T24 Dış haberler
Yeni Zelanda'nın Christchurch kentinde iki camiye cuma namazı sırasında silahlı saldırı düzenlendi. Saldırıda ölen kişilerin sayısının 49 olduğu ve hayatını kaybedenler içinde çocuklar da olduğu açıklandı. Saldırganlardan biri, camiye yaptığı saldırı sırasında sosyal medya hesabı üzerinden canlı yayın yaptı. Saldırganlardan birinin geçmişte bir süre Türkiye'de olduğu belirlendi. Saldırganın 28 yaşındaki Avusturalyalı Brenton Tarrant olduğu açıklandı.
Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern tarafından yapılan açıklamada 40 kişinin hayatını kaybettiği, 20'si ağır 48 kişinin de yaralandığı açıklandı. Ardern, "Tarihte eşi görülmemiş bir saldırı" dedi. İlerleyen saatlerde ölü sayısının 49 olduğu açıklandı.
Saldırıyla ilgili olarak 3'ü erkek biri kadın olmak üzere dört kişi gözaltına alındı. Ayrıca şehirde patlayıcı dolu araçlar bulundu. Erken saatlerde polis silahlı bir saldırganın izini sürdüğünü açıklamıştı. Christchurch polisinden komiser Mike Bush, Yeni Zelanda çapında bütün camilerden uzak durulması gerektiğini söyledi ve Christchurch'te yaşayanlara, "Bizden ikinci bir açıklamaya kadar kapılarınızı kapalı tutun" dedi. Saldırıların ardından Christchurch kenti yüksek alarma geçti. Şehirde okullar ve kamu binaları kapatıldı, sokağa çıkma yasağı ilân edilmişti ama polis, gözaltılardan sonra sokağa çıkma yasağının kaldırıldığını açıkladı. Yakınlarda iklim protestosu yapan grup da güvenlik amacıyla dağıtıldı.
"Bugün Yeni Zelanda tarihinin en kara günlerinden biri"
Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern yaptığı açıklamada, "Bugün Yeni Zelanda tarihinin en kara günlerinden biri" dedi ve saldırıya "eşi benzeri görülmemiş bir şiddet olayı" dedi.
CNN International'ın görgü tanıklarından aktardığına göre saldırgan 30'lu ve 40'lı yaşlarında beyaz ten renkli bir adamdı, üzerinde ise bir üniforma vardı. Görgü tanıklarından Robert Weatherhead, "ne üniforması olduğunu anlamadığını" belirtti. New Zealand Herald gazetesine konuşan Mohan İbrahim de, "Başta elektrik çarptı diye düşündük ama sonra herkes kaçışmaya başladı. İçeride arkadaşlarım var. Arkadaşlarımı aradım ama çoğundan haber alamadım. Canlarından endişe ediyorum" dedi. İskoç bir aileden gelen ve Avustralya'da doğan Brenton Tarrant isimli saldırganın 28 yaşında olduğu tahmin ediliyor.
Bangladeş kriket takımı da bir hazırlık maçı için Christchurch'teydi. Cuma namazı için camiye giden Bangladeş kriket takımı, saldırı başlarken takım otobüsü ile camiye yanaşıyordu. Saldırıyı fark eden Bangladeşli oyuncular camiden uzaklaştı. Oyuncuların camiden uzaklaştığı bir video yayımlandı.
Yeni Zelanda Başbakanı saldırının detaylarını paylaştı
Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern, terör saldırısıyla bağlantılı biri Avustralya vatandaşı, üç kişinin gözaltına alındığı bildirdi.
Ardern, düzenlediği basın toplantısında, terör saldırısıyla ilişkili cinayetle suçlanan Avustralya vatandaşı dahil üç kişinin gözaltına alındığını, bu kişilerin hiçbirinin daha önce sabıka kaydının olmadığını, Yeni Zelanda’da ya da başka bir yerde istihbarat servisleri tarafından izlenen şahıslar arasında yer almadığını söyledi.
Yeni Zelanda Başbakanı Ardern, dünyanın çeşitli ülkelerine seyahat eden ve düzensiz aralıklarla Yeni Zelanda’ya gelen Avustralya vatandaşı zanlının, bugün mahkemeye çıkarılacağını kaydetti.
