29 Kasım 2020

Toplum 5.0'ın temel prensipleri

Dijitalleşmenin doğurduğu yeni toplum düzeninin sosyalizm benzeri bir düzene evrilmek istenmesi ve bunun kapitalistler tarafından yapılmaya çalışılması bana oldukça ilginç geliyor

Geçtiğimiz hafta Toplum 5.0 tanımını ve kavramın nasıl ortaya çıktığını yazmıştım. Bu hafta ise Toplum 5.0'ın Temel prensiplerini inceleyeceğiz.

Keidanren, Toplum 5.0'ın inşası için belirledikleri 5 temel prensibi "Toplum 5.0 ve Geleceği Birlikte Yaratmak" başlıklı raporda sunmuşlardır. Bu beş temel prensip aşağıda özetlenmiştir. Bu prensipleri okurken ben oldukça şaşırdım, sizlerin de şaşıracağından eminim. Aşağıdaki temel prensiplerin Japon İş Adamları Federasyonu'nu (Keidanren) tarafından hazırlandığını göz önünde bulundurarak okuyun.

1) Verimliliğe odaklanmadan kurtulma - Değerin yaratıldığı bir toplum

Toplum 3.0 ve 4.0 dönemlerinin en belirgin özellikleri, kapitalist ülkelerin maddi zenginlik sağlamak için seri üretim ve tüketim yoluyla ölçek ve verimlilik peşinde koşmalarıdır. Bu tür toplumlarda, geleneksel kurallara ve planlara uymanın ve "planla-uygula-kontrol et-harekete geç" döngüsünü takip etmenin önemli olduğu düşünülüyordu. Mallar ve hizmetler tek tiptir ve verimlilik arayışında benzer şeylere standartlaştırılmış süreçler uygulanmaktadır.

Toplum 5.0'da ihtiyaçlar daha çeşitlenecek ve arz tarafı bunları dijital teknolojilerle karşılamaya hazır hale gelecektir. İnsanlar, verimliliğe odaklanmaktan kurtulacak ve bireysel ihtiyaçların karşılanmasına, sorunların çözülmesine ve değer yaratılmasına önem verilecektir.

2) Bireyselliğin bastırılmasından kurtuluş - Herkesin çeşitli yetenekleri uygulayabileceği bir toplum

Toplum 3.0 ve 4.0'da insanlar, üretici güçlerin standartlaştırılmış süreçlere uygun olarak tek tip mal ve hizmetleri kabul etmesi ve tek tip yaşam sürmesi gerekiyordu. Tüketicilerin bireysel ihtiyaçları dikkate alınmıyor sadece üreticilerin standartlarını belirleyip, üretimine karar verdiği ürünler pazara sunuluyordu.

Toplum 5.0, insanları, toplumdaki ihtiyaçları çeşitlendirerek ve bu çeşitliliği gerçeğe dönüştürmek için hayal güçlerini kullanacaklardır. Üretimin çeşitlendirilmesi ve bireylerin ihtiyaçlarına göre şekillendirilebilmesinin en önemli dayanağı 3D ve 4D yazıcıların kullanılması olacaktır.

İnsanlar, çeşitlenen tüketici taleplerinin karşılanabilmesi için sahip oldukları çeşitli yeteneklerini kullanabileceklerdir.

İnsanlar, cinsiyet, ırk, milliyet vb. ayrımcılık politikalarının yarattığı değer duygusu kaybı ortadan kaldırılacaktır. İnsanlar bireyselliğin baskılanmasından kurtulup, özgür yaşayabilir, öğrenebilir ve çalışabilir çevreye sahip olacaklardır.

3) Eşitsizlikten kurtuluş - Herkesin her zaman, her yerde fırsat elde edebileceği bir toplum

Toplum 4.0'da, sınırlı ellerde biriken zenginlik ve bilgi yoğunluğu eşitsizliği artırdı. Toplum 5.0'da zenginlik ve bilgi, toplumun tümüne dağıtılacaktır. Sosyoekonomik statünün tarafları artık rolleri yatay olarak paylaşacaklar.

Dijitalleşmeyle artan eşitsizlik endişesine rağmen, Toplum 5.0'da eşitsizliği engelleyeceğiz. Zenginliğin ve bilginin belli azınlıkların elinde yoğunlaşmasını engelleyeceğiz, böylece insanlar eşitsizlikten kurtulacak ve herkes herhangi bir zamanda, herhangi bir yerde rol oynama fırsatına sahip olabilecektir.

