14 Ocak 2011

36 milyon kişilik bir Türkiye'de yaşamak ister misiniz?

Türk Sanayici ve İşdamları Derneği (TÜSİAD) tam 40 yıl önce kuruldu...


Türk Sanayici ve İşdamları Derneği (TÜSİAD) tam 40 yıl önce kuruldu. Kurulduktan sonraki 13 yılda TÜSİAD'ın tek kadın üyesi bile olmadı. 1984 yılına gelindiğinde TÜSİAD'a ilk kadın üyenin kaydı yapıldı; Güler Sabancı. Sabancı, 10 yıl boyunca “TÜSİAD'ın tek kadın üyesi” oldu. Halen yaklaşık 2500 şirketi temsil eden 600 dolayında üyesi bulunan TÜSİAD'ın üyelerinin yüzde 12'si (69 kişi) kadınlardan oluşuyor.
Bu özeti yapmamın nedeni, TÜSİAD'ın 40. kuruluş yıldönümü etkinliklerini “Çalışma Hayatında Kadın” konulu bir konferans ve filmle başlatması. Erkekler tarafından kurulan
ve 13 yıl boyunca tek kadın üyesi bulunmayan TÜSİAD, bugün 40. yıl kuruluş yıldönümü programını kadınlarla başlatıyorsa, bu sonuçta derneğin ikinci kadın başkanı olan Ümit Boyner'in yönetiminde bulunmasının rolünü inkâr edebilir misiniz?
Gökçe Pehlivanoğlu'nun yönetiminde çekilen “Çalışma Hayatında Kadın” başlıklı kısa filmde, Güler Sabancı'nın da aralarında bulunduğu katılımcıların gözlerini yaşartan son derece çarpıcı kareler vardı. “Tek kanatla geleceğe uçamayız” ifadesiyle biten film için konuşan iş insanları arasında Ali Sabancı'nınkini özellikle not etmek gerekiyor. TÜSİAD üyelerinin verdiği bilgiye göre, kendisine önerilen metni değil, kendi sözlerini filmde söylemek Ali Sabancı, izleyenlere çok basit bir soru soruyor:
“36 milyon kişilik bir ülkede yaşamak ister misiniz?”
Sadece erkeklerin olduğu bir Türkiye'de mi yaşamak istersiniz, yoksa kadınların da olduğu 72 milyonluk bir Türkiye'de mi, sorusu sadece kendi kendisini cevaplamakla kalmıyor.  Sabancı, kadınlara karşı ayrımcılığın hayatın doğasına ne kadar aykırı olduğunu tek cümleyle zihinlere kaydediyor.

Gayrimenkullerin ne kadarı kadınların üzerinde?

Peki filmde neler var?
Öncelikle erkekleri utandırması gereken rakamlar. İşte irkaç örnek:
Kadın-erkek eşitliği sıralamasında Türkiye 134 ülke arasında sondan dokuzuncu.
Kadının ekonomiye katkısı sıralamasında Türkiye sondan dördüncü.
Avrupa Birliği ülkelerinde her 100 kadından 59'u, Türkiye'de ise 22'si çalışıyor.
Çalışan 100 kadından 58'inin hiç sosyal güvencesi yok.
Milletvekilliği de dahil yönetim kademelerine çıkabilenlerin sadece yüzde 10'u kadın.
Bir de, “dişi kuş yapsa da yuvayı erkek kuşların kaptığına” ilişkin çarpıcı bir rakam var: Türkiye'de gayrimenkullerin sadece yüzde 9'u kadınların üzerine kayıtlı!
Fimde ayrıca iş insanları, TÜSİAD'ın konferansına da katılan Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Başkanı Süleyman Çelebi ve aktör Kenan İmirzalıoğlu'nun da kadınlar konusunda dile getirdiği görüşler yer alıyor.
Kadın çalışmaları için ciddi bir emek harcadığı anlaşılan TÜSİAD Kadın-Erkek Eşitliği Çalışma Grubu Başkanı Nur Ger, filmin TÜSİAD Genel Sekreteri Zafer Yavan'ın önerisi üzerine çekildiğini vurguladıktan sonra, Türkiye her yıl büyüyerek dünyanın en büyük ekonomileri arasına girse de, gayri safi milli hasıla ile kişi başına gelir kat kat artsa da, enflasyon 10 yılda 10 kat düşse de değişmeyen tek şeyin kadınların durumu olduğunu çarpıcı verilerle anlattı.

