04 Ocak 2014

Yılın yabancı filmlerine bakış ve 'en iyiler'

Geçen yılın yabancı filmleri aslında hiç de fena değildi. Her ülkeden gelen her türde ilginç filmler izledik. Amerikan sineması bize yine hayaller sundu, masallar anlattı

Geçen yılın yabancı filmleri aslında hiç de fena değildi. Her ülkeden gelen her türde ilginç filmler izledik. Amerikan sineması bize yine hayaller sundu, masallar anlattı. Peter Jackson’un Hobbit- The Desolation of Smaug, Bryan Singer’in Dev Avcısı Jack- Jack the Giant Slayer, M. Night Shyamalan’ın Dünya: Yeni BirBaşlangıç- After Earth, Marc Forster’in Dünya Savaşı- World War Z, Gavin Hood’un Ender’s Games- Uzay Oyunları, Francis Lawrence’in Açlık Oyunları: Ateşi Yakalamak- Hunger Games: Catching Fire, James Mangold’un Wolverine gibi filmleri, süper teknoloji harikalarıydı. Alfonso Cuaron’un Gravity- Yerçekimi ise bence bir sinemasal zirve.

Yine Hollywood’dan ustası olduğu türde çağdaş polisiyeler, ünlü sinefil deyimiyle kara-filmler geldi. Allan Hughes’in Bitik Şehir- Broken City, Ruben Fleischer’in Suç Çetesi- Gangster Squad, Scott Walker’ın Karanlık Cinayetler- The Frozen Ground, Brad Anderson’un Acil Arama- The Call, Taylor Hackford’un Parker filmleri gibi...

Zaman içinde aşk ve mistik arayışlar Richard Curtis’in Zamanda Aşk-About Time veya Peter Hedges’in Timothy Green’in Tuhaf Yaşamı- The Odd Life of Timothy Green filmlerinin malzemesiydi. ABD’nin yakın ya da uzak tarihine ciddi veya fantezi çerçevesinde eğilen filmlerden Steven Spielberg’in Lincoln, David Lowery’nin Ölümsüz Aşk- Ain’t Them Bodies Saints, Paul Greengrass’ın Kaptan Phillips- Captain Phillips, Walter Salles’in On the Road- Yollarda, Ron Howard’ın Zafere Hücum- Rush ya da Gore Verbinsky’nin Maskeli Süvari- The Lone Ranger yapımları hayli ilginçti.

Çağdaş ABD’ye eleştirel bakışlar David O’Russell’ın Umut Işığım- Sllver Lining Playbook, Ol Parker’in Aşk Şimdi- Now is Good gibi filmlerde vardı. Parlak bir siyasal sinema örneğiyse kadın yönetmen Kathryn Bigelow’dan geldi: Zero Dark Thirsty.

Woody Allen’i iki filmiyle birden görmek büyük zevk oldu. Biraz eskilerden gelen Uzunboylu Esmer Adam- You’ll Meet A Dark Tall Stranger ve en son filmi The Blue Jasmine- Mavi Yasemin. Steven Soderbergh, Acı Reçete- Side Effects ile uluslararası görkemli bir entrika sundu. Sacha Gervasi’nin Hitchcock’u kolay anlatılamaz bir kişiliği, yönetmen Alfred Hitchcock’u anlatmayı denedi. Tom Hooper ise karşımıza şaşırtıcı bir müzikal getirdi: Les Miserables- Sefiller.

Fransa’dan ilginç bir kadın filmi, Abdellatif Kechiche (Abdüllatif Keşiş) imzalı Mavi En Sıcak Renktir- La Vie d’Adele/ Blue is the Warmest Color ve de Jacques Audiard imzalı De Rouille et d’Os- Pas ve Kemik, seyirciyi oldukça şaşırttı. François Ozon ise tipik Fransız iki filmiyle birden yılın kazananlarındandı: Evde- Dans La Maison ile Genç ve Güzel- Jeune et Jolie.

Bosnalı David Tanovic’in Bir Hurdacının Hayatı da sürpriz filmlerden biri oldu. Şili’den gelen Pablo Larrain imzalı NO ülkesinden önemli gözlemler getirdi. Koreli usta Kim Ki-duk’un son dönem başyapıtı Acı- Pieta ise farklı bir sinema özleyenleri doyurdu.

 

Şimdi yılın bence en iyilerini kişisel seçimim olarak sunuyorum:

1-    Mavi Yasemin- Woody Allen

2-    Yerçekimi- Alfonso Cuaron

3-    Evde- François Ozon

4-    Acı- Kim Ki-duk

5-    Mavi En Sıcak Renktir- Abdellatif Kechiche

6-    Aşk Şimdi- Ol Parker

7-    Zero Dark Thirsty- Kathryn Bigelow

8-    Timothy Green’in Tuhaf Yaşamı- Peter Hedges

9-    Dünya Savaşı Z- Marc Foster

10- Pas ve Kemik- Jacques Audiard

 

Meraklıları için bir ikinci on film daha yazıyorum:

11- Sefiller- Tobe Hooper

12- Maskeli Süvari- Gore Verbinsky

13- Bir Hurdacının Ölümü- Danis Tanovic

14- Zafere Hücum- Ron Howard

15- Uzay Oyunları- Gavin Hood

16- Genç ve Güzel- François Ozon

17- Umut Işığım- David O’Russell

18- Bitik Şehir- Allan Hughes

19- Lincoln- Steven Spielberg

20- Suç Çetesi- Ruben Fleischer

 

Haftaya Türk sinemasında buluşmak üzere...

Yazarın Diğer Yazıları

En görkemli ve etkili aşk filmlerinden biri

İki baş oyuncusu, Andrew Garfield ve Florence Pugh inanılması zor bir başarıyla bu görkemli melodramı sırtlanmışlar. Garfield ayni fiziğiyle son derece etkileyici olurken, Pugh bir kadın için zor biçimde, fiziğini ve özellikle yüzünü öylesine değişimlere açıyor ki…

Bir gerilim filminin sürprizler içeren devamı

Ana teması ‘starlar ve fanları’ olarak düşünülebilir. Ama belki asıl teması tam bir çöküş ve çıldırma öyküsü olması... Her şeye sahip bir ‘star’ın önlenemez dramı... Ya da fantastik bir dehşet filmi de denebilir. Kanı biraz aşırı bol...

Özel bir kahramanın son ve en şaşırtıcı filmi

Asıl tema belki de şudur: Arthur Fleck tam anlamıyla iki yüzlü bir adamdır. Sanki korku klasiği Dr. Jekyll ve Mr. Hyde gibi... O sanki kötülükle iyilik arasında sıkışıp kalmıştır

"
"