Saldırıda 5 silah kullanıldı
Saldırılarda 2’si yarı otomatik 5 silah kullanıldığını ve saldırganın silah ruhsatını 2017’de aldığını ifade eden Ardern, Yeni Zelanda’nın silah yasalarının değişeceğini, Avustralya ile sınır kontrollerinin sıkılaştırılacağını ve bilgi paylaşımının geliştirileceğini ifade etti.
Ülkede güvenlik önlemleri üst seviyede
Ülkede güvenlik önlemlerinin üst seviye çıkarıldığını belirten Ardern, vatandaşlardan da şüpheli gördükleri durumları polise haber vermelerini istedi. Saldırıdan etkilenen yabancılar arasında Türk, Malezya, Suudi Arabistan, Pakistan, Bangladeş ve Endonezya vatandaşlarının yer aldığı bilgisini paylaşan Ardern, toplantıdan sonra Christchurch’ü ziyaret edeceğini sözlerine ekledi.
Saldırılardan biri canlı yayınlandı
Saldırganlardan biri, saldırı anını Facebook üzerinden canlı olarak yayınladı. Kafasına taktığı bir kamera ile çekim yaptığı tahmin edilen saldırganın silahla camii içine girip camidekilere ateş ettiği ve birçok kişiyi katlettiği görüldü. Yeni Zelanda polisi saldırının görüntülerinin hiçbir şekilde paylaşılmamasını talep etti. Facebook videoyu kaldırdı.
Saldırganın 70 sayfalık bir manifesto yazdığı da ortaya çıktı. Manifestonun "Yüksek profilli düşmanları öldür" başlıklı bölümünde yer alan ifadeler şöyle:
"Toplumlarımız içinde özgürce dolaşan ama düşman olduğu çok bilinen uluslar var. Başları dik, kendilerini dokunulmaz sanarak geziyorlar. Ne kadar hatalı olduklarını çok yakında anlayacaklar. Hainler, haince öldürülmeyi hak ediyor. 3 yıl da sürse 30 yıl da sürse bu insanlar ırkımıza yaptıkları saldırıların bedelini ödemeliler.
Ayasofya minarelerden kurtulacak
Saldırıyı 2 yıl önce planlayan Tarrant'ın manifestosunda Türklerle ilgili bir bölüm de yer alıyor. "Türklere" başlıklı bölüm şöyle: "Topraklarınızda huzur içinde yaşayabilirsiniz, size zarar gelmeyecek. Boğaz'ın Doğu yakasında."Ama Boğaz'ın Batı yakasında bir yerde yaşamayı denerseniz, Avrupa'ya gelirseniz sizi öldüreceğiz.Konstantinopolis'e gelir, tüm cami ve minareleri yıkarız. Ayasofya minarelerden kurtulacak ve Konstantinapol hak edildiği gibi tekrar Hristiyan şehri olacak."
Saldırgan yayınladığı bildiride Cumhurbaşkan Tayyip Erdoğan, Londra Belediye Başkanı Sadiq Khan ve Almanya Başbakanı Angela Merkel'i tehdit etti.
Saldırgana ilişkin ayrıntılar ortaya çıkmaya başladı
Daily Mail gazetesi, 28 yaşındaki Brenton Tarrant adlı Avusturalyalı saldırganın aşırı sağcı fikirlerle Neo Nazi ideolojisine yakın olduğu ve yedi yıl boyunca aralarında Kuzey Kore ve Pakistan olmak üzere çok sayıda ülkeyi ziyaret ettiğini yazdı
Babasını erken yaşta kanserden kaybettiği belirtilen saldırganı tanıyanlandan biri Daily Mail Avustralia gazetesine Tarrant’ın 2011 yılından bu yana dünyayı dolaştığı bu sürede başka bir kişiliğe büründüğünü aktardı.
Saldırganın 2016 ve 2017 yıllarında Avrupa’nın çeşitli kentlerinde meydana gelen terör saldırılarından çok etkilendiği ve manifestosunu Neo Nazi ideolojisi ve Müslümanlardan nefret duygularıyla yazdığı belirtiliyor.
Saldırıyı gerçekleştirmeden önce hazırladığı manifestosunda, kendini sıradan beyaz bir adam olarak tanımlayan saldırgan, düşük gelirli İskoç, İrlanda ve İngiliz kökenli olduğunu belirtiyor.
