Karar gazetesi yazarı Yıldıray Oğur, WhatsApp'ın 8 Şubat itibariyle değiştireceğini söylediği yeni kurallar ve Facebook ile veri paylaşımı yapacağı duyurusunun ardından iktidara yakın pek çok ismin iki yıl önce de Bip'e geçeceklerine dair açıklama yaptıklarını hatırlatarak, "İktidara yakın pek çok isim de peş peşe herkesi Bip’e çağırıyor. Üstelik bu çağırılar bol bol yerli ve milli vurgusuyla Twitter’dan yapılıyor. İşin ilginç tarafı, bu açıklamaları yapanların çoğu bundan iki yıl önce yine benzer bir 'milli uyanış' anında Bip’e geçeceklerini açıklamış, yerli ve milli yazılım kampanyası başlatmışlardı. Meğerse geçmemişler.Neden acaba?" diye sordu.
Oğur, "WhatsApp’ın hizmet politikasını değiştirmesi üzerine Cumhurbaşkanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı artık Bip’i kullanacaklarını açıkladılar. İktidara yakın pek çok isim de peş peşe herkesi Bip’e çağırıyor. Üstelik bu çağırılar bol bol yerli ve milli vurgusuyla Twitter’dan yapılıyor. İşin ilginç tarafı, bu açıklamaları yapanların çoğu bundan iki yıl önce yine benzer bir “milli uyanış” anında Bip’e geçeceklerini açıklamış, yerli ve milli yazılım kampanyası başlatmışlardı. Meğerse geçmemişler. Neden acaba? Güvenmedikleri için olabilir mi? Halbuki Bip’in sahibi Turkcell. Turkcell’in sahibi de Türkiye Varlık Fonu. Varlık Fonu’nun başında Cumhurbaşkanı Erdoğan var. Yönetim kurulu üyeleri arasında öğrencilerine doktora tezleri yazmasıyla meşhur bir akademisyen, 20 yıldır TOBB’un başında olan istikrar abidesi Rıfat Hisarcıklıoğlu gibi güvenilir isimler bulunuyor. Peki Turkcell’in yönetiminde kimler var? AK Parti kurucusu eski bir milletvekili, eski MÜSİAD başkanı ve Çalık Holding’ten beri Berat Albayrak’la çalışan bir isim. Bütün bu isimlere bakınca AK Parti İstanbul Kısıklı mahalle teşkilatı üyeleri bile Bip’e 'Hayırlı cumalar' dışında bir şey yazmaya çekinebilir." düşüncesini dile getirdi.
Oğur, "Zaten Bip de kullanıcılarına yerli ve millilik dışında herhangi bir güvenlik ve mahremiyet vaadinde bulunmuyor. Uçtan uça şifreli yazışma özelliği yok, kullanıcılarından o kadar çok veri istiyor ki bir tek vesikalık fotoğraf, ikametgâh ilmühaberi ve adli sicil kaydı eksik. Devletimizden ve devlet büyüklerimizden saklayacak bir fikri ve sözü olmayanlar için Bip çok uygun olabilir. O halde tekrar başa döndük, geldik WhatsApp’a. Whatsapp artık Tursil gibi, Selpak gibi ürünün adını almış bir marka. Ailemizin uygulaması. Dünyada 2 milyar insan tarafından kullanılıyor. Twitter’lara Facebooklara yazamadığımız en mahrem fikirlerimiz, en Silivrilik siyasi yorumlarımız, başkaları okusa utanacağımız en rahat hallerimiz yıllardır Whatsapp’a emanet." görüşünü savundu.
Oğur yazısında şunları kaydetti:
"Bu emanete en azından bize zarar verir biçimde ihanet ettiklerini görmedik. Bilgilerimizi dört yıldır Facebook’la paylaşmalarına rağmen, bu yüzden başına bir hal gelen, hakkında terör propagandasından, halkı kin ve nefrete tahrikten, Cumhurbaşkanı’na ve devlet büyüklerine, Atatürk’e, milli ve manevi değerlere hakaretten soruşturma açılan olmadı. Eğer WhatsApp’taki aile ya da arkadaş grubunuzun adı şakacıktan da olsa “ISIS Jihadist” ya da “Kasım Süleymani’nin Askerleri” değilse muhtemelen istihbarat örgütleri sizin akrabalarla çevirdiğiniz geyiklerle ya da arkadaş grubundaki ergen şakalarınızla ilgilenmeyecektir.
Yani eğer küresel bir terör örgütü ya da kara para aklama şebekesindeki arkadaşlarınızla yazışmıyorsanız, WhatsApp, Signal ya da Telegram’dan birini kullanmak güvenliğinizi riske etmez. Bütün yazışmalarımızı CIA, MI6, BND’ye verseler bile en fazla kaybedeceğimiz ABD ya da Schengen vizenizin uzatılmaması olur. Peki Türkiye’deki maliyeti ne olurdu?"
TIKLAYIN | WhatsApp'ı siliyor muyuz, silersek ne kullanacağız?