T24 - KPSS sonuçları açıklandı. İptal edilen sınavda 350 kişi tam puan alırken, bu sınavda tam puan alan bir aday bile çıkmadı.
İptal edilen sınavda yüksek puan alan adayların yarısının bu sınavda çok düşük puan aldığı öne sürüldü. Milliyet gazetesi yazarı Abbas Güçlü'nün bugün (13 Ekim 2010) yayımlanan yazısı şöle:
YÖK, kopyacıları gerçekten bulmak istiyor mu?
KPSS sonuçları açıklandı. Ama nedense YÖK hâlâ üç maymunu oynuyor. Sanki tüm bu skandallardan kendisi hiç sorumlu değilmiş gibi.
YÖK Başkanı Özcan’ın “Kopyacılar bulunamıyor” yönündeki açıklamalarının timsahın gözyaşlarından hiçbir farkı yok.
Tüm veriler, YÖK’ün elinin altında. Eğer isteseydi bugüne kadar kopyacıları rahatlıkla bulabilirdi. Ama nedense kopyacıları araştırıp bulma yerine olayı örtbas etmeyi yeğliyor.
Zaten çok önceden belli olan sonuçları, uzun bayram tatiline denk getirmesi de bu yüzden.
Bayram tatilinde her şey unutulacak, sonrasında da tayin telaşı ile kopyacılar unutulup gidecek. Dışarıya verilen görüntü aynen böyle. Elbette bu iddiayı destekleyen başka etkenler de yok değil. Örneğin neden sınav sonuçlarını öğrenmek için şifre uygulaması getirildi. Daha önce TC kimlik numarası ile sisteme girip diğer adayların puanlarını öğrenmek mümkün oluyordu. Zaten kopyacılar da böyle tespit edildi. Ama şimdi bu uygulamaya neden son verildi?
Örneğin bir önceki sınavda 120’de 120 yapanların şimdi aldıkları puanları tespit etmek, neden olanaksız hale getirildi?
YÖK bu konuda neden böyle bir uygulamaya yöneldiğini açıklamak durumundadır.
Eğer herkesin puanı kendini ilgilendirir diyorsa, o zaman, bir önceki sınavda 120’de 120 yapanların takibini kendisi yapmalı ve kamuoyunu da bilgilendirmelidir.
Bu konuyu savcılığa ya da başka makamlara havale etmek, örtbas iddialarını iyice güçlendirir ki bunun da kimseye bir yararı olmaz...
YÖK bu konuda samimiyetini ispatlamak zorundadır. Yoksa diğer tüm sınavlar da şaibe altında kalır.
Puanlar niye düştü?
Sınav sonuçları öğretmen adaylarını adeta şok etti. İptal edilen sınavdan daha çok net çıkartmalarına rağmen puanlarının düştüğünü söyleyen adaylar bu durumun ne anlama geldiği konusunda şaşkınlık içerisindeler. İsterseniz gelin önce onların bu tepkilerine bir göz atalım, sonra da MEB’in bu konuda ne yapacağı üzerine kafa yoralım:
“Ağustos’taki sınavdaki netimle, eylüldeki sınavda aynı neti yaptım ama puanım 3 puan düştü. Bu nasıl adalettir? Bu nasıl hak yemedir? Lütfen dile getirin çok arkadaşım var benim durumumda olan. Atanacakken atanamayacak duruma geldim, bunun hesabını kim verecek?”
“Geçen sınavdan 1 net fazla çıkartmama rağmen 5 puan geriledim. Şimdi 2009 puanıyla sözleşmeli atananlar hatta atanamayanlar beni geçerse ne olcak? Hak adalet ne kadar sağlandı?”
“İptal edilen sınavda 71.5 netim vardı, puanım da 64.8’di. Şimdi 79.5 netim var, puanım 63.2. Daha fazla net yapmama rağmen puanım neden düştü?”
“Kopya çektiğini bildiğimiz bazı adayların yeni sonuçlarını görmek istiyoruz fakat sisteme yeni eklenen aday şifresi nedeniyle yeni sonuçları göremiyoruz.
Kesinlikle bir bit yeniği var. Kayırılmak istenen bazı kişiler var. Bence sistem böylece şeffaf olmaktan çok uzaklaştırılmış olup, bundan sonra da halkın denetimi ortadan kalkmış bulunuyor.
Size sorarım, eğer daha önce iptal edilen sınavda da aday şifresi istenseydi ful yapanlar vs. nasıl tespit edilecekti?
Yani sınavda yüksek yapamayacakların arkadaşları ihbar etmeseydi bu kopya olayı ortaya çıkmayacaktı. Sizden ricam bu konuda bir kamuoyu oluşturmanız ve şeffaflaşmayı sağlamaya çalışmanızdır.”
Şimdi ne olacak?
ÖSYM’nin en önemli özelliği şeffaflıktı. Güvenirliği de oradan geliyordu. Sınavlarla ilgili her ayrıntıya herkes ulaşabiliyordu. Oysa şimdi gölgelendi. O yetmiyormuş gibi şimdi kendisi de bilgi vermiyor. Örneğin kamuoyunun en çok merak ettiği şu sorunun cevabını niye açıklamıyor?
Bir önceki sınavda 120’de 120 yapan 350 kişiden kaçı sınava girdi? Kaç puan aldı?..
Bu arada net sayılarının artmasına karşın puanların düşmesi de çok manidar. Atamalarda sadece bu puanlar kullanılsa tamam ama geçen yılın puanları da geçerli. Bu yüzden kafalar karmakarışık olmuş durumda.
MEB 6 Aralık’ta gerçekleşecek atamalarda neyi ölçü alarak taban puan belirleyecek? Geçen yılın puanlarını mı, şimdiki puanları mı?
Daha da önemlisi ortalama ve standart sapma hesaplanırken ölçü ne oldu? Netler artarken puanlar nasıl düştü? Sınava girmeyen 60 bin aday sonucu nasıl etkiledi?..
Görünen o ki 10 bin artı kadro verilmeden bu yaralar zor sarılır...
Özetin özeti: YÖK, ÖSYM ve MEB, her zamankinden çok daha şeffaf ve güvenilir olmak zorunda.
Gençlerin devlete olan güvenini sarsmaya hiç kimsenin hakkı yok!..