10 Ocak 2021

2020/2021'de moda endüstrisi

Moda endüstrisi, pandemi sonrasında normalleşme sürecine girilmesi durumunda bile, hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı bilinci ile yeni bir düzen inşa etmeyi amaçlıyor

2020, tüm dünyayı etkisi alan pandemi ile anılacak bir yıl olarak geride kaldı. Birçok sektörde olduğu gibi, moda endüstrisi de değişen değerler nedeniyle yeni bir dönemin konturlarını çiziyor. Mart ayında yaşanan ilk kapanma şokunu atlatmadan ikinci dalga dönemine giren sektör, 2021 yılında yaşanması olası 3. dalgayı da göz önünde tutarak hamlelerini hazırlıyor.

Mart 2020'de DSÖ tarafından ilan edilen küresel pandemi, moda dünyasını alt üst etmiş, tüm uluslararası defile, fuar, sergi gibi etkinlik ve organizasyonlar iptal edilmişti.

Sektörün dev markaları, etkinlikleri dijital ortama taşıma kararı alarak yaşanmakta olan şoku yönlendirme yoluna gitmişti.

Bu doğrultuda yeni tanıtım yöntemleri aranmaya başlanmış, ünlü yönetmen, fotoğrafçı ve görsel sanatçılar devreye girerek eve kapanmış olan tüketiciye ulaşma stratejisine gidilmişti.

6-8 Temmuz tarihleri arasında düzenlenen ve 33 modaevinin katıldığı dijital moda haftası, bir "İlk" olması nedeni ile tıklanma rekoru kırmış olsa da beklentileri karşılamamıştı.

Pandemi, sektörde bir müddetten beri homurtu halinde dile getirilen bazı rahatsızlıkların su yüzüne çıkmasına neden oldu. İtalyan tasarımcı Giorgio Armani'nin 2019 yılında halka açık bir mektup yayınlayarak, israfa karşı önlem alma önerisinde bulunması ve ekolojik krizde moda endüstrisinin rolünü dile getirmesi bir hayli konuşulmuştu.

Katı kurallarla gerçekleştirilen moda haftalarının takvim düzeninin getirdiği ağır sorumluluklara karşı başlayan protestolar, bazı markaların kendi takvimlerini oluşturma isteğini dile getirerek çekilmelerine neden olmuştu.

Pandemi hayat tarzımızı kısıtlarken, düşünme ve hayal etme yetilerimizin yönünü de değiştirmeye başladı. Bazı değerler zihnimizde yer değiştirirken, uzun zamandır dile getirilen sürdürülebilirlik, cinsiyetsizlik gibi kavramlar kitleler tarafından benimsenmeye başlandı.

Modanın özünü oluşturan dinamizm ve devamlı yenilik olgularına ters düşen kapanma süreci, tasarımcıları ve onları yöneten tröstlerin yeni perspektiflere yönelmesine neden oldu.

Son yıllarda güçlenen ve zenginleşen Çin gibi bazı ülkeler dışında, lüks tüketime doymuş olan kitlelerin pandemi sonrasında normalleşme sürecine girilse bile hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı aşikâr gibi görünüyor.

Şeffaflık ve sürdürülebilirlik gibi değerlerin önem kazanmaya başladığı bu yeni dönemde, bir amacı ve hikâyesi olan markaların yükselişe geçeceği kanısındayım. Fiziksel mağazaların azalmaya başlayacağı ve dijital ortamdaki alış verişlerin yeni normalleşmede "olağan" kıvama geleceği de başka bir gerçek.

"Cinsiyetsizlik", uzun zamandır birçok tasarımcı tarafından koleksiyonlara yansıtılarak işlenen bir kavram olarak ilgi çekiyor. Gucci, bir adım ileriye giderek 2020 yılının moda ikonu olarak kabul edilen İngiliz şarkıcı Harry Styles'ın Vogue dergisine verdiği pozlar için özel olarak tasarladığı kadın-erkek sentezli kıyafetlerle vermek istediği mesajı uç noktaya taşımış oldu.

Eve kapanmak, rahatlık, konfor, sadelik gibi değerlerin keşfedilmesine yol açarak "Confortwear" trendinin doğmasına neden oldu. "Pijama" nosyonu, yeniden yorumlanarak klasik amacından uzaklaşıp yeni bir yaşam tarzı olarak benimsenmeye başlandı.

Amerikan terlik markası Crocs'un, pandemi sürecinde satış grafiğinde yüzde 73 artış kaydettiğini açıklaması bu oluşumun bir uzantısına örnek olarak göstermek mümkün.

Yaşamını Paris'te sürdüren Meral Kâhya'nın internet üzerinden satışa sunduğu "Cotoni Home" markasının konsepti,  bu yeni yaşam felsefesine olan uyumu ile göz dolduruyor.

"Mükemmel Cinsiyetsizlik" sloganı ile hazırlanan koleksiyonda, sadece Türkiye'de üretilen "Genetiği değiştirilmemiş Ege pamuğu"nun kullanılmış olması ve koleksiyonda sunulan kimono, pijama, sabahlık gibi ürünlerde gözlenen unisex volume arayışı dikkat çekici.

Pusulanın Zen Felsefesini gösterdiği pandemi günlerinde ünlü İngiliz otomobil markası Rolls Royce, Ghost serisinin yeni  versiyonunda, minimalist kodları ön plana çıkararak sesiz iç konforu, gizlenmiş  aksesuarlar gibi detaylarla yeni bir lüks anlayışına vurgu yapmış.

Mutlu günlere.

Yazarın Diğer Yazıları

Parlamak isteyen yıldız kırmızı halıya...

10 - 11 Mart'ta tarihleri arasına 96. kez düzenlenen Oscar törenlerinde geleneksel kırmızı halı sendromu tekrar yaşandı. Los Angeles'teki Dolby Theatre'ın kapısında boy gösteren yıldızlar, yarışmaya katılacaklarının kesinleştiği andan itibaren kızışan "Hangi marka giydirecek" tartışmalarını noktalamış oldular

Demna'nın DNA'sı Balenciaga ile eşleşti!

Bir zamanlar Coco Chanel'in "Aramızdaki tek gerçek yaratıcı Cristobal'dir'' diyerek övdüğü Balenciaga markasının Gürcü Tasarımcısı Demna Gvasalia, 2024 - 2025 kış sezonu defilesi ile Paris Moda Haftası'na damgasını vurdu

Moda dünyasının efsane stil ikonu Iris Apfel artık yok

Iris Apfel’le ilk kez 1977 yılında asistan olarak çalışmaya başladığım Pierre Cardin’in defilesinde tanışmıştım. Bir kilometre uzakta olsanız bile fark edebileceğiniz bu ilginç kadını, yıllar boyunca izledim