28 Mayıs 2019 16:14
Güncelleme: 29 Mayıs 2019 19:23
'Zümrüt Apartmanı' adlı kitabın yazarı Abdullah Şevki Yurtvermez ve yayınevi sahibi Alaattin Topçu sevk edildikleri mahkemece adli kontrol hükümleri uygulanarak serbest bırakıldı. Daha sonra ifadesi ortaya çıkan Yurtvermez, ABD'de yaygın olduğunu belirttiği 'kirli gerçeklik' akımına göre kitabı yazdığını ve edebi eser ortaya koymaya çalıştığını söyledi. Yurtvermez'in ayrıca kitabın dağıtımı öncesinde Kültür ve Turizm Bakanlığı'na bandrol için başvuru yapıldığını, suç unsuru bulunması halinde bandrol verilmeyeceğini söylediği öğrenildi.
Kitabın yayıncısı Alaattin Topçu’nun ise kitabı okumadığını söylediği belirtildi.
Alınan bilgiye göre, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın suç duyurusu üzerine, Abdullah Şevki hakkında, kaleme aldığı kitapta yer alan bazı ibareler nedeniyle Türk Ceza Kanunu'nun 226. maddesi uyarınca "müstehcenlik" suçundan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatılmıştı.
"Zümrüt Apartmanı" adlı kitabın yazarı Abdullah Şevki Yurtvermez 'müstencenlik' suçundan tutuklanması istemiyle sevk edildiği mahkemece adli kontrol hükümleri uygulanarak serbest bırakıldı. Yayınevi sahibi Alaattin Topçu da adli kontrol hükümleri uygulanarak serbest kaldı.
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığından yapılan açıklamada, söz konusu kitaptaki ifadelerin, Türk Ceza Kanununun 226. maddesine aykırılık teşkil ettiği gerekçesiyle yazar, basım ve dağıtımını yapan kişiler hakkında yasal işlemlerin yapılması için Bakanlık Hukuk Hizmetleri Genel Müdürlüğünce gerekli yasal sürecin başlatıldığı, ilgililer hakkında da suç duyurusunda bulunulduğu belirtilmişti.
Ankara'da, pedofili içerikli bölümleri nedeniyle başlatılan soruşturmada gözaltına alınıp, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Abdullah Şevki Yurtvermez, savcılık ve hakimlik ifadesinde kendisini savundu. Yurtvermez, ABD'de yaygın olduğunu belirttiği 'kirli gerçeklik' akımına göre kitabı yazdığını ve edebi eser ortaya koymaya çalıştığını söyledi. Yurtvermez, kitaptan 500 tane basıldığını ve tamamının satıldığını, kendisinde tek kitap bulunduğunu ve buna da polisin el koyduğunu belirtti. Yurtvermez'in ayrıca kitabın dağıtımı öncesinde Kültür ve Turizm Bakanlığı'na bandrol için başvuru yapıldığını, suç unsuru bulunması halinde bandrol verilmeyeceğini söylediği öğrenildi.
Soruşturma kapsamında kitabın yazarı Abdullah Şevki, dün akşam gözaltına alındı. Kitabın yayıncısı Alaattin Topçu ise bu sabah avukatıyla birlikte emniyete giderek, teslim oldu. İki şüpheli, emniyetteki işlemlerinin ardından Ankara Adliyesi'ne sevk edildi. Kitabın yayıncısı Alaattin Topçu, adliye girişinde görüntü alan basın mensuplarına, "Siz asıl tacizcilerin peşinden koşun" dedi.
"Sosyal medya ve bazı haberlerde basım tarihi 2013 olan bir kitapta pedofili içeren ifadelere yer verildiği görülmüştür. Söz konusu kitapta yer alan ifadelerin Türk Ceza Kanununun 226. maddesine aykırılık teşkil ettiği gerekçesiyle yazar, basım ve dağıtımını yapan kişiler hakkında gerekli yasal işlemlerin yapılması için Bakanlık Hukuk Hizmetleri Genel Müdürlüğümüz tarafından gerekli yasal süreç başlatılmış ve ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunulmuştur. Çocuklarımızın yüksek yararı ve toplumsal ahlaki yapımızın korunması önceliğimizdir. Bakanlık olarak çocuklarımızın ruhsal, psikolojik ve fiziksel gelişimlerini etkileyecek her türlü olumsuz içerik ile mücadelemiz devam edecektir"
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yapılan suç duyurusu üzerine çocuk istismarını içeren anlatımların yer aldığı “Zümrüt Apartmanı” kitabı hakkında soruşturma başlatıldığını açıkladı.
