"Rusya, bölgedeki inisiyatifini kıracağı için Türkiye’nin Suriye’de çatışmaları yükseltmesine izin vermez"

Suriye'nin kuzeyinde silahlar şimdilik sustu. Ancak 120 saat bugün doluyor. CumhurbaşkanıTayyip Erdoğan'ın Rusya'da Devlet Başkanı Vladimir Putin'le görüşmesi kritik. İç siyaset ise askeri harekâta kilitlenmiş durumda. Ne oluyor?

Şirin Payzın sordu, gazeteci Murat Sabuncu ve Tele1 Moskova temsilcisi Mahir Esen yanıtladı.

Mahir Esen, Rusya'nın Türkiye'nin Suriye bölgesindeki çatışmaları yükseltmesine izin vermeyeceğini ifade ederek, "Türkiye'nin bölgede yoğun bir çatışma sürecine girmesi Türkiye'nin 'zafer'i olmaz. Bu, oradaki aktör sayısını artıracağından dolayı Rusya'nın inisiyatifini kaybetmesine neden olabilir. Rusya buna izin vermez. Bu yüzden 'Adana Mutabakatı' diye ısrar ediyorlar" diye konuştu. 

Rusya'nın istediğinin ABD'nin Suriye'deki varlık nedenini ortadan kaldırmak olduğunu belirten Mahir Esen, "Rusya ve ABD belli noktalarda anlaşmış olacak ki ABD kısmi de olsa bölgeden çekilmeyi kabul etti. Öte yandan Rusya da Kürtler ve Suriye yönetimi arasındaki görüşmenin yapılmasına sebep oldu" dedi. 

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov'un Putin-Erdoğan görüşmesi öncesi "Ankara'nın planlarını daha iyi anlamamız için yardımcı olacak" sözlerini de yorumlayan Esen, "Buradan çok kolay bir şekilde şunu anlayabiliriz; Türkiye ve Rusya belli noktalarda anlaşmış ancak Türkiye anlaşmaya uymamış olacak ki böyle bir açıklama yapıldı. Rusya'nın tavırlarından da anlaşılabilir bu. Türkiye, burada yapmak istediği şeyler doğrultusunda yol alabilmek adına sözler veriyor ve bu sözler belirli noktalarda yerine gelmiyor. Bu tarz bir politika iç denklemde karşılık verebilir ama uluslararası arenada bu güvenilmezliktir ve yalnızlık getirir" dedi. 

Murat Sabuncu, Türkiye'nin Trump ve Putin'in arasında Suriye konusunda ağır bir şekilde ezilmiş bir ülke haline geldiğini söyleyerek, "Türkiye'nin terörist diye bahsettiği Kürt güçleri er ya da geç Suriye Ordusu'nun bir yerine monte edilecek. Ayrıca, o topraklarda Türkiye'nin istediği kadar rahat dolaşmasına da Rusya engel olacak. Bunu şuradan biliyoruz; Cumhurbaşkanı, 'Münbiç'e ve Kobani'ye gireceğiz' diyordu. Giremediler çünkü; son dakikada ABD çekilince Rusya'nın isteğiyle Esad'la YPG/PYD güçleri arasında görüşmeler oldu. Kobani ve Münbiç Suriye rejimine -bu Erdoğan'ın istemediği bir şeydi- teslim edildi. Şimdi orada rejim güçleri var. Rejim güçleri kimdi? Sayın Cumhurbaşkanı'nın görüştüğü Rusya'nın arkasında olduğu güçler. Dolayısıyla Türkiye, 'güvenli bölge' ve oradaki hayalleri konusundaki pek çok beklentisini azaltacak" diye konuştu. 

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Niyetlerimizden biri güvenli bölge oluşturmak ve 2 milyon Suriyeliyi oraya yerleştirmek" sözlerini hatırlatan Sabuncu, "Şaka mı yapıyorsunuz? Oradaki 'güvenli bölge'ye '2 katlı ev ve bahçe yaptık' diye 2 milyon Suriyeliyi oraya yerleştirdiğinizde o insanlar ne yiyecek ne içecek, nasıl çalışacaklar, orayı kim yönetecek? Bir de şu var; 2 milyon Suriyeli gitti diyelim; kalan 1,6 milyon Suriyeli'yi entegre edecek politikaları geliştirdiniz mi? Çok karışık bir bataklığa girilmiş durumda" ifadelerini kullandı.