Sosyalist-feminist kadınlara TÜSİAD daveti


Bu arada “Sosyalist Feminist Kolektif”, hükümet temsilcilerinin de katıldığı TÜSİAD konferansının yapıldığı Çırağan Sarayı önünde, pankartlarla bir protesto gösterisi yaptı.
SFK: Cinsiyetçi istihdam politikalarına hayır!
Konuşmasının başında Sosyalist Feminist Kolektif temsilcileriyle görüşerek onları da TÜSİAD'ın konferansına davet ettiğini açıklayan Ümit Boyner, ret yanıtı aldığını anlattı. Bu yanıt üzerine sosyalist-feminist kadınları TÜSİAD Kadın-Erkek Eşitliği Çalışma Grubu'nun çalışmalarına katılmaya davet ettiğini açıklayan Boyner, protestocu grubun özellikle hükümetin esnek çalışma projesinin kadınlar aleyhine yaratacağı sonuçlardan duydukları kaygıyı dile getirdiğinin altını çizdi.
Türkiye'nin 82. sırada bulunduğu İnsani Gelişme Endeksi'nde lig atlamak durumunda olduğunu anlatan Boyner, çözümün ana hatlarının “kadınların eğitime erişimlerinin kolaylaşması” ve “kadınların çalışma hayatına girememesi ya da kalıcı olamamalarına karşı önlem alınması” olduğunu anlattı.
Boyner, yaptıkları ankete göre TÜSİAD üyelerinin temsil ettiği şirketlerde kadın çalışanların toplam çalışanlar içindeki oranının yüzde 35, orta ve üst kademe yöneticiler içindeki payının da yüzde 43 olduğunu, Türkiye ortalaması üzerinde olsa da bu rakamları da yeterli görmediklerini belirtti.
Programda hükümetin kadın çalışmaları konusunda bir sunum yapan kadın, aile ve sosyal hizmetlerden sorumlu Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf'tan sonra “ana tema konuşması”nı Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı yaptı.

Sabancı: Yılma, akıl al, yardım iste, gülümse

TÜSİAD'da kadın üye sayısının 69'a ulaştığına işaret ettikten sonra “Yeterli mi, değil” diyen Sabancı, Türkiye'de kadın meselesinin her alanında aynı soru-yanıtın geçerli olduğunun altını çizdi; yeterli mi, değil!
Duygu Asena'yı anan ve kadının adının sadece Türkiye'de değil, dünyada da olmadığını anlatan Sabancı, Google verilerine göre, “iş” ve “kadın” sözcüklerinin ilk kez yan yana 1900'lerin başında kullanıldığına işaret etti.
“Moralimizi bozmayacağız, çalışmaya devam edeceğiz. Biz kadınlar fazla çalışmayı biliriz” diyen Güler Sabancı, 12 Haziran'da yapılacak seçimlerin kadınlar için bir fırsata dönüştürülmesi gerektiğini vurguladı. Sabancı, “Parlamentoda daha çok kadın olursa daha demokratik ve daha zengin bir ülke olacağımıza sonuna kadar inanıyorum” dedi ve erkeklere “Tek kanat değil, beraber uçacağız” diye seslendi.
Kadınların daha az risk alan tutumları ve daha gelişkin empati duygularının çalışanları ve müşterileri daha iyi anlamalarını sağladığını belirten Sabancı'nın, erkeklerin “kararsızlık” dediği özelliğin “kadınların düşünmesi, danışması, fikir alması, hesap yapması” olduğu sözleri alkışlandı. Güler Sabancı, amcası Sakıp Sabancı'nın kendisine “Ben sana sadece kapıyı açabilirim. İçeri girmek, orada kalmak, orada başarılı olmak sana kalmış” dediğini aktardıktan sonra, “Erkeklere sesleniyorum; açın kapıları kadınlara. Fırsat verin kadınlara. Kadınlar başarılı olmazsa erkekler de başarılı olamaz” dedi.
33 yıldır çalışma hayatında bulunduğu için artık tavsiyelerde bulunabileceğini Güler Sabancı, mükemmel konuşmasını kadınlara yönelik şu sözlerle bitirdi:
“Pes etmeyin, yılmayın. İş hayatı zordur, kadınlar için de zordur.
İnsanlara uzanın, akıl isteyin, yardım isteyin. Unutmayın kimin yaptığ değil, sonuç önemli.
Zorlansanız da, sıkılsanız da, dişlerinizi sıkın ve gülümseyin...”

