Haberler

Avukatlar, gazeteciler ve milletvekilleri Ankara Adliyesi önünde T24 yazarı Tolga Şardan'ın tutuklanmasına tepki gösterdi: "Yüreğini, kalemini ortaya koyan gazetecilerle beraber olmaya devam edeceğiz"

01 Kasım 2023 22:45

Bugün İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın resen başlattığı soruşturma kapsamında gözaltına alınan T24 yazarı Tolga Şardan, “MİT'in Cumhurbaşkanlığı'na sunduğu 'yargı raporu'nda neler var?” yazısı gerekçe gösterilerek çıkarıldığı sulh ceza hakimliğinin kararı ile tutuklandı. Şardan'ın avukatları, meslektaşları ve milletvekilleri, tutuklamanın ardından Ankara Adliyesi önünde açıklama yaptı.

CHP Ankara Milletvekili Okan Konuralp, "Burada olan arkadaşları ve olmayan on binlerce kişi de dahil olmak üzere Tolga Şarda'nın gazeteciliğin evrensel ilkelerine uygun olarak mesleğini yürüten pırıl pırıl bir gazeteci ama bir o kadar da pırıl pırıl bir insan olduğunu herkes bilir. Olayın hukuki boyutuyla ilgili arkadaşlarımız gerekenleri söylediler. Suçluluklarını örtmek için gerçekleri aralamaya çalışan Tolga Şardan ve Tolga Şardan gibi gazetecileri tutuklayarak susturmaya çalışıyorlar ancak başarılı olamayacaklar" dedi.

“Bu tutuklamanın bir hukuk garabetini olduğunu, buna karşı mücadele edeceğimizi burada bir kere deklare ediyoruz”

Şardan'ın avukatı Yasin Gökberk Çınar, şunları söyledi:

"Siyasal iktidar dezenformasyonla mücadele yasası kapsamında getirdiği Türk Ceza Kanunu'nun 317/a maddesi uyarınca Tolga Şardan'ı yaptığı bir haber nedeniyle tutuklamıştır. Söz konusu madde, bir tutuklamaya sebebiyet verebilecek madde niteliğinde değildir hukuken. Aslında fiilen var olan yargıda, adliye koridorlarında, sokakta, mahallede, iş yerinde bildiğimiz spesifik sorunları dile getiren bir gazeteci, dile getirdiği bu haber sebebiyle siyasal bir müeyyideye tabi tutuluyor. Aslında yaptığı iş hem anayasal anlamda basın hürriyeti kapsamında hem de ifade özgürlüğü kapsamında güvence altın alan ve gazetecilik mesleğini aşmayan bir iş. Dolayısıyla bu tutuklamanın bir hukuk garabetini olduğunu, buna karşı mücadele edeceğimizi burada bir kere deklare ediyoruz."

"Düşüncenin önünü cezalandırarak kesmeye çalışıyorsunuz"

Ankara Barosu Başkanı Mustafa Köroğlu da Şardan'ın tutuklanmasıyla ilgili şu ifadeleri kullandı:

"Elimde bir tutuklama kararı var. Bunun içeriğinde ne yazdığını oradaki gerekçesine bakamadım bile. Çünkü içeride de söylediğim gibi şeffaflık toplumundayız. Nedir şeffaflık toplumu? Bugün hiçbir şekilde bilginin dolaşımını engelleyemezsiniz. Bilgi dediğiniz şey bir gazetecinin yapmış olduğu bir haber ve o haberin içeriğinde değil bir eleştiri, tamamen kaynaklarına göre ortaya konulmuş bir bilgi var. O bilgiyi doğrularsınız veya o bilgiyle ilgili yalanlama yaparsınız. İçeriğinde resmi konuların adı geçiyorsa eğer. Ama ne yapıyorsunuz? O gazeteciyi alıp buraya getiriyorsunuz ve hakkında bir tutuklama kararı veriyorsunuz. Gazetecilerin yaptığı şey topluma bilgi vermektir ve bu bilgi aynı zamanda düşüncedir. Siz düşüncenin önünü cezalandırarak kesmeye çalışıyorsunuz. Artık bu adliye sarayı da dahil Türkiye'nin tüm adliyelerinde konuşulan mevzuları bu şekilde örteceğinizi mi düşünüyorsunuz? Mümkün değil. Artık mızrak çuvala sığmayacak. O yüzden basın özgürlüğü anlamında da gazetecilerin yazmış olduğu haberlerin bu şekilde cezalandırılması, bu saatte hepimizin burada olması artık bizlerin izah edebileceği bir durum değil. En son olarak şunu ifade etmek istiyorum. İçeride karar veren hâkime de karar vermeden önce söyledim. İstiyorum ki ben bu ülkenin hukukçusu olarak, bir baro başkanı olarak adalete duyduğum ve asla yere düşürmeyeceğim o inanç, adaleti duyduğum inanç zedelenmesin. Ama her kararda gördüğümüz her hukuka aykırılıkta bizim bu inancımızı elimizden almaya çalışıyorlar. Son olarak Tolga Bey’e de söyledim. Yaşamakta ayak direyeceğiz ve kahretsin ki bu da bizim elimizde olan bir şey."

