Musa Kart: Bugün özür dilemeyenlerin çocukları gelecekte çocuklarımızdan özür dileyecek

Cumhuriyet gazetesi davasında beş yılın altında ceza alan isimler her an cezaevine girebilir. İstinaf mahkemesince cezaları onanan isimler adına avukatlar İstanbul Barosu'nda açıklama yaptı. 

Musa Kart, Kadri Gürsel, Güray Öz, Hakan Kara, Önder Çelik, Bülent Utku, Mustafa Kemal Güngör ve Emre İper adına yapılan açıklamada onanan cezaların infazının durdurulması için İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi'ne dilekçe sunulacağı belirtildi.

Avukat Tora Pekin'in okuduğu basın açıklamasında; 

"Dosya, aldıkları ceza 5 yılın üstünde olan arkadaşlarımız için Yargıtay'a gitti. Belki de ve umarız ki Yargıtay bu hukuk dışı süreci sona erdirecek bir karar alacak ve mahkûmiyet kararını bozacak. Böylece cezası 5 yıldan çok olan 6 Cumhuriyet mensubu tekrar cezaevine girmeden bu iş bitmiş olacak. Ama yasanın ilgili maddesi (Ceza Muhakemesi Kanunu madde 286/2.a-b) 5 yılın altı ceza alanlar yönünden Yargıtay yolunu kapattığı için aynı dosyada, aynı eylemlerle, aynı suçlamayla yargılanan ve mahkûm edilenler cezaevine sokulmak isteniyor.  Bu kabul edilebilir bir durum değil ve kanun önünde eşitlik ilkesine açıkça aykırı'" denildi.

Toplantıda gazetenin eski karikatüristlerinden Musa Kart da konuştu. Kart, 40 yıldır karikatürist olduğunu söyleyerek, “Her şeye rağmen tercihimin doğruluğundan kuşku duymadım. Ben bir özür bekliyorum" dedi.

T24'ün "kimlerden özür bekliyorsunuz, sizlerin aleyhine tanıklık edenlerden de özür bekliyor musunuz" sorusuna da yanıt veren Musa Kart, " "Bu dava siyasi bir dava, siyasi iradenin yönlendirdiği bir dava. Onlardan özür bekliyorum. Bugün özür dilemeyenlerin çocukları, bir gün çocuklarımızdan özür dileyecek, buna inanıyorum" diye konuştu.

Eski Cumhuriyet Gazetesi İcra Kurulu Başkanı Avukat Akın Atalay da "Kendi adıma özürle karşılaşmadım. Bildiğim kadarıyla diğer arkadaşlarımdan da özür dilenmedi. Cumhuriyet gazetesinde yönetimi ele geçirmek isteyenlerle de bir koalisyon vardı. Başımıza gelenlerde onların da çok ağır sorumluluğu var. Bunların yakın bir gelecekte tekrar gündeme geleceğine inanıyorum. Bize yöneltilen tek suçlama yaptığımız haberler. Hiçbiri için 'gerçek dışı' ithamında bulunulmadı. Bu değirmene su taşıyanlar şimdi basın özgürlüğünü savunuyor. Ne kadar inandırıcı olduklarını herkes görüyor" ifadelerini kullandı.