Dünya Bankası Türkiye Direktörü Ulrich Zachau küresel kriz nedeniyle Türkiye ekonomisinde büyümenin yavaşlayacağını ancak resesyon ya da negatif büyüme beklemediklerini söyledi. Zachau küresel krizden en çok ihracatçıların etkileneceğini kaydetti.
Kküresel krizden Türkiye'nin etkilendiğini ve bu yılın kalanı ile 2009 yılında da etkilenmeye devam edeceğini söyleyen Zachau, negatif büyüme beklemediğini ancak büyümenin yavaşlayacağını belirtti.
Zachau, Türkiye'nin şu anda krizde olmamasının son yıllarda atılan mali açıdan önemli adımlar sayesinde olduğunu dile getirdi. Zachau, güçlü mali ve finansal politika ile krizin etkilerinin bertaraf edilebileceğine dikkat çekti. Zachau, özel sektörün IMF ile programa devam etme talepleri ile ilgili olarak, Türkiye'nin bağımsız ve güçlü bir ülke olduğunu, güçlü bir mali politika uygulama konusunda ise yeterliliğe sahip olduğunu vurguladı.
İhracatçı etkilenebilir
IMF ve DB yıllık toplantısı için geldiği Washington'da Referans'ın sorularını cevaplandıran Zachau, Türkiye'nin ekonomik performansının bugüne kadar global ortamın da elverişli olmasının etkisiyle iyi olduğunu belirtti. Zachau bu ortamın artık değiştiğine ve zayıfladığına dikkat çekti. Zachau, ABD ve Avrupa ülkelerinde yaşanan krizin reel ekonomiyi bütün dünyada etkilediğini söyleyerek bunun Türkiye'yi de etkilemeye başladığını ve gelecek yıl da devam edeceğini dile getirdi.
Zachau, ekonomik büyümenin Türkiye'de yavaşlayacağını ancak resesyon ya da negatif bir büyüme beklemediğini dile getirdi. Zachau, Türk sanayiinin zor günler yaşayabileceğine dikkat çekerek, ihracatçı kesimin ise kur avantajına rağmen talep daralmasından etkilenebileceğini vurguladı. Zachau, Türkiye'nin Avrupa'ya olan ihracatının ise azalabileceğini belirterek yurtdışında yaşayan insanların daha az parası olacağını ve bunun Avrupa'da yaşayan Türklerin de daha az döviz getirmesine neden olabileceğine dikkat çekti.
Cari açığa enerji fiyatı dopingi
Zachau, enerji fiyatlarının düştüğünü ve bunun cari açığın azaltılmasında yardımcı olacağını belirterek hanehalkı ve sanayiye de katkı sağlayacağını dile getirdi. Türkiye'nin son yıllarda önemli adımlar attığını ve sağduyulu finansal ve mali politikaya sahip olduğunu belirten Zachau, hayata geçirilmeye başlanan reformların da önemine dikkat çekti.
Sosyal güvenlik reformu, genel sağlık sigortası ve işgücü piyasasına yönelik reformların daha çok insanın istihdam edilmesini sağlayacağını belirten Zachau, dünyada ise bunun tersine bir durumun bulunduğuna dikkat çekti. Zachau, enerji sektörüne yönelik hayata geçirilen reformların ve enerji özelleştirmelerinin de Türk ekonomisi için önemli olduğunu anlattı.
Zachau, Türkiye'nin IMF ile mayısta başarılı bir programı tamamladığını belirterek mevcut durumda Türkiye'nin 2001-2002 dönemine göre daha güçlü olduğunu söyledi. Türkiye'nin IMF ile ilgili ilişkilerine yönelik kararının kendisine ait olduğunu vurgulayan Zachau, "Ama benim kişisel görüşüm Türkiye güçlü makro ekonomik mali ve finansal politikalara devam edebilir. Türkiye bunu hangi yolla yapmak istiyorsa, o yolda yapabilecek durumda. Türkiye güçlü ve bağımsız bir ülke" dedi.
Dünya bankası İstanbul toplantısı öncesi tanıtım atağına geçecek
Zachau, 2009 yılı DB-IMF yıllık toplantısı için neden İstanbul'un seçildiği ile ilgili olarak, İstanbul'un dünyanın en güzel ve bu tip toplantılar için deneyimli bir şehir olduğunu kaydetti. Zachau, İstanbul'u kişisel olarak kendisinin de çok sevdiğini ve bu şehirde çok zaman geçirdiğini belirterek, bu toplantıların altyapı ve ulaşım imkânları gibi birçok alanda katkı ile ek turizm geliri sağlayacağını da bildirdi.
Zachau, 2000'de Prag'da yapılan yıllık toplantı kapsamında yaşanan protesto olaylarının İstanbul'da da yaşanıp yaşanamayacağı ile ilgili olarak, Dünya Bankası'nın insanların hayatlarına yönelik önemli projeleri hayata geçiren bir finansal kuruluş olduğunu ve bunun insanlara anlatılmasının önemli olduğunu söyledi. Zachau, gelecek yıla kadar bu kurumların tanınmasını sağlayacaklarını umduğunu ifade etti. Zachau, 2008-2011 yılları için Türkiye'ye DB projeleri kapsamında 6.2 milyar dolarlık finansal kredi sağlanacağını ve 2009'un sonunda bu kredi limitinin yarısının kullanılmış olacağını kaydetti.