Eşitsizlikten kurtulan insanlardan elde edilen veriler ve faydalar, belirli şirketlerin elinde birikmeyecek,  toplumun tüm oyuncuları tarafından paylaşılacaktır. Yoksullukta veya ücra yerlerde doğan çocuklara da eğitim ve çalışma fırsatları garanti edilecektir.

 

4) Kaygıdan kurtuluş - Herkesin gönül rahatlığıyla yaşayabileceği ve zorlukların peşinden gidebileceği bir toplum

Toplum 4.0'da, hızla ve yaygın bir şekilde altyapının bozulması, deprem ve sellerin neden olduğu ciddi hasar, artan eşitsizlikle bağlantılı olarak kamu güvenliğinin bozulması, terörizm ve diğer krizler toplumda büyük sosyal kaygıların oluşmasına neden oldu. Bunlara ek olarak siber saldırıların yarattığı tedirginlik ise toplumsal kaygıların çok daha yükselmesini sağladı.

 Toplum 5.0'da yeni, çeşitlendirilmiş ve merkezi olmayan sosyal altyapı, toplumsal dayanıklılığı artıracak ve sürdürülebilir kalkınmayı mümkün kılacaktır. İnsanlar endişeden kurtulacak ve güven içinde yaşayacaklar. Spesifik olarak, fiziksel alanlardaki terörizme ve afetlere ve siber uzaydaki saldırılara karşı direnç artırılacak ve işsizlik ve yoksulluk için güvenlik ağları güçlendirilecektir. Konumdan bağımsız olarak yüksek düzeyde tıbbi bakım herkes için erişilebilir olacaktır.

5) Kaynak ve çevresel kısıtlamalardan kurtulma - İnsanların doğa ile uyum içinde yaşayabileceği bir toplum

Toplum 3.0 ve 4.0'da insanlar, çevresel etkisi yüksek ve kaynakların kitlesel tüketimine sahip modellere bağımlıydı. Toplum 5.0'da aktif veri kullanımı enerji verimliliğini artıracaktır. Kendi enerjisini üretme imkanına kavuşacak olan bireyler ve topluluklar geleneksel enerji ağlarından ayrılabileceklerdir.

Aynı zamanda, veriye dayalı su temini, dağıtımı ve atık yönetimi hem teknolojik hem de sistemik açıdan gelişecek ve insanların her bölgede sürdürülebilir hayatlar yaşamalarını sağlayacaktır. Bu sadece büyük şehirlerde değil, doğa ile uyumlu çok çeşitli bölgelerde yaşamak için de alternatifler yaratacaktır. Paylaşım ekonomisi geliştikçe ve izlenebilirliğe olan ilgi arttıkça, çevre ve sağlık için daha iyi olan yiyecekler büyük bir prime sahip olacak ve yiyecek israfı keskin bir şekilde düşecektir.

Bu temel prensipleri bir iş adamları federasyonunun hazırladığına inanmak insana zor geliyor. Dijitalleşmenin doğurduğu yeni toplum düzeninin sosyalizm benzeri bir düzene evrilmek istenmesi ve bunun kapitalistler tarafından yapılmaya çalışılması bana oldukça ilginç geliyor.

Yazarın Diğer Yazıları

Pullarla Olimpiyat Oyunları'nın kısa tarihi: 1920 Antwerp Olimpiyat Oyunları

1920 Olimpiyat Oyunları, 20 Nisan - 12 Eylül 1920 tarihleri arasında Belçika'nın Antwerp şehrinde yapıldı. Bu oyunlar, I. Dünya Savaşı'ndan sonra düzenlenen ilk Olimpiyat Oyunlarıydı

Pullarla Olimpiyat Oyunları'nın kısa tarihi: 1912 Stokholm Olimpiyat Oyunları

Osmanlı Devleti'ni temsilen ilk kez 1906 Atina Ara Olimpiyatları'na İzmir'den ve Selanik'ten üç futbol takımı katılmıştı. Bu organizasyon, IOC tarafından Olimpiyat Oyunları olarak kabul edilmediği için, Osmanlı Devleti'nin katıldığı ilk Olimpiyat oyunları 1912 Stokholm oyunlarıdır

Pullarla Olimpiyat Oyunları'nın kısa tarihi: 1908 Londra Olimpiyatları

Açılış töreninde, sporcular ülkelerinin bayrakları ile Kral ve Kraliçe'nin önünden geçerek bayraklarını öne doğru eğmeleri gerekiyordu. ABD sporcuları bu kurala uymayarak Kral'ın önünden bayrakları dik olarak geçtiler. Finli sporcular ise Rusya bayrağı altında yürümeyi reddederek bağımsız yürüdüler

"
"