Emekliler, yüksek enflasyon ortamında daha hızlı eriyen maaşlarıyla açlık sınırında yaşamaya çalışıyor. Hâl böyleyken tam üç aydır emeklilere bir defalık yapılan/yapılacak 5 bin TL ödeme ağızlara sakız edilip insan haysiyetine dokunan bir politik söyleme dönüştü.
Öte yandan konu, habercilik açısından da kötüye kullanılıyor. Özellikle iktidar medyası, bir cümle yeni bilgiye ulaşabilmek için dakikalarca içi bomboş metinleri okumak zorunda bırakan haberimsiler yayımlıyor.
Bu konu, 5 bin TL ödemenin, çalışmayan emekliye de ödenmesini mümkün kılacak yasal düzenleme sebebiyle yeniden gündemde. Ama çalışan emekliye yakında ödenecek 5 bin TL ile, bu duyuru ilk yapıldığı zamanki 5 bin TL, aynı 5 bin TL değil değerli okurlar.
37 günde 172 TL eridi
Gelin hesabı birlikte yapalım:
- Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın bu "müjde"yi ilk duyurduğu tarih olan 9 Ekim 2023 tarihinde, bir dolar 27,7058 TL'den işlem görüyordu,
- Cebinde 5 bin TL'si olan bir vatandaş, döviz büfesine giderek bu parayı ABD Doları'na çevirmek istese, alacağı para 180 dolar 46 cent olacaktı.
- 5 bin TL'ler Erdoğan'ın vaadinden yaklaşık 40 gün kadar sonra çalışmayan emeklilerin hesabına yatırıldı.
- 15 Kasım'da, 1 ABD Doları 28,6679 TL olmuştu ve cebinde 5 bin TL olan bir emeklinin döviz büfesinden satın alabileceği dolar miktarı 174,4 dolara düşmüştü. 6 dolarlık kaybın TL karşılığı ise 172 TL'ydi.
- Başka bir deyişle "müjde"nin verildiği günden hesaba yatıncaya kadar geçen 37 gün içinde emeklinin 5 bin TL'si dolar karşısında 172 TL kayba uğramıştı.
29 Kasım'da ne oldu
Emekliler arasında, çalışan/çalışmayan ayrımı yapmanın yanlışlığı, yükselen tepkiler üzerine fark edilince, Erdoğan bu defa 29 Kasım'da bir açıklama yaparak, 5 bin TL ödeme uygulamasının çalışan emeklilere de teşmil edileceği haberini verdi. 4 milyon 689 bin emeklinin hesaplarına yatırılacağını söyledi.
Ve Erdoğan talimatıyla çalışan emeklilere de 5 bin TL ödenmesi hazırlıkları başladı.
Ne var ki 5 Ekim'den 29 Kasım'a kadar geçen süre içinde, 5 bin TL biraz daha değişmişti. Eski 5 bin TL'den eser yoktu…
İktidar yanlıları "Hani ekonomik kriz, nerede" diyedursun, 1 dolar 29 Kasım'da 28,9116 olmuştu.
- Yani cebinde 5 bin TL olan bir emekli döviz büfesine gitse karşılığında alabileceği dolar 172,9 TL'ye inmişti.
- Uğranan kayıp zarar 7,5 dolara yani 218,5 TL'ye yükselmişti.
Çalışmayan emekli 88 TL zararda
Nihayet geldik bugüne. Hayli uzun zamandır torba kanunlarla çalıştırılan yasama organı TBMM'ye yine bir torba daha geldi. İçinde çalışan emeklilere de 5 bin TL ödeme maddesinin yer aldığı 86 maddelik torba kanun, yeni yıla günler kala Plan ve Bütçe Komisyonu'ndan hızlıca geçti.
Bu satırlar yazılırken serbest piyasada 1 ABD doları, 29,43 TL'den işlem görüyordu.
Yani, cebinde 5 bin TL olan bir emekli döviz büfesine gittiğinde 169, 89 dolar alabilecek.
