgeçmediğimizde her şey çok güzel olacak.
Eğer umudumuz olmasaydı bu kadar acı çekmeyi göze alamazdık. Ve belki kim bilir her şey hiçbir zaman güzel olmayacak ama bizim başımız dik olacak.
Kimseyi satmamış olacağız, kimsenin hakkını yememiş, kimseye hakkımızı yedirmemiş olacağız. Duaları kirletmemiş, ağacın, böceğin, insanın canını almamış olacağız. Nasıl şahane bir düşünün…
“Aşk örgütlenmektir bir düşünün abiler”