Saldırgan Türkiye'ye gelmiş
Reuters'ın haberine göre, ismi açıklanmayan üst düzey bir Türk yetkili, Yeni Zelanda'daki iki camide 49 kişinin ölümüne sebep olan saldırganlardan birinin, Türkiye'de uzun süre kaldığını, o süre zarfındaki hareketlerinin ve temaslarının soruşturulduğunu söyledi.
TRT World Haber Koordinatörü Fatih Er, sosyal medyadan yaptığı açıklamada saldırganın 17-20 Mart, 13 Eylül ve 25 Ekim 2016 tarihlerinde Türkiye’de ifade etti.
Reuters'ın geçtiği bilgiye göre, Türkiye'ye 17 Mart 2016'da ilk kez giriş yapan katliamcı 20 Mart'ta ayrıldı. O zaman aralığında 19 Mart'ta İstanbul Beyoğlu İstiklal Caddesi'nde IŞİD'li bir terörist İsrailli turist kafilesinin arasına girerek üzerindeki bombayı patlatmış ve olay yerinde 5 kişi ölmüş 39 kişi de yaralanmıştı.
Saldırganın Türkiye'de bulunduğu tarihler arasında 20 Mart 2016'yla ilgili de uyarı yapılmış ve 81 ilin valilik ve güvenlik güçleri teyakkuza geçmişti. Uyarının ardından "20 Mart'ta büyük bir saldırı yaşanacağı, bu çerçevede PKK tarafından 20 bombalı araçla saldırı düzenleneceği" iddiası dile getirilmişti.
Fuat Oktay ve Mevlüt Çavuşoğlu Yeni Zelanda'ya gidiyor
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Yeni Zelanda'ya gidiyor.
İbrahim Kalın saldırıları kınadı
Türkiye'den ilk tepki Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'dan geldi. Kalın'ın saldırılarla ilgili açıklaması şöyle:
"Yeni Zelanda #Christchurch’te Nur Camine yapılan ırkçı ve faşist saldırıda onlarca kişi hunharca katledildi.
Saldırıyı şiddetle kınıyor, ölenlere Allah’tan rahmet diliyorum.
Bu saldırı, İslam karşıtlığının ve Müslüman düşmanlığının geldiği noktayı göstermektedir.
İslam ve Müslüman karşıtı İslamofobik söylemlerin sapık ve canice bir ideolojiye dönüştüğünü defalarca gördük. Dünya artık bu söylemlere karşı sesini yükseltmeli ve İslamofobik faşist terörizme dur demelidir."
TIKLAYIN - TBMM'deki 5 partiden Yeni Zelanda'daki saldırıya ilişkin ortak bildiri
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Faillerini lanetliyorum
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım ile saldırıları kınadı. Erdoğan, "Yeni Zelanda'da Nur Camii'ne ve orada ibadet etmekte olan Müslümanlara yapılan terör saldırısını şiddetle kınıyor, faillerini lanetliyorum. Saldırıda hayatını kaybeden kardeşlerimize Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Maalesef dünyada yükselmekte olan ırkçılık ve İslam karşıtlığının yeni bir örneği olarak yaşanan bu acı hadiseden dolayı İslam dünyasına ve Yeni Zelanda halkına ülkem ve şahsım adına başsağlığı diliyorum" ifadelerini kullandı.
BM'den açıklama
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Yeni Zelanda'nın Christchurch şehrindeki iki camiye düzenlenen terör saldırısından dehşete düştüğünü belirterek, Müslümanlarla dayanışma ve İslamofobi ile şiddete varan her türlü aşırıcılıkla küresel mücadele çağrısında bulundu.
BM Genel Sekreter Sözcülüğü'nden yapılan açıklamaya göre, Guterres, Yeni Zelanda'nın Christchurch şehrindeki iki camiye yönelik terör saldırısının dehşet verici olduğunu ifade ederek, saldırılarda hayatını kaybedenlerin aileleri, yakınları, Yeni Zelanda hükümeti ve halkına taziyelerini iletti.
Camilerin ve tüm ibadet yerlerinin kutsallığına dikkati çeken Guterres, Müslümanların kutsal gününde matemli Müslüman toplumu ile dayanışma çağrısı yaptı.
Guterres, İslamofobi ve şiddete varan her türlü aşırıcılıkla küresel mücadele çağrısında da bulundu.