Aslında, mini yazı dizimiz içerisinde, bu konuyu birinci sırada anlatmam gerekirdi. Firmaların ve kamu kurumlarının yöneticilerinin, eleman istihdamı konusundaki ilk tepkilerini tahmin ettiğimden, sona bıraktım. Önce dijital dönüşümün gerekliliğine ikna etmek, sonra da bu değişimin gerekli öğelerini anlatmayı tercih ettim.
Yazının başlığında da belirttiğim gibi, dijital dönüşümün temel unsuru ya da anahtarı, teknolojik yetenekleri olan insan kaynağı ve dönüşüme kalpten inanan liderlerdir.
Gerek yazılımsal gerekse donanımsal, her türlü teknolojiyi satın alabilirsiniz. Ancak, bu teknolojileri kullanacak ve bunlardan değer yaratacak elemanlarınız yoksa, sonuç tam bir hayal kırıklığı olabilir. Öncelikle, bu teknolojileri kullanabilen, analitik zekâya sahip elemanlara yatırım yapınız.
Dijital dönüşüm direktörü: Olmazsa olmazımız
İşe Dijital Dönüşüm Direktörü (CDO – Chief Digital Officer) istihdam etmekle başlamak gerekir. Bu pozisyonu boş olan firmaların ve kuruluşların dijital dönüşüm faaliyetlerini sürdürmesi imkansızdır.
"CDO'lara şirketin orkestra şefi diyebiliriz. Bu şef, öncelikle şirketin uçtan uca dijital haritasını çıkarır. Kurumsal seviyedeki stratejiye destek sağlayacak dijital stratejiyi oluşturur ve dijital stratejinin şirket içerisinde uygulanmasını sağlar. Dijital fikirler bulur ve şirket stratejisi doğrultusunda bu fikirleri teknolojinin yardımıyla hayata geçirir."[1]
CDO istihdamından sonraki aşama, CDO'ya kendi ekibini kurma özgürlüğü vermek olmalıdır. Kurulacak ekibin ağırlığının, uygulamacıdan çok karar vericilerden oluşmasını tavsiye ediyorum. Bu ekibin ana görevi, mevcut iş süreçlerini inceleyerek, hangi bölümlerin, hangi teknolojilerle destekleneceğini ve yer değiştireceğini araştırmak olmalıdır. İşiniz için en doğru teknolojilerin seçimi hayati önem taşımaktadır. Dönüşümün ilk aşamasında verilecek yanlış kararlar dönüşümü başlamadan öldürebilir.
Ekibi minimum sayıda uygulayıcılar ile takviye etmek yeterlidir. Zira uygulama aşamasında pek çok işi dışarıdan hizmet olarak satın almanız mümkündür. Ama sakın ola ki, bir taşla iki kuş vurayım mantığıyla, karar verici mevkiindeki personelinizi uygulamacı olarak çalıştırmayın. Böyle bir durumda hem o kişilerden yeterli verim alamaz, hem de o kişilerin motivasyonunu düşürürsünüz.
Dijital dönüşümde liderlik
Dijital dönüşümün sağlayacağı yararlara öncelikle firmanın üst düzey yöneticilerinin inanması gerekmektedir. Üst yönetimin inanmadığı bir fikri alt kademelere inandırmak ve desteklerini almak imkansızıdır. Bu yüzden dönüşümü yukarıdan başlatın. "Aşağıdan yukarıya veya tabandan gelen değişim fikri hem romantik hem de sezgiseldir, ancak gerçekte, yukarıdan aşağıya doğru sürerseniz, değişimin gerçekleşmesi çok daha olasıdır."[2]
Akademik ortam, geçmiş sanayi devrimlerinde, iş dünyasına öncülük etmiş ve yol göstermiştir. Sanayiye yön veren pek çok yenilik ve buluş, üniversitelerin bünyesinden ortaya çıkmıştır. Ancak, üçüncü sanayi devriminden sonra üniversiteler bu liderliğini iş dünyasına kaptırmış görünüyor. Artık bilimsel ve teknolojik gelişmeleri üniversiteler iş dünyasından öğrenmeye çalışıyorlar. Bu gerçeği göz önüne alarak personeliniz için eğitim yatırımı yapmaktan kaçınmayın. Bu yatırımlar size yenilik ve inovasyon olarak geri dönecektir.
