Gündem

Yiğit Bulut, 'Jöleli, Erdoğan'ın uçağından indirildi' iddialarına cevap verdi

'Bu neyin telaşı beyler? Yoksa suçluların telaşı içinde misiniz! Korkmayın, daha sıranız gelmedi'

09 Ağustos 2015 15:10

Cumhurbaşkanı başdanışmanı Yiğit Bulut, “Tayyip Erdoğan’ın gözünden düştüğü için Uzakdoğu uçağına alınmadığını iddia eden Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök’e yanıt verdi.

Yiğit Bulut, “O kadar çaresizler ki; ne uyduracaklarını şaşırmış durumdalar... Hayali uçak listeleri, kendi kendine yaptıkları itibar sıralamaları ve 8 yıldır anlattıkları ‘Yiğit bitti’ masalı... Devam edin, durmayın ama şunu da bilin; her saldırınız bizi güçlendirir, sizi ise korktuğunuz “son” için bir adım yaklaştırır... Durmayın, devam edin ve son 8 yıla iyi bakın” dedi.

Doğan Medya Grubu’nu “Doğan’ın Organize İşler Takımı” olarak nitelendiren Yiğit Bulut yazısında “Bu neyin telaşı beyler! YOKSA SUÇLULARIN TELAŞI İÇİNDE MİSİNİZ! Korkmayın! Daha sıranız bile gelmedi!” ifadelerini kullandı.

Yiğit Bulut, yazısının son kısmına “Doğan’ın Organize İşler Takımı parlatıyor diye bizde kimse parlamaz ! Anlayanlara önemli bir vurgu!” notunu düştü.

Yiğit Bulut'un Star gazetesinin bugünkü (9 Ağustos 2015) nüshasında, "Bu adamlar yargılanmayacak mı?" başlığıyla yayımlanan yazısı şöyle:

Sevgili dostlar, aşağıda da göreceğiniz bir yazıdan alıntı alarak paylaştığım ve sonrasında bazı çıkarımlar yaptığım son dönem yazılarım YERLEŞİK DÜZEN ve uzantılarını çok rahatsız etmiş olacak ki; tam kadro bana saldırıya geçtiler... O kadar çaresizler ki; ne uyduracaklarını şaşırmış durumdalar... Hayali uçak listeleri, kendi kendine yaptıkları itibar sıralamaları ve 8 yıldır anlattıkları “Yiğit bitti” masalı... Devam edin, durmayın ama şunu da bilin; her saldırınız bizi güçlendirir, sizi ise korktuğunuz “son” için bir adım yaklaştırır... Durmayın, devam edin ve son 8 yıla iyi bakın... 

Sevgili dostlarım, son günlerde yaşananlar ve aslında “geç bile kalınan konularda” atılan adımlar, Türkiye’ye “cephe halinde” saldıranları başta malum medya ve “Kandil kumandalı sözde siyasetçiler” olmak üzere paniğe sevk etti... Oysa ne kadar kolaydı değil mi arkadaşlar Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne,  millete ve değerlerimize saldırmak... Bakın hep birlikte ne hale düştünüz...Doğan’ın Organize İşler Takımından besleme internet uzantılarına, “Teröristle arasına sınır” koyamayan sözde vekilinizden, yurtdışı destekli medyanıza kadar hepinizi bir ateş sardı! Bu neyin telaşı beyler! YOKSA SUÇLULARIN TELAŞI İÇİNDE MİSİNİZ! Korkmayın! Daha sıranız bile gelmedi! 

Gelelim bu cepheyi korkutan hatırlatmalara, daha önce yazdım yine yazacağım...

Gezi olayları sırasında “ülke yansın pahasına” her türlü desteği verenler şimdi yine “ülke yansın pahasına” Kuzey Suriye’de Türkiye aleyhine oluşacakları destekliyor, ülke içi fitne ve şiddeti körüklüyorlar ve EN ÖNEMLİSİ TÜRKİYE’NİN MENFAATİNİ SAVUNANLARI DEAŞ İLE AYNI TARAFTA ALGILATIP, DÜNYA KAMUOYUNDA HAREKET EDEMEZ HALE GETİRMEYE ÇALIŞIYORLAR... Daha doğrusu çalışıyorlardı! Hepsinin başına inen Türkiye Cumhuriyeti Devleti yumruğu bir anda bütün denklemi değiştirdi!

Bu noktada daha önce paylaşmama rağmen saldırının “paralel-terör-şer-fitne” odakları ile nasıl örgütlendiğini ve kaç zamandır hazırlandığını anlamak adına bir alıntıyı TEKRAR yapacağım...

SİZDEN RİCAM ÖZELLİKLE AŞAĞIDAKİ ALINTILADIĞIM YAZIYI LÜTFEN HERKES GÖRENE KADAR PAYLAŞIN...

Yazıyı yazan malum! “Malum medyanın köksüz arkadaşı”, “Türkiye’nin Tahrir’i neresi olacak” başlığını atmış ve “istediğimiz an halkı sokağa dökecek organizasyona sahibiz” mesajı vermişti... Ne oldu? DÖKEBİLDİNİZ Mİ yoksa KAÇMA hazırlıkları içinde misiniz!

