Tarih: 15 Ağustos 1971
Yer: Amerika
ABD Başkanı Nixon, televizyona çıkarak ülke genelinde fiyat artışlarının yasakladığını açıklıyor.
Bu, beklenmedik bir karar. 1971 yazında Amerikan ekonomisi krizde değil. İşsizlik yüzde 6'larda, enflasyon bugünkü seviyesinin sadece 1-2 puan üzerinde.
Ama kısa süre sonra Başkanlık seçimleri var.
Aralarında Friedman'ın da bulunduğu iktisatçılar, fiyat yasağının ters etki yaratacağı konusunda uyarıyor.
Ama Amerikan halkı zam yasağını seviyor.
Nixon, 1972 seçimlerinde Demokrat rakibi George McGovern’ı ezici bir farkla yeniyor. (Elbette tek neden zam yasağı değil ama etkisi büyük.)
Ama bu arada enflasyon patlıyor.
Çünkü mevcut fiyatları yetersiz bulan hayvancılar hayvanlarını, köylüler tavuklarını şehre göndermeyi reddediyorlar. Köylüler, tavuklarını zararına satmaktansa kümeste öldürüyor.
Kısa süre sonra süpermarketlerdeki raflar boşalıyor.
Enflasyon Amerika’da uzun zamandır ilk kez çift haneli rakamlara yükseliyor.
Enflasyonu kontrol altına almak için getirilen yasak, tahmin edildiği gibi ters etki yaratıyor.
Sadece Nixon Amerikası mı?
Zamlarla polisiye yöntemlerle mücadelenin tarihte sayısız örneği var.
Bilinen en eski örnek Antik Roma'dan.
Üçüncü Yüzyıl’da Roma, ekonomik krize giriyor. 268-270 yılları arasında hüküm üren İmparator Claudius II Gothicus döneminde yaşanan ekonomik zorluklar sonucunda para birimi Denarius’un değeri düşürülüyor, bunun sonucunda enflasyon patlıyor.
Claudius II Gothicus'dan sonra hüküm süren İmparator Diocletian (284-305), enflasyonun paranın değer kaybından değil spekülatörlerin hainliğinden kaynaklandığına inanıyor.
301 yılında Roma'da zam yapmak yasaklanıyor. Zam yapana ölüm cezası getiriliyor. Mallar karaborsaya düşüyor. Enflasyon iyice azıyor.
1700 yıl sonra... Venezuela...
Devlet Başkanı Maduro, tıpkı İmparator Diocletian gibi ekonomik krizden spekülasyon peşinde koşan “Zombi kapitalistleri” sorumlu tutuyor.
Venezuela'da da zam yapmak geçen yıl yasaklanıyor.
22 Kasım 2017 tarihinde parlamentoda kabul edilen “Uzlaşmalı Fiyatlar Yasası”, fiyatların “diyalogla” belirlenmesini öngörüyor.
Üzerinde “uzlaşma sağlanan” fiyatlara uymak mecburi.
Uymayana hapis cezası var.
Sonuç: Zam yasağı, süt ve tuvalet kağıdının da aralarında olduğu yüzlerce ürünün Venezuela’da karaborsaya düşmesine yol açıyor.
Hep denildiği gibi eğer ders alınsa, tarih tekerrür eder miydi hiç?