04 Kasım 2022

Bir örnek özelge üzerinden işletmede kullanılan binek otomobillere ilişkin giderlerin vergi matrahından indirilme durumu

Özelgede o kadar çok katılmadığım açıklama var ki, buna ben bile şaşırdım!

Değerli okurlar, vergi mevzuatının en karışık ve zor uygulamalarından biri, binek otomobillerle ilgili giderlerin vergi matrahından indirilmesi konusudur. Konunun karmaşık olmasının nedeni yakın zamanda gider yazma ile ilgili getirilen kısıtlamalardır.

Bu konuyu yazmaya Gelir İdaresi Başkanlığının web sayfasında yayınladığı 14.10.2022 tarihli özelgeyi okuyunca karar verdim. Özelgede o kadar çok katılmadığım açıklama var ki, buna ben bile şaşırdım!

Özelge bir serbest meslek erbabının işinde kullanmak üzere 3 yıllık kredi ile satın aldığı araca ait kredi faizlerinin tamamının tek kalemde mi yoksa aylık olarak ödenen taksitlere ilişkin kısımları itibariyle mi indirileceği hususu ile kaynak kullanımını destekleme fonu (KKDF) ve Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi (BSMV) kalemlerinin gider olarak indirim konusu yapılıp yapılamayacağına ilişkin.

Her ne kadar özelge talep eden mükellef serbest meslek erbabı olsa da verilen görüş ticari kazanç sahiplerini (dolayısıyla kurumları) da ilgilendiriyor.

Şimdi özelgede verilen görüşler ve bunlara ilişkin değerlendirmelerime geçebiliriz.

Görüş 1: Aracın satın alınması için kullanılan kredinin izleyen yıllara ait faizlerini gider yazma veya amortisman yoluyla itfa etme şeklindeki tercihin başlangıçta yapılması gerekir.

Vergi Usul Kanunundaki maliyet bedeli tanımından hareketle Maliye, amortismana tabi iktisadi kıymetlerin (dolayısıyla taşıtların) edinimi için kullanılan kredilere ilişkin kur farkı ve faizlerin (finansman maliyetlerinin) iktisap yılı sonuna kadar oluşanlarının maliyete dahil edilerek amortisman yoluyla giderleştirilmesi, sonraki yıllarda doğanlarının ise gider yazma ya da amortisman yoluyla itfa etme şeklinde mükelleflerin seçimlik hakkı olduğu görüşündedir.

Maliye (bu örnekte olduğu gibi) özelgelerde, iktisaptan sonraki yıllarda doğan finansman maliyetlerinin, ilgili yılda doğrudan gider yazılma veya amortisman yoluyla itfa edilme şeklindeki tercihlerin başlangıçta yapılması gerektiğini söylüyor. Başlangıçta doğrudan gider yazma yolunun seçilmesi halinde sonraki yıllarda bu tür giderlerin sabit kıymetin maliyetine eklenerek amortisman yoluyla itfa edilmesine veya daha önce amortisman yoluyla itfa edilmekte iken sonradan gider yazma yoluna gidilmesine kanunen imkân bulunmadığı belirtiliyor. Yani Maliye başlangıçtaki tercihin değiştirilmeyeceği görüşünde…

Özelgede böyle söylense de kanunda böyle bir hüküm olmadığı gibi, bu konuda Maliyeye verilmiş bir yetki de bulunmuyor.

Bu tercihin her yıl müstakilen kullanılmasına bir engel yok. Maliyenin görüşüne katılmıyorum.

Görüş 2: Krediye ait masraf olarak kabul edilen BSMV ve KKDF tutarlarının da ödendiği dönemde, baştan seçilmek kaydıyla, maliyete intikal ettirilmesi suretiyle amortismana tabi tutulması veya doğrudan gider olarak kayıtlara intikal ettirilmesi mümkün bulunuyor.

Bu görüşe de katılmıyorum, maliyete dahil edilme veya gider yazılma yönündeki tercih her hesap dönemi için bağımsız olarak kullanılabilir. Başlangıçtaki tercihin değiştirilemeyeceği söylenemez.

Görüş 3: Doğrudan gider yazılması tercih edilen faiz, BSMV ve KKDF tutarlarının ancak yüzde 70'i gider yazılabilir.

Faaliyetleri kısmen veya tamamen binek otomobillerinin kiralanması veya çeşitli şekillerde işletilmesi olanların bu amaçla kullandıkları hariç olmak üzere, binek otomobillere ilişkin giderlerin en fazla yüzde 70'i, gelir ve kurumlar vergisi açısından safi kazancın tespitinde gider olarak indirim konusu yapılabiliyor.

