Yaşam

Yürüyecekti, yürütmediler!

Tek isteği oğlunun yakın cezaevine nakli olan Adanalı annenin Ankara’ya yürüyüşü, otoyolda yasak engeline takıldı

06 Aralık 2008 02:00

Tek isteği oğlunun yakın cezaevine nakli olan Adanalı annenin Ankara’ya yürüyüşü, otoyoldaki yasak engeline takıldı. 

Oğlunun daha yakın cezaevine naklini isteyen annenin Adana’dan başlattığı Ankara yürüyüşü, otoyolun yayalara yasak olması nedeniyle 5 kilometre sonra son buldu. Ancak aylardır göremediği oğlu için çalmadık kapı bırakmayan Adanalı anne Gül Karakuş, derdini Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e açmaya kararlı.

Gül Karakuş’un kahve işleten eşi 55 yaşındaki İbiş Karakuş ve Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi öğrencisi oğlu 23 yaşındaki Murat Mustafa Karakuş, geçen yıl uyuşturucu bulundurmak ve satmak suçundan tutuklandı. Dört yıl iki ay hapis cezası alan baba Karakuş, Adana’nın Ceyhan ilçesindeki cezaevine, beş yıl hapse çarptırılan oğlu ise Kahramanmaraş Elbistan’daki cezaevine konuldu. Oğlunun da Ceyhan’daki cezaevine nakledilmesi amacıyla Adalet Bakanlığı’na dilekçe veren Gül Karakuş, cevap alamayınca ‘Sayın Cumhurbaşkanım. Ben bir anneyim size geliyorum’ yazılı pankartla Ankara’ya doğru yürüyüş başlattı. Evinden çıkıp, 5 kilometre sonra otoyola girdiğinde trafik ve jandarma ekipleri tarafından durdurulan Karakuş, otoyolun yaya ulaşımına kapalı olması nedeniyle eylemini bitirmek zorunda kaldı.

Jandarma ve polislerin, “Otoyol sadece araçlara açıktır. Yayaya yasaktır. Üstelik sizin için tehlikeli” diyerek kendisini engellediğini belirten Karakuş, eylemi tekrarlayacağını söyledi.
Polis ve jandarmanın tutanak tutup, evine bıraktığı Karakuş, “Bayram geldi, açık görüş var. Ama benim yol param, kalacak yerim olmadığı için Elbistan’a gidemiyorum” derken ağlamaklıydı:
“Ceza aldıktan sonra kendisini bir kez görebildim. Adalet Bakanlığı’na oğlumun Ceyhan’a nakli için defalarca yazı yazdım, ancak üç buçuk aydır cevap alamadım. Bu yüzden yürümek istedim. Şimdilik engellenmiş olsam da bu eylemimi yine yapacağım. Oğlumun aslında suçu yok. Babasının kurbanı oldu. Ailenin bütünlüğü esas diyorlar. O zaman aile bütünlüğümüzü bozmasınlar. Oğlumu suçlu buldularsa da, bir anne olarak onu benden uzaklaştırmasınlar, Ceyhan’a nakletsinler.”