Üniversiteli kadın evlenmezse şansı var


CNN Türk Haber Müdürü Rıdvan Akar'ın moderatörlüğünde yapılan tartışmaya katılan Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkanı Serpil Timuray'ın, kadınlara “pozitif ayrımcılık” yapılmasına karşı çıkması salonda küçük bir tartışma yarattı. Timuray, “performansı olmayanların sadece cinsiyet ayrımcılığı nedeniyle yükselmesinin başarılı olanlara haksızlık olacağını, ayrıca pozitif ayrımcılık ifadesinin kadınlar adına bir eksiklik çağrışımı yaptığını” anlattı, ancak itiraz edenleri ikna edemedi.
Tartışmaya katılan İTÜ öğretim üyesi Doç. İpek İlkkaracan, niteliksiz emekte bile kadınlar aleyhine ayrımcılık olduğunu ilginç rakamlarla anlattı. İlkkaracan'ın aktardığı çarpıcı bir gerçeğin altını çizerek noktalayalım:
“Çalışma hayatına katılımda, eğer üniversite mezunu bir kadınsanız ve ancak bekârsanız  erkeklerle eşitlenebiliyorsunuz!”
Kendi kendisini cevaplayan o soruyu unutmayın:
36 milyon kişilik bir Türkiye'de yaşamak ister miydiniz?
İstemiyorsanız...

Yazarın Diğer Yazıları

T24 15 yaşında: Anlatmadan anlayamazsan, anlatınca da anlamazsın!

T24, gazetecilikten başka hiçbir şeye ait olmayan bir yer. Editörlerimiz, muhabirlerimiz ve yazarlarımız; kelimelerle ifade edilemeyecek büyük bir çıkarsızlıkla bağımsız gazeteciliğin kurumsallaşmasına eşsiz katkılar sağladılar. 15 yıldır ilgilerini, övgülerini, eleştiri ve uyarılarını esirgemeyen takipçilerimize de sonsuz teşekkürler…

‘Haber elemanı’ arkadaşlar; nerede bu Almanya paraları, söyleyin bölüşelim!

Bir değil, iki değil, üç değil, dört değil… Devletin tam beş kez denetleyerek dışardan tek bir kör kuruş bulamadığı T24’te varlığını iddia ettiğiniz Alman sermayesi her neredeyse haber verin, bölüşelim! Bulamıyorsanız, gazetecilik yaptığınızı öne sürerek yıllardır inşa ettiğiniz utanç müzenize, bu nadide ‘Alman sermayesi’ eserinizi de ekleyelim…

Tolga’yla birlikte bütün hayal kırıklıklarının en güzelini yaşıyoruz!

Çalışmalarıyla mesleğini onurlandıran bir gazeteci, hâkimin büyük bir maddi hatayı da tutanağa geçirdiği bir kararla tutuklandı. Tutuklama talep edenler ve tutuklama kararı verenlere göre, Tolga Şardan “istihbarat örgütünün Cumhurbaşkanlığı’nın talimatıyla yargıdaki yolsuzluk iddialarını araştırdığını yazarak” halkı korku ve paniğe sevk etti!

"
"