Nereden baksan buram buram erkeklik kokan cinsiyetçi ve mafyatik bir dil...
“Açtırmayın ağzımı” tehdinin arkasındaki özgüvenin kibirli ve istihbaratçı tonu ...
“Misyon gazeciliğine” devam mesajı veren Karakutu ‘ya kadın gazetecilerin ses çıkarmasının şimdi tam ve doğru zamanı.
Adının hiçbir önemi olmayan anonim kadın gazeteci üzerinden yıllarını, birikimlerini bu mesleğe vermiş bütün kadın gazetecilere saldırıyor.
Zira başarı ve yatak odası ilişkisi klişesine cüret ederek, emek ve kariyer arasındaki ilişkiyi kadınlar aleyhine bozmaya yelteniyor. “Çamur at izi kalsın”ı “yazılmayanı yazdık” fetişizmiyle meşrulaştırmaya çalışıyor.
Binlerce yıllık egemen dilin evladı o.
Bir kadını cinselliği üzerinden vurmanın en kolay en ucuz yol olduğunu öğrenmiş bu dört tarafı erkekler lehine çalışan dünyada, gönüllü de kullanmaya.
Sadece “kozmik belgelere” ulaşabilecek kadar uzun elli değil, otelleri de dikizleyebilecek kadar dürbün gözlü imiş meğer.
Dönemin ruhu değil mi zaten itibarsızlaştırmak, kriminalize etmek.
Geldiği gelenek itibari ile de iyi bir mirasçı.
Ergenekon soruşturma ve dava süreçlerinin parlattığı bu isme bir sıfat daha eklemek gerekiyor tarihe not düşmek için: Kadın gazeteci düşmanı.
Öyle tepeden bir misyon sahibi ki, mesleğinden taşarak herkese ayar vermeye çalışıyor. En kolayı da istihbaratçı bir dille ucunu gösterip korku salmak.
Hırsı büyük ve ulaşmak istediği ne varsa seçtiği yol mübah.
Gazetesini ve bir anlamda kendisini savunmak için başvurduğu dilden belli değil mi?
Kimin ahlakını dayattığı açık olan bu zihniyetin pişkin eda ile twitter’dan attığı 140 karakter mesajlardaki sinik bakış kem göz olarak hep izliyor.
Radar alanında ise kadın gazeteciler var.
“Belge için bedenini satan kadın gazeteci” saldırısına kalkan olmak ruhunu satmaya direnmek gibi erdemli.
O kalkan gazeteci ya da değil kadınlık bilincidir.