"Türkiye'de yargı yürütmenin sopası haline gelmiştir"

CHP Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez adliye önünde şunları söyledi:

"Türkiye'de maalesef artık adalet koktu. Bu alınan tutuklama kararı hukuki değil. Meslektaşlarım, baro başkanı çok güzel bir şekilde özetlediler. Tamamıyla siyasi bir karardır. Artık Türkiye'de yargının bağımsız ve tarafsız olduğunu söylemek mümkün değildir. Aslında yargı on gündür konuşulan bu yargıdaki yolsuzlukları araştıracağı yerde tam tersini yapıp bunu dile getiren bir gazeteciyi tutuklamıştır. Biz geçen hafta Meclis'te bu konuda soru önergesi ve araştırma önergesi vermiştik. Bu kadar açıkken bu durum hangi gerekçeyle bir tutuklama kararı veriliyor aklımız almıyor, hukuken almıyor. Siyaseten anlamının ne olduğunu biliyoruz. Artık maalesef Türkiye'de yargı, yürütmenin sopası haline gelmiştir. Halkın haber alma özgürlükleri, basın özgürlüğü ayaklar altındadır. Ama bu hiçbir gazeteciyi korkutmayacaktır. Onlar yine halkın haber alma özgürlüğü için alanlarda çalışmaya devam edecektir. Ben buradan yargıya sesleniyorum: Görevinizi yapın. Göreviniz, görevini yapan gazetecileri tutuklamak değil, yolsuzluk yapan yargıdaki kişileri araştırıp bulup çıkarıp onları tutuklamaktır."

"Gerçeklerle halkın aydınlanması için emek harcayan, yüreğini, kalemini ortaya koyan gazetecilerle beraber olmaya devam edeceğiz"

Emek Partisi İstanbul Milletvekili İskender Bayhan da adliye önünde şöyle konuştu:

"Birkaç saat önce Meclis'te son günlerde çok konuştuğumuz bir asansör cinayetinin Aydın'da KYK yurdunda yaşanan bir asansör cinayetinin arkasındaki gerçeklerin araştırılması için bir önerge görüşülüyordu ve hükümet grubunun oylarıyla reddedildi. Aynı saatlerde Sıhhiye Adliyesi'ne geldik. Burada da gerçekleri yazan bir gazeteciyi susturan, tutuklayıp cezaevine gönderen bir kararla karşı karşıya kaldık. İşte tek adam rejiminde, tek adam hukuku, böyle işliyor. Ama biz de gerçeklerin yanında olmaya devam edeceğiz. Gerçekleri yazan, gerçekleri halka ulaştıran, gerçeklerle halkın aydınlanması için emek harcayan, yüreğini, beynini, kalemini ortaya koyan gazeteci arkadaşlarımızla beraber olmaya devam edeceğiz." (ANKA)

Tolga Şardan kimdir?

Tolga Şardan, 1988'de yerel yayımlanan Ankara Ulus gazetesinde mesleğe başladı. 1989'dan 2018'e kadar Milliyet gazetesinde polis muhabirliği, Ankara Temsilci Yardımcılığı ve köşe yazarlığı yaptı. 

Haber ve yazılarıyla, 1992'den itibaren Çetin Emeç, Muammer Yaşar Bostancı, Abdi İpekçi'nin adını taşıyan gazetecilik ödüllerini aldı. Yanı sıra, haberleri Çağdaş Gazeteciler Derneği ve Türkiye Spor Yazarları Derneği'nce ödüle layık bulundu. 

Ayrıca, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nce verilen 2021 Yılı Basın Özgürlüğü Ödülü'nün sahibi oldu. 

Şardan, 2019'da Doğan Kitap'tan yayımlanan "Komonist Masası'nda Nazım Hikmet" adlı araştırma dalındaki kitabını kaleme aldı. 

2019'dan bu yana T24'te çoğunlukla güvenlik konularını ele aldığı Büyüteç adlı köşeyi yazıyor.