Bir ölümün ardından şekillenen hayatların öyküsü: 'Yak Bunu'

Bir ölümün ardından sorgulanan ve şekillenen hayatların öyküsünün anlatıldığı 'Yak Bunu' oyununun yönetmeni Sami Berat Marçalı, oyuncuları Büşra Develi ve Hakan Kurtaş, Ekşın'da Muammer Brav'ın sorularını yanıtladı.  

Amerikalı yazar Lanford Wilson’un kaleme aldığı ve 1987 yılında sahnelenen oyunun güncelliğini kaybetmediğini söyleyen Sami Berat Marçalı, metinde ciddi değişikler yapmadığını sadece dönemin kablolu telefonları yerine cep telefonları kullanıldığını söyledi. Marçalı, "Zamansız geçiyormuş gibi bir noktaya çekmek istedim oyunu. Yalnızca teknolojik şeyleri değiştirdim. Amerika bizim önümüzden giden bir ülke. O noktadan baktığımızda bugünün İstanbul'uyla o zamanın New York'u benziyor gibi geliyor bana. Zamansız ve ölümsüzleşen bir eser diyebiliriz. 200 yıl sonra tekrar sahnelenebilecek bir oyun" dedi. 

Oyunda Anna karakterine hayat veren Büşra Develi de oyunun 'bireyselleşme ve kendini bulmakla ilgili olduğunu dile getirdi. Develi, "Hikâye bir kayıpla başlıyor. 4 karakterin, bu kayıpla mücadelesini izliyoruz. Kaybettikleri kişinin bu 4 karakterin hayatında yarattığı boşluğu nasıl doldurdurmaya çalıştıklarını görüyoruz" dedi. 

Oyunda hayatını kaybeden kişinin abisi Pale’i canlandıran Hakan Kurtaş da oyunun hayatta kalmayı sorgulattığını ifade etti. Kurtaş, “Oyunda ölen kişiyle birlikte, onunla kodladıkları her şey yok oluyor. Oyundaki 4 kişi, kendilerini nasıl var edeceklerini ve nasıl öleceklerini düşünmeye, sorgulamaya başlıyorlar. Anlattığımız hikaye daha boyutlu bir hale geliyor"