Alevilerin taleplerini değerlendiren TBMM Başkanı Köksal Toptan, din dersinin zorunlu olmaktan çıkabileceğini söyledi. Toptan, "Diğer yandan devletin, din eğitimi ihtiyacını karşılaması gerekir" dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Köksal Toptan, yerel seçim sürecini, yeni anayasa çalışmalarını, partilerin Alevi açılımını, zorunlu din dersi tartışmasını, çocuk istismarına karşı geliştirdiği projeyi, devletin zirvesindeki uyumun düzeyini, ekonomik krize karşı evde aldıkları önlemleri anlattı. Sabah gazetesinin haberine göre, Toptan, siyasetin bayram molası verdiği sırada gündeme ilişkin soruları şu şekilde yanıtladı
Yeni anayasa gerekli
* Yerel seçimler öncesinde DTP'nin söylemlerinde sertleşme görülüyor. DTP'nin tutumu sizce nasıl?
DTP'li arkadaşlarımızın parlamentoda bulunmasından şikayetçi değilim. Fakat aynı şeyi parlamento dışı çalışmaları için söylemek mümkün değil. Orada gerilimi artıran ve kanunlara göre suç teşkil eden eylem ve söylemler geliştiriyorlar. Terör örgütü ile aralarına mesafe koymaya niyetli değiller ve bunu açıkça telaffuz ediyorlar. Yerel seçimlerde de halkın sağduyusu galip gelecektir.
* Güneydoğu'ya bir ziyaret planlıyor musunuz?
Kesinlikle. Parti ayrımı yapmaksızın gideceğim ilin tüm milletvekillerinin birlikte katılacağı bir gezi olmasını düşünüyorum.
* Yeni anayasa tekrar gündeme gelir mi?
Siyasi partiler ve toplumun konuyla ilgili tüm kesimleri yeni ve modern bir anayasa konusunda görüş birliğinde. Bu konuda adım atmamız gerekir. Şu anda yepyeni bir anayasa yapmak zor görünüyor. En azından mutlaka değiştirilmesi gereken bir takım anayasa değişiklikleri yapılabilir.
Alevilerin talepleri
* Alevi derneklerinin temsilcilerini kabul ettiniz. Talepleri neler?
Önemli bölümü yürütmeyle ilgili. Yasama ile ilgili talepler bir noktada yoğunlaşıyor. Anayasa'daki din kültürü ve ahlak bilgisi dersinin zorunlu olmaktan çıkarılması ile ilgili.
* Milli Eğitim Bakanlığı yaptınız. Ne yapılmalı?
Velilerin niye İmam Hatip Liseleri'ni (İHL) tercih ettiklerini tahlil edersek oradan bir sonuç çıkarabiliriz. Bakanlık dönemimde velilerin yüzde 71.5'unun, çocuklarını dinini daha iyi öğrensin diye İHL'ye gönderdikleri sonucuna vardık. Tercihlerini "imam olalım" diye yapmıyorlar. Devlet, Anayasa'nın 24. maddesinde din eğitim ve öğretimini yapmayı üstüne almış. Din kültürü ve ahlak bilgisi dersini zorunlu olmaktan çıkarırsanız, çocukların din eğitimini devlet olarak karşılamak zorundasınız. Bana göre Anayasa'nın 24. maddesi korunmalı ama velilerden gelecek talepler de Milli Eğitim Bakanlığı'nca seçimli olarak karşılanmalı. O zaman İHL'ye talep de azalır.