Sevgili dostlar, o günlerde bu arkadaşa bir cevap yazmış ve yazdıklarının şifrelerini paylaşmıştım...

Bugün, tek kelime dahi eklemeden YAZDIĞIM CEVAP yazısından alıntı yapmak ve sonrasında “OLANLARA” değinmek istiyorum, “yazılan” diye başlayan kısımlar “darbe çağrısı yapan o arkadaşın yazısından alıntılar...

Bakın neleri vurgulamışız;

“...Evet, hava güneşli, sıcak, her şey çok olumlu fakat ‘diğerlerinin’ adım atmak için beklediklerini ve ‘ayakları bir takılsa’ modunda dolaştıklarını da unutmamak lazım... Böyle bir yapı içinde ‘bu arkadaşın’ cümleleri ile ne demek istediğini sorgulayalım;

1-Yazılan: Türkiye’nin Tahrir’i neresi olacak’! Bu cümlenin altında gizlenen: Türkiye’de de Mısır gibi yıllar süren-sürecek bir diktatoryal yapı var ve insanlarımız buna karşı meydanları doldurmalı!...

2- Yazılan: Beyaz Türkler ekonominin hala en büyük taşıyıcı gücü olmaya devam ediyor. Günün modasına ayak uyduran muhafazakar bir orta sınıf gelişiyor ama hala en büyük tüketici Beyaz Türkler! Bu cümlenin altında gizlenen: Siz iktidar olduğunuzu sanabilirsiniz ama bu ülkede en büyük rantı almaya hala bizim gibiler devam ediyor. Ülkeyi yönetseniz bile ekonomik-finansal dinamiklere hakim değilsiniz. Hala para bizde ve bizde olmaya da devam edecek...

 3- Yazılan: İlk büyük tepkiler imam hatip okullarında başlayacak. Tepkinin ilk Tahrir Meydanı oraları olacak. Oralardan binlerce Ahmet Hakan mezun olacak... Bu cümlenin altında gizlenen: Bu ifadeyi yukarıdaki ile birlikte okumak gerekli; siz ne kadar düzgün bir şekilde insanları eğitirseniz eğitin, para hala bizde olduğu için eldeki maddi imkanlarla biz onları rahat bırakmayacağız, paranın ve dünya nimetlerinin gücüyle yeni Ahmet Hakan’lar devşireceğiz ve size karşı onları ortalığa salacağız. Öyle bir kaos yaratacağız ki; inançlı insanları meydanlara dökmeyi deneyeceğiz!..

4- Yazılan: Dindar nesil yetiştiremeyenler, ne yazık ki, azınlık da olsalar, iki tarafta da kindar bir nesil yetiştirmeyi başaracaklar. Onların yarattığı bu sorunu ne yazık ki gelecek nesiller yüklenecek... Bu cümlenin altında gizlenen: Sizden öyle bir intikam alacağız, size öyle şeyler yapacağız ki; çocuklarınızdan bile hesap soracağız!..

5- Yazılan: Muhafazakarlar kendilerini artık bu ülkenin muktedir çoğunluğu ilan ettiler., ama medyada sanatta, ekonomide hala çoğunluk olamadılar... Bu cümlenin altında gizlenen: Ekonomi başta olmak üzere her alan hala bizim kontrolümüzde. Medyada 411 el kaos’a kalktı dinamiği ve zihniyeti hala dimdik ayakta ve gününü bekliyor!..

6- Yazılan: Başkalarının ak’ı varsa, onların da beyaz’ı var... Bu cümlenin altında gizlenen: Bu ülkede AK Parti’ye oy veren yüzde 50’lerin üstündeki halk bizim için başkalarıdır ve biz Beyaz Türkler için öyle kalmaya devam edecektir!..

7- Yazılan: Ey baskıcı, empoze edici, zorlayıcı yeni devlet... Çekil aradan! Bu cümlenin altında gizlenen: Bu ülkede baskıcı, zorba, diktatör dinamiklerin hakim olduğu yeni bir devlet anlayışı oluşmaktadır. Buna karşı duralım, meydanları dolduralım ve sesimizi yükseltelim...”

Sevgili dostlar, bugün oyun ŞEÇİLMİŞ LİDER’i “izole etme” senaryolarında, hükümet kurma denkleminde, İÇ SİYASİ DENKLEMİN ŞİDDET EŞLİĞİNDE ŞEKİLLENDİRİLMESİNDE, Kürt kökenli insanlarımız üzerinde ve Kuzey Suriye’de oynanıyor...OYUNLAR farklı ama hazırlayanlar hep aynı!  Yukarıdaki yazı, OYUN KURGUSU ve kuran kişiler hakkında size çok ama çok önemli bilgiler veriyor! Lütfen DİKKATLİ OKUYALIM! VE HERKES İLE PAYLAŞALIM! İhanetin boyutunun ne kadar büyük olabileceğini!  

Detayları ve içerideki işbirlikçileri dikkatli takip edin...

Yakında çok çok önemli detayları açıklayacağım, takip etmeye lütfen devam edin...

Önemli not: Doğan’ın Organize İşler Takımı parlatıyor diye bizde kimse parlamaz ! Anlayanlara önemli bir vurgu!

 

 

İlgili Haberler