22 Eylül 2015

Beşiktaş’a yakışmayan kaptan: Tolga Zengin

Beşiktaş yener, yenilir, farklı yenilir ancak kaptanı sahada aklı başında ve sportmence davranır

‘Penaltı’ ya da ‘penaltı değil’ tartışmaya açık pozisyon, kaldı ki karşılaşma bitmiş ve sahadaki otorite de kararını vermiş! Benim yanıtını aradığım soru ise Ersan Adem Gülüm ile Martin Spelmann arasında uzatmalar dakikalarında yaşananlar... Şayet söz konusu pozisyon Beşiktaş değil de ev sahibi Gençlerbirliği ceza alanı içinde meydana gelseydi, benzeş şekilde kendisini yerde bulan da Ersan Adem Gülüm olsaydı yer yerinden oynar mıydı, oynamaz mıydı?  Bir başka merakım da topsuz alanda Mario Gomez’in dirseği ile hiç abartısız Olafur Ingi Skulason’ın ‘suratını dağıttığı’ pozisyon. Mario Gomez, Skulason’u görmeden dirseğini kaldırmış –mış! Hadi canım oradan. Ben ilk kez farkına varmadan dirseği ile rakibinin suratını dağıtan futbolcu izledim, sizi bilemem…

Gençlerbirliği ile Beşiktaş arasındaki ‘sıradan’ lig mücadelesini ‘sıradanlıktan’ çıkaran Mehmet Özdilek’in divan kurulu üyesi olduğu Beşiktaş’a sahadan çıkacak skor ile ileteceği mesajdı! (Şifo) Mehmet Özdilek dışında Beşiktaş formasını giyen çok sayıda ‘eski’ oyuncu siyah-beyazlı ekibe kısa dönemlerde de olsa teknik direktörlük yaptı. Her nedense Fikret Orman ve ekibi de Mehmet Özdilek’e bu olanağı  tanımadı, Şenol Güneş tercihini yeğledi.

Şenol Güneş, başkentte neyi tercih etti?  Şapkadan tavşan çıkarmaya kalkıştı ancak eline yüzüne bulaştırdı. Sevgili Şenol Güneş ‘o’ gece için futbol oynamak istemeyenler topluluğundan oluşan Başakşehir engelini farklı aştın, zira karşında Atatürk Olimpiyat Stadı’nda ‘ciddiye’ alınacak rakip yoktu. Aynı şekilde deneyimi ve de kadrosu sınırlı İskenderbey’i de geçiverdin. Ankara gecesinde ise karanlığına karşın hatalı seçimlerin günü gibi ortaya çıkıverdi.

Olcay Şahan’ı oyundan çıkarman için Beşiktaş’ın gol yemesi mi gerekli? Cenk Tosun devreye girince Gökhan Töre sola geçti, sol kanattan da orta gelmeye başladı. Cenk Tosun da sağ kanadı Gökhan Töre’den çok daha verimli kullanıverince eşitlik golü geldi ve Beşiktaş en azından bir puanın sahibi oldu. Usanmadık defalarca üzerine özenle bastık. Değil Beşiktaş, kanatları çalışmayan hiçbir takım sahada kazanamaz. Ayıp değil; geç televizyonun karşısına 80’li yılların maçlarını izle, Gordon Milne’in nasıl ‘çakma’ konut oyuncuları yarattığına bakıver, sana zahmet! Göbekten gelecek toplarla ancak Başakşehir ile İskenderbey sınavlarından geçebilirsin bütünlemede ise topu atarsın! Tabii bir de senin istemin dışında başkan Fikret Orman’ın diretmesi ile bir kez daha Beşiktaş’a geliveren Ricardo Querasma var ki… Queresma’dan nasıl kurtulursun, açıkçası bu soruya yanıt bulmak dahi güç! Mehmet Özdilek takımını bu karşılaşmaya ‘hırs’ faktörü ile hazırlamış belirgin, her nedense senin oyuncuların aynı enlemde isteme sahip değiller. Bunun sorumlusu uzayan çimler olsa gerek? Sevgili Şenol Güneş artık ‘ideal’ kadronu bul, bul ki sonun bulamayanlar gibi olmasın!  

Ve Fırat Aydınus düdüğünü çalıyor karşılaşma sona eriyor, dostane ortam, futbolcular hakem triosunun elini sıkıyor. ‘Efendi’ olarak tanıdığımız yardım sever Tolga Zengin, ağzından köpükler saçarak birilerine saldırıyor. Araya giren rakip takım oyuncuları, Beşiktaş kaptanlık pazı bandını takan Tolga Zengin’i sakinleştirmeye çabalıyor. Yok o kadar uzun boylu değil sevgili Tolga... Beşiktaş yener, yenilir, farklı yenilir ancak kaptanı sahada aklı başında ve sportmence davranır.  Tolga Zengin üzülerek söylüyorum Beşiktaş’a hiç yakışmıyorsun!

 @asenaozkn

Yazarın Diğer Yazıları

Giovanni van Bronckhorst mu?

Beşiktaş özverili mücadelesiyle bir futbol resitali verdi dün gece Fransa’da. Yardımlaşmayı da paylaşmayı da izledik ve takım olmanın ne kadar önem arz ettiğine bir kez daha tanıklık ettik

“Abi iki taneden fazla atmayın!”

Teknik kadronun değil, ancak futbolcu topluluğun sergilediği, iktidarın ‘Yaparsa AKP yapar’ söylemi ile tas tamam örtüşüverdi. Acaba Konyasporlu futbolcular, sahaya çıkmadan koridorda Beşiktaşlı oyunculara, “Abiler lütfen 2 taneden fazla atmayın” ricasında mı bulundular?

Bir Şenol Güneş klasiği!

72 yaşındaki Şenol Güneş meslek yaşamı boyunca kendisini geliştirmeyi başaramadı ve belleklerde ulusal futbol takımı ile Trabzonspor’un ‘unutulmaz’ kalecisi olarak yer etti. Şenol Güneş’in meslek yaşamında ‘aşama’ kaydedememesi elbette ki kendi hatası lakin Trabzon’un bağrından kopan teknik adam için bir de madalyonun diğer yüzü mevcut

"
"