Başsavcılık'tan yapılan açıklamada, "Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın suç duyurusu üzerine Abdullah Şevki isimli şahıs tarafından kaleme alındığı anlaşılan “Zümrüt Apartmanı” isimli kitapta yer alan bir kısım ibarelerle ilgili şüpheli Abdullah Şevki hakkında ‘TCK’nın 226. maddesi’ uyarınca ‘Müstehcenlik’ suçundan soruşturma başlatılmıştır" denildi.
Abdullah Şevki'nin Kurgu Kültür Merkezi Yayınları etiketiyle yayınlanan Zümrüt Apartmanı kitabında pedofili satırların yer aldığı ortaya çıktı. Bu sözlerin yer aldığı satırlar sosyal medyada gündeme oturdu. Çıkan bu haber üzerine birçok yayınevi, internet sitelerinde kitabın satışını durdurdu veya satıştan kaldırdı.
Kurgu Kültür Merkezi Yayınları Müdürü Alaattin Topçu, "Kurgu Kültür Merkezi Yayınları" adlı Instagram hesabından, pedofili ifadelerin yer aldığı kitabı ve yazarı savundu. Alaattin Topçu, "Sizin o karga beyniniz Abdullah Şevki'yi Alaattin Topçu'yu ve kurguyu kaldıramaz. O nedenle sizin linç kültürünüz tarihin her döneminde yenilgiye ve zavallılığa mahkumdur" ifadelerinde bulundu. Topçu daha sonra paylaşımını sildi.
Avukat Umur Yıldırım, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu ve kitabın toplatılmasını istedi. Eskişehir Barosu da aynı yönde bir başvuru yapmak için hazırlanıyor.
Şarkıcı Gülben Ergen de, çocuk istismarına dair ifadeleriyle tepki toplayan kitaba tepki gösterdi. Ergen sosyal medyada infial yaratan kitap için, ''Kitap yazılıyor! Basılıyor! Dağıtımı yapılıyor!! Çocuklara tecavüz edilen, hayvanlara işkence yapılan bir ülkede cezasızlık ve uygulanmayan, yasalar üzerine çığlık atıyoruz! Gücümüz sosyal medyada bugünün gündemi kadar mı?'' şeklinde tweet attı.
Çocuklara Karşı İşlenen Müstehcenlik Suçu ve Cezası (TCK 226)
Ceza hukukunda çocuk; başka suretle ergin olsa bile “henüz 18 yaşını doldurmamış kişi” olarak kabul edilmektedir (TCK m.6/1-b ve Çocuk Koruma Kanunu md.3/1-a). Çocukların cezai ehliyeti, yaş gruplarına, algılama veya davranışlarını yönlendirme yeteneğine göre belirlenmektedir. Özellikle belirtelim ki; ceza hukukunda 15 yaşını tamamlamamış çocuğun cinsel suça rıza göstermesi halinde, rızası geçerli kabul edilmemektedir.
Müstehcenlik suçunda genel olarak korunan hukuki menfaatin, toplumun ar ve duyguları olduğu ifade edilmektedir. Çocuklara karşı işlenen müstehcenlik suçlarında korunan hukuki yarar da özel olarak “çocuk haklarıdır”. Çocuklara karşı işlenen müstehcenlik suçu ile çocuğun cinsel istismara karşı korunması da sağlanmak istenmiştir.
Çocuklara karşı işlenen müstehcenlik suçları ve cezaları şunlardır:
Müstehcen Ürünleri Çocukların Görüp Duyabileceği Şekilde Alenileştirme (TCK 226/1-a-b),: Bir çocuğa müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren ürünleri verme ya da bunların içeriğini gösteme, okuma, okutma veya dinletme (TCK 226/1-a), bunların içeriklerini çocukların girebileceği veya görebileceği yerlerde sergileme, okuma, okutma, söyleme, söyletme (TCK 226/1-b), çocuklara karşı işlenen müstehcenlik suçu olarak kabul edilir. Müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren ürünleri çocuklara sergileme, okuma, okutma, söyleme, söyletme suçunun cezası; 6 aydan 2 yıla kadar hapis ve adli para cezasıdır.
