Ne insan seven, ne hayvan seven, ne bitki seven…
Gerçek anlamda bir empati duygusu bulunmayan…
Şiddete, güce, otoriteye ve “etkili tanıdıklar zincirine” tapan…
İnanç ve ahlak sistemlerini vicdan ve samimiyet testinden arındırarak ucuz gösterilere dönüştüren…
Bırakın adaleti, en ufak bir merhamet kriterine bile sahip çıkacak omurgası olmayan…
Para ve maddiyatı en yüce değer olarak kabul eden (heybenizde kaç yılınız kaldı ve bunca parayı nerenize tıkıp götüreceksiniz onu da anlamak mümkün değil)…
Her türlü farklılık algısını eline kırbaç alarak yok etmeye çılgınca alışmış olan…
Yüzünü gördüğümde ve sesini duyduğumda kendi hayatımın gölgelendiğini hissettiğim…
Şu ya da bu benzer paydalarda birleşebileceğim düşüncesinden (“canlı” ve/veya “insan” olmak, hele hele aynı ulustan ve/veya başka bazı aidiyetlerden olmak) fena halde rahatsız olduğum…
Garip, korkunç ve zavallı yaratıklarsınız.
Bu ülkede ve bu dünyada…
O kadar çoksunuz ki!
Doğrusunu söylemek gerekirse, mesela,
Uzaylılar,
sokakta yiyecek arayan pireli bir köpek,
en uzak ülkenin hiç tanımadığım, dilini bilmediğim, sadece azıcık ahlaklı bulabileceğim bir insanı,
dağ başında bir ağaç,
hatta deniz dibinde bir yosun bile
bana sizden daha yakın…
Hakkınızda çok daha fazlasını söyleyebilirim (sanırım siz anladınız ve en ustaca yaptığınız şeye, yani nefret püskürtmeye giriştiniz muhtemelen)…
Uzatmayayım.
…
Bana biraz geldiler.
Onun için ben gidiyorum.
Bir süreliğine.
Sadece kısa bir süreliğine.
Eylül’de görüşmek üzere.
Hakan Aksay kimdir?
Hakan Aksay, 1981'de 20 yaşında bir TKP üyesi olarak Sovyetler Birliği'ne gitti. Leningrad Devlet Üniversitesi Gazetecilik Fakültesi'ni bitirdi. Brejnev, Andropov, Çernenko ve Gorbaçov iktidarları döneminde 6 yıllık kıymetli bir SSCB deneyimi kazandı.
Doğu Almanya'da 1,5 yılı aşkın gazetecilik yaptıktan sonra TKP'den ayrılarak Türkiye'ye döndü. Bir yıl kadar sonra bağımsız bir gazeteci olarak Moskova'ya gitti ve 20 yıl boyunca (Yeltsin ve Putin dönemlerinde) çeşitli gazete ve TV'lerde muhabirlik ve köşe yazarlığı yaptı.
Bu dönemde Türk-Rus ilişkileriyle ilgili çok sayıda proje gerçekleştirdi. Moskova'da '3 Haziran Nâzım Hikmet'i Anma' etkinliklerini başlattı ve 10 yıl boyunca organize etti. Dergi ve internet yayınları yaptı. Rus-Türk Araştırmaları Merkezi'nin kurucu başkanı oldu.
2009'da döndüğü Türkiye'de 11 yılı T24'te olmak üzere çeşitli medya kurumlarında çalıştı; Tele1 ve Artı TV kanallarında programlar hazırlayıp sundu; Gazete Duvar'ın Genel Yayın Yönetmenliğini yaptı. Gazeteciliğin yanı sıra İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde Rusya-Ukrayna danışmanı olarak çalışıyor. Türkiye'nin önde gelen Rusya ve eski Sovyet coğrafyası uzmanlarından olan ve "Puşkin madalyası" bulunan Hakan Aksay'ın Türkçe ve Rusça dört kitabı yayımlandı.
|