Yeni Şafak Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Karagül, Türkiye'de çok ciddi bir "iç işgalci cephe" olduğunu belirterek, "Vesayetçi demek yetmiyor. Bu, vesayetin de ötesi bir şey artık. Çünkü ülkemizin bir başka gücün himayesinde olmasını da yeterli bulmuyorlar. Bu yüzden “açık müdahale”, “doğrudan saldırı” yürütüyorlar.
Terörle bu siyasi oluşumların arasında bir bağ var. Hepsini aynı akıl, aynı irade yönetiyor. Bu cephe; ABD ile, Avrupa ülkeleri ile, Rusya ile, Çin ile, İsrail ile, bazı Arap rejimleri ile, çokuluslu şirketler ile, küresel sermaye ile, bilinen her güçle ortaklık kurup Türkiye’yi durdurmaya çalışıyor.
Terör örgütleri bu alanda “ihaleler” alıyor. Bazı siyasi partiler ve siyasi oluşumlar bu alanda “iktidar pazarlıkları” yapıyor. Bazı büyük şirketler alanı “iyi gelir getiren yatırım aracı” görüyor.
Bazı entelektüel çevreler, bazı medya grupları ve mensupları bu alanı “ucuz pazarlıkların” yürütüldüğü bir alan olarak kullanmayı seçiyor.
Ve bakıyoruz; bütün bunların arasında bir bağ var, bir ilişki var, bir dayanışma var. Bakıyoruz; bütün bunların arasında bir akıl var, bir irade var, bir güç var, bir çokuluslu koalisyon var." diye yazdı.
İbrahim Karagül, "iç işgalci cephe"nin Libya'da, Ayasofya'da, Suriye'de, PKK ile savaşta, her milli meselede Türkiye'nin karşısında durduklarını iddia etti yazısında, "İyi Parti, Saadet ve CHP’nin vatanseverleri bu “İç işgalci” cepheden ayrılmalı, bir an önce Türkiye Ekseni’nde yerini almalı. Türkiye değişti. Çok büyük bir güç ortaya çıktı. Bir süper gücün doğuşuna tanık oluyoruz. Artık Doğu da Batı da Türkiye’nin bu yükselen gücünü gördü. Sadece onlar göremedi." ifadelerini kullandı.
Yazının tamamı için tıklayın...