Gider yazılması kısmen kabul edilmeyen/kısıtlanan bu giderler binek otomobillerin kullanım giderleri olup, ilgili tebliğde bu giderlerin genel olarak taşıtların tamir, bakım, yakıt, sigorta ve benzeri cari giderler olduğu belirtilmiş bulunuyor.

Buna rağmen ilgili tebliğde ve özelgelerde, bu mahiyette olmayan, yani cari gider veya kullanım gideri olarak kabul edilemeyecek faiz, BSMV ve KKDF tutarlarının da yüzde 30’unun gider olarak vergi matrahından indirilemeyeceği belirtiliyor. Bu görüşe katılamıyorum, çünkü bu giderler kullanım gideri değil, iktisap giderleridir. İktisap giderlerini kısıtlayan herhangi bir yasal düzenleme bulunmuyor.

İlgili tebliğde kısıtlama kapsamındaki giderlerin genel olarak taşıtların tamir, bakım, yakıt, sigorta ve benzeri cari giderler olarak ifade edilmesi de faiz, BSMV ve KKDF tutarlarının kısıtlama kapsamında olmadığını teyit ediyor.

Bu yazı için son sözlerim…

Binek otomobillere ilişkin gider kısıtlaması daha önce de getirilmiş, ancak yarattığı karmaşa nedeniyle kısa bir süre uygulandıktan sonra yürürlükten kaldırılmıştı. Umarım bu yeni kısıtlama da kaldırılır. Kaldırılıncaya kadar da hatalı uygulamalara son verilmesi dileğiyle…

Erdoğan Sağlam kimdir?

Erdoğan Sağlam Ankara’da doğdu, ancak nüfusta doğum yeri olarak Çorum görünüyor.

Liseyi İstanbul Maliye Okulu’nda yatılı okudu. Böylece mesleğe çok erken bir giriş yaptı. Ardından Ankara Üniversitesi, Siyasal Bilgiler Fakültesi İktisat Bölümü’nü bitirdi. Üzerinde lise ve fakülteyi ikincilikle bitirmek gibi bir lanet vardır. En birinci ikincidir.

Üniversiteyi bitirmesinin ardından Maliye Bakanlığı Hesap Uzmanlığı Kurulu sınavını kazandı. Yedi yıl Hesap Uzmanı olarak çalıştıktan sonra 1994 yılında ayrılarak özel sektöre geçti. Bir yıl süreyle bir şirketler grubunun mali işler direktörlüğünü yaptı.  

İzleyen dönemde uluslararası danışmanlık ve denetim şirketlerinden BDO Türkiye’ye (Denet) katıldı. Halen ortak ve yönetim kurulu üyesi olarak faaliyetine devam ediyor. Eşini ve işini çok seviyor.

Başta Vergi Konseyi ve TÜSİAD olmak üzere pek çok mesleki sivil toplum kuruluşunun vergi çalışmalarına katkıda bulunuyor.

2003 -2010 yılları arasında ve 2020 yılında Milliyet gazetesinde, çalışma hayatı boyunca mesleki dergilerde vergisel konularda çok sayıda makalesi yayımlandı. Mayıs 2020’den itibaren T24’te yazmaya başladı.

Teknik bir kitap yazmak istemediği için henüz bir kitabı yok. İleride en azından bir şiir kitabı, bir de polisiye roman yazmak istiyor. Yeminli mali müşavirlik ve bağımsız denetçilik lisanslarına sahiptir.

 

Yazarın Diğer Yazıları

2024 yılı birinci geçici vergi dönemi için enflasyon düzeltmesi yapılmayacak

Enflasyon düzeltmesi yapılmayacak 2024 hesap döneminin birinci geçici vergi dönemi için bilanço hazırlanmayacak ve söz konusu dönem beyannamelerine bilanço eklenmeyecek

Lokanta ve kafe gibi işletmelerde satılan gıda maddeleri için KDV oranının yüzde 10 uygulanması kesinleşti; tartışmalar sürüyor!

Tebliğde yer alan ve geçen yıl yapılan oran artışlarına ilişkin değişikliklerin (yüzde 8’in yüzde 10; yüzde 18’in yüzde 20’ye yükseltilmesi) KDV uygulama Genel Tebliğine aktarılmasına ilişkin ibare değişikliklerinin, sanki yeni yapılmış ve KDV oranları artırılmış gibi sunulması gerçekten vahim!

İhracat ve üretim faaliyetlerinin birlikte yapılması halinde 1 veya 5 puan kurumlar vergisi indirimi nasıl uygulanacak?

Nasıl ki KDV uygulamasında, mükellef lehine bir yorumla indirilemeyen KDV’nin öncelikle iade hakkı doğuran işlemlerden kaynaklandığı kabul ediliyorsa, KV indirim uygulamasında da benzer bir yaklaşım sergilenebilir