Dijital elçiler yaratın
Dijital dönüşüm faaliyetini başlatmadan önce, dönüşümün etkileyeceği her birimden, bir ya da iki kişiyi 'Dijital Elçi' olarak atayın. Dönüşüm projelerinin tasarım aşamasında, kendi departmaları ile ilgili en gerçekçi verileri ve önerileri bu elçiler sağlayacaktır. Ayrıca, bu elçilerin başka bir fonksiyonu da kendi bölümlerindeki iş arkadaşlarına, dönüşümün sağlayacağı faydaları aktararak, onların da bu dönüşüm faaliyetlerine katkı vermesini sağlamaktır.
Dijital elçilere, dönüşüm projesinin kendi departmanlarını ilgilendiren bölümlerini takip etme ve denetleme görevi de verin. Bu şekilde projelerin zamanında ve planlandığı gibi yürümesini sağlamış olursunuz.
Dijital elçilere verdiğiniz bu yeni yetki ve sorumlulukların, onlar tarafından bir angarya olarak görülmemesini sağlayın. Onların, bu yeni yetki ve sorumluluklarını yerine getirirken, bazı ek maddi ve manevi teşvikler almalarını sağlayın. Onlar ne kadar motive olursa, dönüşüm projesi de o kadar başarılı olur.
Son söz olarak, yazının başındaki sözlerimi tekrarlamak istiyorum:
Firmanızın, kuruluşunuzun imkanları ölçüsünde, gerek yazılımsal gerekse donanımsal her türlü teknolojiyi satın alabilirsiniz. Ancak, bu teknolojileri kullanacak ve bunlardan değer yaratacak elemanlarınız yoksa, bu teknolojiler sizler için pahalı birer çöpe dönüşebilirler.
[1] KUTLU Bülent, TÜRKİYE'DE CDO PROFİLİ, LinkedIn, https://www.linkedin.com/pulse/t%C3%BCrkiyede-cdo-pofili-bulent-kutlu/?originalSubdomain=tr
[2] FRANKİEWİCZ Becky - CHAMORRO-PREMUZİC Tomas, Digital Transformation Is About
Talent, Not Technology, Harvard Business Review, 6 Mayıs 2020, https://hbr.org/2020/05/digital-transformation-is-about-talent-not-technology
Hayri Cem kimdir?
Hayri Cem 14 Şubat 1959 yılında İstanbul’da doğdu. Eğitimini sırasıyla aşağıdaki okullarda sürdü: Namık Kemal İlkokulu, Darüşşafaka Lisesi, Şişli Lisesi, Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler fakültesi (lisans), İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi (Yüksek Lisans).
1984 yılında Türkiye’nin ilk piyasa araştırma şirketlerinden olan Bileşim International Araştırma Şirketini kurdu. 1989 yılında Türkiye’nin ilk elektronik TV İzleyici Ölçüm Araştırmalarını yapan AGB Anadolu’yu kurdu. 2000 yılında Bileşim Medya şirketini kurdu. Zaman içerisinde hisselerini AGB, Nielsen ve GfK şirketlerine sattı. 2007-2015 yılları arasında uluslararası Nielsen araştırma şirketinin Gelişmekte Olan Ülkeler CEO’su oldu.
Emekli olduktan sonra Anadolu Üniversitesi ve Maltepe Üniversitesinde Medya Planlama, Araştırma Yöntemleri ve Dijital Dönüşüm dersleri vermektedir.
|