Bu da bir ay içinde -TL'nin uğradığı değer kaybı sonucu- ödenen 5 bin TL bakımından, çalışmayan emekli ile çalışan emekli arasında 3 dolarlık, yaklaşık 88,3 TL'lik bir eşitsizlik çıktığı anlamına geliyor.
- 5 bin TL ödemenin ilk telaffuz edildiği 9 Ekim ile 28 Aralık arasındaki değer kaybı ise 10,5 dolar.
9 Ekim 2023 tarihinde 180,46 ABD doları alınabilen 5000 TL ile bugün 169, 89 dolar alınabiliyor.
Tam 311 TL'den söz ediyoruz.
Fikir verebilir belki: Bu tutar farkı, emeklinin mesela zincir marketten bir kiloya yakın et alabilecekken alamayacağı anlamına geliyor. 311 TL milyonlarca insan için, ekmek fiyatıyla, yumurtayla, simitle, ayranla bir kilo meyce sebzeyle kıyaslandığında küçümsenecek bir fark değil.
Bir ihale parası
Daha önce TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Mehmet Muş'un yaptığı açıklamada, çalışan emeklilere ödeme yapılması halinde ilave maliyetin ise yaklaşık 23 milyar lira olacağı duyurulmuştu.
Bu tutarın fikir vermesi için de geçenlerde yazıyla burada duyurduğum, yeni Ankara Adliye Sarayı ihalesinin bedelini aktarayım. O ihalede Rönesans Grubu şirketi REC Uluslararası yaklaşık 24 milyar TL teklif vermişti.
4 milyon 689 bin emekliye yapılacak ödemenin toplamı, iktidarın bir ihalesinde bir firmaya ödeyeceği bedele yakın yani.
Bir yanda emekliye asgari ücretliye uygun görülen tutarların ışık hızıyla değer kaybetmesi, iki liraların hesabını yapan bir idare, diğer yanda aynı yönetim anlayışının tarikatlara taşere ettiği, bununla böbürlendiği, tarikat eleştirisinin kurgusuna bile tahammül edemeyip ceza yağdıran bir devlet aygıtı, Anayasa Mahkemesi'ni tanımayan bu tutumlarıyla aslında bütün bir ülkenin halkına meydan okuyan bir mahkeme.
Bunlara rağmen tabii ki iyi yıllar diliyorum bütün iyi insanlara. Onlar kendilerini bilir. Kötülerin kendisini bildiği gibi.
Çiğdem Toker kimdir?
Çiğdem Toker, Diyarbakır'da doğdu. Denizli Lisesi'nden mezun oldu. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdi. Gazeteciliğe üniversite öğrencisiyken Anka Ajansı'nda başladı. Günaydın, Ankara Ulus gazetelerinde, Nokta dergisinde stajlar yaptı.
Anadolu Ajansı'nın sınavlarını (1988) kazanarak, adliye, Devlet Güvenlik mahkemeleri (DGM), yüksek yargı muhabiri olarak çalıştı. 1990-1993 yıllarında haftalık Ekonomik Panorama dergisinde; sonrasında da kesintisiz 15 yıl Hürriyet Gazetesi Ankara Bürosu'nda ekonomi muhabiri olarak görev yaptı. Burada maliye, vergi, özelleştirme, enerji, rekabet politikalarını izledi. 1994 ve 2001 ekonomik krizlerini, IMF ile ilişkileri, kriz kapsamında çıkarılan kanunların TBMM'deki yasama süreçlerini haberleştirdi. Çeşitli ülkelerde Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası toplantıları muhabir olarak takip etti.
Habertürk gazetesinin ilk Ankara temsilcisi olarak gazetenin Ankara bürosunu kurdu. İstifa ederek ayrıldı. İnternet gazetesi T24'ün ilk yayınlarında OECD'nin "Futbolda Kara Para Aklama" raporunu konu alan dizi yazısıyla yer aldı. Köşe yazarı ve Ankara Temsilcisi olarak çalıştığı Akşam gazetesinden, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun (TMSF) el koyma sürecinde kendi isteğiyle ayrıldı.