Müstehcen Ürünlerin Üretiminde Çocukların Kullanılması (TCK 226/3-birinci cümle): Müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren ürünlerin üretiminde çocukları kullanan kişi, beş yıldan on yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır. Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2015/66 sayılı kararıyla, çocuğun herhangi bir müstehcen ürünün üretilmesinde profesyonel, amatör veya bir kereye mahsus kullanılması arasında fark olmadığını kabul etmiştir. Örneğin, bir çocuğun çırılçıplak görüntülerinin cep telefonu ile kaydedilmesi müstehcen ürünün üretilmesinde çocuğun kullanılması suçunu meydan getirir. Yargıtay çocuğun müstehcen ürünün üretilmesinde kullanılmasını şu şekilde ifade etmiştir: Çocuklara karşı müstehcenlik suçunu da düzenleyen TCK’nın 226. maddesinin 3. fıkrasının birinci cümlesi, müstehcen ürünlerin şekli şartları ya da bu ürünlerin üretiliş şekil ve amaçları konusunda bir sınırlama getirmemiştir. Buradaki müstehcen ürün içeriğinde müstehcenlik unsuru olarak çocuğun kullanıldığı resim, film, video, fotoğraf, grafik, imge, heykel, çizgi film, animasyon gibi görsel veya sesli ürünler ile şarkı sözü, roman, hikaye gibi yazılı ürünleri ifade etmektedir. Bu konuda bir sınırlama söz konusu değildir. Çocuğun bu müstehcen ürünün üretilmesinden haberinin ya da rızasının olup olmamasının da bir önemi yoktur. kanun bir kimsenin müstehcen görüntülerin profesyonel olarak hazırlanmasını aramamış, müstehcen ürünlerin şekli şartları ya da bu ürünlerin üretiliş biçimi ve amaçları konusunda bir sınırlama getirmemiştir. Bunun yanında suçun unsurlarının oluşması bakımından müstehcen ürünlerin izlenmesi, izlettirilmesi, satılması ve dağıtılması gibi bir zorunluluk da söz konusu değildir. Bu müstehcen ürünlerin hiç izlenmemiş olması ya da bireysel amaç için üretilmiş olması da sonucu değiştirmeyecektir. Önemli olan bir çocuğun müstehcen ürün üretiminde kullanılmasıdır. Bu nedenlerle 15 yaşından küçük mağdure ile girdiği cinsel ilişkiyi kayda alan, mağdurenin çıplak fotoğraflarını çeken ve bu kayıtları cep telefonunun hafıza kartında saklayan sanığın eyleminin en ağır cezayı gerektiren TCK’nun 226. maddesinin üçüncü fıkrasının birinci cümlesindeki müstehcen görüntü, yazı veya sözleri içeren ürünlerin üretiminde çocukların kullanılması suçunu oluşturduğu kabul edilmelidir.
Çocukların Kullanıldığı Müstehcen Ürünleri Ülkeye Sokma, Çoğaltma, Satma, Depolama, Bulundurma ve Kullanıma Sunma Suçu (TCK 226/3-ikinci cümle): Çocuklar kullanılarak üretilen müstehcen ürünleri ülkeye sokan, çoğaltan, satışa arz eden, satan, nakleden, depolayan, ihraç eden, bulunduran ya da başkalarının kullanımına sunan kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.
Abdullah Şevki, 1953'te İstanbul'da doğdu. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesini bitirdi. İktisat ve Felsefe dallarında yüksek lisans yaptı. Çeşitli kamu görevlerinde, uzun süre yurtdışında bulundu. İngilizce ve Fransızcadan çeviriler yaptı. İlk şiirini 1980 yılında Oluşum dergisinde yayımladı. Sonraki yıllarda dergilerde şiir, şiir çevirileri, eleştiri, deneme, araştırma ve öyküler yayımladı.
ESERLERİ (Şiir):
Kana Batkın Anka (2001), İlk Sessizlik (2002), Gecenin Evi (2003), Deli Şiir (2004)
© Tüm hakları saklıdır.