Yüksek Seçim Kurulu (YSK), cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi “Sandık Sonuçları Paylaşım Sistemi”ni (SEÇSİS) test ettirme kararı aldı. Radikal gazetesi yazarı Ezgi Başaran’ın geçen gün yayımlanan yazısında SEÇSİS’in sertifikası olmadığını iddia etmişti.
2013’te TÜBİTAK’la sözleşme yapan YSK, ilk turu 10 Ağustos’ta olan köşk seçimi öncesinde de sistemin yazılım, güvenlik ve iletişim hatlarını test ettirecek.
YSK, yurtdışı seçmenlerin ilk kez bulundukları ülkelerde oy kullanabilmesi için son bir yıldır çalışma yürütülüyor. Bu amaçla SEÇSİS üzerinden özel bir yazılım hazırlandı. Veri akışı için Dışişleri Bakanlığı’nın hatları kullanılacak. Veriler yurtdışından kriptolu yollanacak.
SEÇSİS’in İTÜ’ye bağlı Ulusal Yazılım Sertifikasyon Merkezi’nden (UYSM) sertifikası olmadığının ortaya çıkması ve bunun tartışma yaratması üzerine YSK yetkilileri Hürriyet gazetesine sistemle ilgili ayrıntılı açıklama yaptılar. Yetkililer, sistemin güvenli olduğunu, sonuçların siyasi partiler ve vatandaşlarca yüzde 100 denetlenebildiğini bildirdiler.
‘UYAP’la ilgisi yok’
Oya Armutçu’nun Radikal’deki haberine göre, YSK yetkilileri, İTÜ’ye bağlı UYSM’den sertifikayı şirketlerin ticari amaçlı pazarlamak istedikleri yazılım için aldıklarını, hiçbir kamu kuruluşunun böyle bir sertifika almadığını savunarak şu değerlendirmeyi yaptılar:
“Bizim sistemimizin yazılım, donanım ve fiziksel güvenlik açısından daha büyük bir sertifikasyonu var. SEÇSİS, dünyada örneği olmayan bize has milli bir yazılım. HAVELSAN gibi uluslararası güvenilirliğe sahip ve sertifikasyonu olan bir kuruluş ve bizim uzmanlarımızca SEÇSİS tamamen bize özel hazırlandı. UYAP’ın ise sadece iletişim kanallarını kullanıyoruz. SEÇSİS, tamamen YSK bünyesinde bilgisayarları, yeri, personeli, bize ait, kapalı devre çalışan bir sistem. SEÇSİS özel ve ayrı bir sistem ve UYAP’la hiçbir ilgisi yok. İlçe seçim kurulları adliyelerde bir odada çalışıyorlar. Bu yüzden de UYAP’ın telefon ve data hattını kullanıyorlar.”
‘Tutanaklar sistemde’
“SEÇSİS sistemine girilen seçim sonuçları, bize özel şekilde kriptolu geliyor. Anahtar ve kodları YSK’dadır. Başka kimse göremez. Güvenlik duvarlarımız son derece iyi ve dışarıdan manipüle edilmesi mümkün değil. Islak imzalı sandık sonuç tutanakları ise barkotlu taranıp sisteme yükleniyor. YSK’nın kurum ağı, kurum personelinden başkasının erişimine ve internete tümüyle kapalı. Son derece güvenlidir. Dışarıdan müdahale de hiçbir şekilde söz konusu değildir. SEÇSİS’in patronu Adalet Bakanlığı değil YSK’dır. 30 Mart seçimlerinde ilk kez ıslak imzalı sandık sonuç birleştirme tutanaklarını 27 siyasi parti ile anlık olarak paylaştık, bunları vatandaşlar da gördü ve itirazlar yapıldı. Türkiye’de elektronik seçim söz konusu değil. Sandıklarda oylar açılıp, siyasi parti temsilcilerinin önünde sayılıyor ve birleştirme tutanakları ıslak imzalı hazırlanıp bu parti temsilcilerine de veriliyor. Daha sonra barkotlu tutanaklar 666 tarayıcıdan geçirilip SEÇSİS’e kriptolu aktırılıyor. Bu sonuçlar da her aşamada denetleniyor.
SEÇSİS sistemi, 2004’te değil 2008’de devreye girdi. 2013’te TÜBİTAK’la sözleşme yaptık. 30 Mart öncesi TÜBİTAK sistemi test etti. Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde de sistem açısından bu testi isteyeceğiz. Yazılımda, güvenlikte, iletişim kanallarında bir açık var mı yeniden kontrol edilecek. Şu anda sistemimiz yüzde 100 kontrol altında.
Cumhurbaşkanlığı seçimi için de 1 yıldır çalışıyoruz. 54 ülke ile network bağlantısı var. Örneğin Berlin Olimpiyat Stadyumu’nda oy verilecekse, oradan YSK’ya iletişim hattı çekecek halimiz yok. Dışişleri’nin hatlarını kullanacağız. Berlin Büyükelçiliği’nin data ve telefon hattı aynı şekilde kullanılacak. Yurtdışı seçmenlerin oyları da kriptolu olarak SEÇSİS üzerinden YSK’ya iletilecek.”
Ezgi Başaran'ın yazısını okumak için tıklayınız.