2013-2018 yılları arasında Cumhuriyet gazetesinde köşe yazarlığı yaptı. Gazetenin sahibi konumundaki Cumhuriyet Vakfı yönetimi değiştikten sonra kendi isteğiyle ayrıldı. 2018'de katıldığı Sözcü gazetesindeki yazılarına 2022 Kasım ayında 'küçülme' gerekçesiyle son verildi. Fox TV kanalında yayımlanan "Orta Sayfa" adlı haber programında yorumcu olarak yer alıyor.
Eleştirel finans haberciliği olarak da tanımlanan yazıları hakkında kimileri astronomik, çok sayıda manevi tazminat davası açıldı. Konusu bir imar haberi olan yazısı hakkında hapis cezası istemiyle yargılandı. Kamu ihaleleri ve şirketleri konu alan çok sayıda yazısı da Sulh Ceza hâkimlikleri kararlarıyla erişime engellendi.
Kitapları
- Adım da Benimle Beraber Büyüdü- Abdüllatif Şener, Doğan Kitap, 2008
- "Türkiye'de Sağlıkta Kamu Özel Ortaklığı - Şehir Hastaneleri" kitabına makale katkısı, İletişim Yayınları, 2018
- Kamu İhalelerinde Olağan İşler - Tekin Yayınevi, 2019
Ödülleri
- İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi "En Başarılı İktisat Muhabiri Ödülü" (1995)
- Sabah Gazetesi "Muammer Yaşar Bostancı Haber Yarışması Büyük Ödülü" (1997)
- Türkiye Ziraat Odaları Birliği "Basında Tarım Ödülü" (2000)
- Milliyet Gazetesi "Abdi İpekçi Barış ve Dostluk Ödülü" – "Taksiyarhis'in Zehra Teyzesi" başlıklı röportaj (2001)
- Türkiye Gazeteciler Cemiyeti-TGC "Sedat Simavi Gazetecilik Ödülü" |"Evcil'in Dönüşü" dosyası – (2005)
- European Press Prize "The Mystery of the Secret Funds" – "Yorumcu Ödülü"nde kısa liste (2015)
- Halkevleri "Basın Ödülü" (2016)
- Uluslararası Şeffaflık Derneği Ödülü (2016)
- İstanbul Tabip Odası "Basında Sağlık Ödülü" (2016, 2018 ve 2019)
- TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi "Emre Madran Koruma Ödülü" (2017 ve 2019)
- Eskişehir - Bilecik Tabip Odası "Halk Sağlığı Ödülü" (2017)
- ÇGD "Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Ödülü" (2017)
- ÇGD Bursa Şubesi "Meslekte Dayanışma Ödülü" (2018)
- Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü "Uluslararası Cesaret Ödülü - Kısa liste" (2018)
- Sedat Simavi Gazetecilik Ödülü – "Kamu İhalelerinde 21/b Usulü" dosyası-(2018)
- Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği "Önder Kadınlar Ödülü" (2019)
- Rekabet Derneği "Adil Rekabete Katkı Ödülü" (2019)
- TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası "Hasan Balıkçı Onur Ödülü" (2020)
- Halkevleri Dayanışma Ödülü (2020
- Ankara Tabip Odası – "Şehir hastanelerinin ekonomi politiğini tüm gerçekliğiyle ortaya koyarak kamuya ve sağlık çalışanlarına etkilerini görünür kılan haberleri" nedeniyle (2021)
- TMMOB Şehir Plancıları Odası - Kent Planlama Basın Ödülü (2021)
- İzmir Gazeteciler Cemiyeti "Hasan Tahsin Basın Özgürlüğü Ödülü" (2021)
- SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği "Yılın Kadınları" Ödülü (2021)
- Alanya Gazeteciler Cemiyeti - Ulusal Basında Yılın Gazetecisi Ödülü (2021)
|