Bizler sayılar değildik, insanlardık, kadınlardık, erkeklerdik, çocuklardık ve sizin gibi adlarımız vardı. Bazılarımızın adları bile bulunamadı. Sadece birer rumuz olarak kaldılar. Bizler sayılar değildik. Bazılarımızın ülkeleri, dilleri farklıydı, bazılarımızın isimleri sizin isimlerinize benzemezdi. Ama hepimiz bu ülkede öldük, birer sayı olduk şimdi...
Melisa Süle, Eşenur Süle, Felek Koyuncu, Emin Aslan, Ali Kılıç, Abdulsamed Başaran, Sinan Yorulmaz, Mustafa Ülker, Hüseyin Çelik, Yasin Çelik, Muratcan Turan, Serkan Akan, Ufuk Tamer Çetin, Ömer Kabul, Ferhat İridağ, Mustafa Arslan, Gaffari Çil, İsmail Fethi Tandoğan, Ahmet Türk, M.Y., Recep Pekman, Ali Ülker, Celal Öztürk, Murat Bozkurt, Nezaket Çam, Volkan Özpamuk, Ömür Saraç, Alican Aytaç, Mahir Aytaç, Didem Yaylalı, Gökhan Kayalıoğlu, Özlem Akdağ, Deniz Esen, Ahmet Kara, Bayram Süzel, Serdar Oğuz, Yusuf Yılan, Serdar Ceyhan, Mehmet Birgil, Mustafa Tomay, Ali Şahin, Aysu Topbaş, Engin Solmaz, Abdülkerim Karadöl, M.Y.E, Murat Özboy, Ersin Çetin, Şükrü Çapkın, Kayhan Asma, Okan Asma, Narin Onay, Fatma Süt, Medine Turan, Remziye Acar, Remziye Yılmaz, Zahide Atik, Zeynep Ünsal, Saime Uluer, Yusuf Yılmaz, Yıldız Özelçi, Songül Yılmaz, Zehra Çakır, Feyzullah Demirel, M.S., Yılmaz Saçan, Şevket Ali Uzun, Hatam Akhshıj, Osman Ahadzoubın, Mohammad Zadkanı, Hossem Padar, Mustafa Haydemir, Kazım Akçadağ, Halis Ataman, Erkan Mengen, Yusuf Yıldıko, Soner Karatut, Mesut Eriş, Erhan Erdoğan, Bayram Yıldız, Ragıp Çankaya, İsmet Gemici, Gürgin Özen, Yusuf F., Cüneyt Yavuz, Safiye Çağlaş, İbrahim Deniz, Suat Ersoy, Veli Kahveci, Berivan Sönmez, Halil Köymen, Hayri Şahin, Erdal ., Erkan Güngörür, Bahri Yıldız, Sevtap Elmas, Nazlı Gülfer, Hülya Yeltekin, Nermin Yeltekin, Hatice Fidan, Serpil Avcı, Nesrin Ağaçdelen, Emine Hatun Çöl, Hacer Yıldız, Hasan Kaya, Faruk Can Güvenç, Muradiye Kahraman, Ömer Turna, Nurcan A., Cemal Güven, Ahmet Gürbüz, Ahmet Koçpınar, Satılmış Demirsoy, Mehmet Kakırdak, Fethi Ercan, Mustafa Yıldız, Sadettin Güleryüz, Resmiye Güleryüz, Emine Olmaz, Şaban Özkan, Fatma Özkan, Davut Şirin, Gülnazi Jizihiaşvili, Özkan Özgün, Hasan Demirtaş, İbrahim Yaman, Abdurrahman Osanmaz, Vedat Gücer, Ümit Eroğlu, Hüsnü Yurttaşseven, Cuma Koçak, Mehmet Çetin, Mahmut İçkale, Süleyman Gökalp, Hüseyin Bekçi, Erhan Katırcı, Satiye Gür, Ahmet İpek, Mehmet Kırıkkaya, Aynur Tosun, Kelam Yüksel, Yaşar Ali İmre, Hüseyin Özdemir, Abdülkadir Çelik, Ahmet Şimşek, Sezai Balcılar, Fatih Türkönde, Ali Gündoğan, Ramazan Yaldızkaya, Ahmet Ekti, Halil İbrahim Ovacık, Kazım Çap, Sami Kozan, Ali Karkaş, Mustafa Avşar, Cihan Güçlü, İlhan Yiğit, İsmail Koçal, Abdullah Canseven, Faruk Dumlupınar, Ferhan Samğo, Nuri Keskin, Sedat Orakcı, Cuma Arslan, Ramazan Dönmez, Stefanov Georgiev, Şakir Varlı, Şevket Güler, Cuma Arslan, Sezer Yunus Kaya, Tuğçe Killi, Hüseyin Akbulak, Güngör Ök, Ahmet Yılmaz...
Geçen yıl Ekim ayında 78’dik, Kasım’da 82, Aralık’ta 76 daha eklendi. 2013’te de durmadan arttı sayımız. Ocak’ta 68, Şubat’ta 50, Mart’ta 55, Nisan’da 57 daha arttık. Bahar, yaz ayları geldi çoğaldık iyice. Mayıs’ta 114, Haziran’da 104, Temmuz’da 120, Ağustos’ta ise 147. Güz geldi ama ne çare azalmadı sayımız. Eylül’de 127 daha kaybettik ve arttı sayımız. Geçen yılın bayramından bu yana sayabildiklerimiz 1078’e ulaştı. Sayamadıklarımız, duyamadıklarımız, göremediklerimiz, sessizce ve hesaba katılmaksızın aramıza katılanlar affetsin...
Bizler sayılar değildik, insanlardık. Adlarımız vardı, sevenlerimiz, yakınlarımız, dostlarımız, bayramlarımız vardı. Çok değil bir yıl önce aynı bayramı paylaşmıştık, aynı baharı, aynı yazı.
Bizler sayılar değil, işçilerdik, işlerimiz vardı. Sonra o işlerimiz bizi birer sayı yaptı. Bizler öldük, sermaye birikti, servet birikti, ekonomi büyüdü. Bizler öldük “iş kazası” istatistikleri büyüdü.
Şimdi orada bayram ya...
“Ölüm bu işin fıtratında var” diyenler, bayramınız kutlu olsun,
Bizim için “güzel öldüler” diyenler, bayramınız kutlu olsun,
Başı mengeneye sıkışarak ölen çocuğumuz için katile 24 taksitli para cezası veren adalet, senin de bayramın kutlu olsun,
Bizler onar onar, yüzer yüzer ölürken sermaye biriksin diye, rekabet gücü artsın diye işçinin kıdem tazminatına göz dikenler, bayramınız kutlu olsun,
Taşeron şirketler birer cinayet makinesine dönüşürken taşeronlaşmanın yaygınlaşması için gecesini gündüzüne katanlar, bayramınız kutlu olsun,
İşçi sağlığı mevzuatı için, denetim için ağırdan alan ama kiralık işçilik için koşuşturan devletlular, bayramınız kutlu olsun,
“Aylardır ölüm haberi gelmiyor, barış süreci devam ediyor, ne güzel!” deyip sevinirken, gözleri önündeki diğer savaşı, seri iş cinayetlerini, “kanlı sınıf savaşını” ve onun kurbanlarını görmeyenler, sizin de bayramınız kutlu olsun,
“Kulakları sağır yürekler”, bayramınız kutlu olsun...
Not: Yazıda yer alan bilgiler İstanbul İşçi sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin çalışmalarından alınmıştır. Daha fazla bilgi için tıklayınız
Twitter: @azizcelik