Kültür-Sanat

Yengeç Oyunu nisanda başlıyor

‘Murtaza’, ‘Balalayka’ ve ‘Kalbin Zamanı’ gibi filmlerin yaratıcısı Ali Özgentürk’ün yeni çalışması ‘Yengeç Oyunu’ nisanda vizyonda.

13 Mart 2009 02:00

‘Hazal’, ‘At’, ‘Murtaza’, ‘Su da Yanar’, ‘Bekçi’, ‘Balalayka’ ve ‘Kalbin Zamanı’ gibi filmlerin yaratıcısı Ali Özgentürk’ün yeni çalışması ‘Yengeç Oyunu’ nisan ayında seyirciyle buluşuyor.

Filmin kadrosunda Ayşa İnci, Ayşe Kökçü, Özcan Varaylı’nın yanı sıra genç yıldız adayları da yer alıyor.

Film esin kaynağını tarihçi Halil İnalcık’ın Sabancı Üniversitesi’nde öğrencileriyle birlikte yürüttüğü araştırmaların ardından kitaplaştırdığı, 15 ve 16’ncı yüzyıllarda gerçekleşen Osmanlı mahkemelerini konu alan çalışmasından alıyor.

Senaryo yazarlığını da Ali Özgentürk’ün üstlendiği filmin başrollerinde ‘Alacakaranlık’, ‘Yanık Koza’ ve ‘Karagümrük Yanıyor’ gibi TV dizilerinden, ‘O Şimdi Mahkum’ ve ‘Semum’ adlı sinema filmlerinden tanıdığımız Ayça İnci; Türk televizyonlarının en uzun süre yayında kalan dizisi ‘Bizimkiler’in oyuncularından Ayşe Kökçü, ‘Kurşun Yarası’, ‘Kurtlar Vadisi’ ve ‘Hacı’ adlı TV dizilerinde rol alan Özcan Varaylı’nın yanı sıra Eskişehirli genç ve yetenekli tiyatro oyuncuları rol almaktalar.

Küçük kentin büyük kahramanları

‘Yengeç Oyunu’, küçük bir kentin ayakta kalmaya çalışan büyük kahramanlarının, özellikle kadınların hikâyesini anlatıyor. İstanbul üniversitelerinde tarih asistanlığı yapan Asya (Ayça İnci), yanına beş yaşındaki kızı İpek’i de alarak, kendine yeni bir hayat kurma umuduyla doğduğu şehre gelir. Kısa sürede üniversitede iş bulan Asya, öğrencileriyle birlikte, hepsinin hayatlarını değiştirecek sıra dışı bir projenin içinde bulur kendisini.

Eski Osmanlı mahkemelerinin belgelerini inceledikleri sırada, herkesin ilgisini çeken bir vakayla karşılaşırlar. 1917 yılında, Yengeç Salih isimli bir kabadayı, mahallede yalnız yaşayan ve geceleri geç saatlerde evine gelip giden Nuriye adındaki bir ebeyi, fahişe olduğu gerekçesiyle öldürmüştür. Bu cinayeti, mahallenin namusunu kurtarmak adına işlediğini öne süren Yengeç Salih, davada beraat etmiştir.

Bu adaletsizliğe isyan eden öğrenciler, ders kapsamında bu davayı yeniden canlandırıp, kendi aralarında kuracakları bir mahkemede, Yengeç Salih’i bir kez daha yargılamayı önerirler. Öğrencilerinin duyduğu heyecandan etkilenen Asya, bu teklifi kabul eder. Zaman içinde Asya da araştırmaya kendini kaptırır ve öğrencileriyle birlikte bu heyecanı paylaşmaya başlar. Bu süreç Asya’nın kendi acılarını bir nebze de olsa unutmasına yardımcı olacaktır.

Asya ve öğrencileri günümüzde de benzerlerine sıkça rastlanan cinayetin asıl sebebini araştırırlarken, davanın hâlâ hayatta olan taraflarından gelen zorluklarla birlikte, kendi hayatlarında yaşadıkları kişisel sorunları da çözmek için mücadele ederler.