Gündem

Yargıtay, 'Biji Serok Apo' sloganına verilen hapis cezasını bozdu

Gerekçeli kararda, sloganın mahkemede atılması sebebiyle propaganda sayılamayacağı belirtildi

21 Aralık 2015 16:05

17 yıl hapis cezasına çarptırıldığı duruşmada, "Biji Serok Apo" (Yaşasın Başkan Apo) sloganı attığı gerekçesiyle 10 ay hapis cezasına çarptırılan Mustafa Kaplan hakkındaki karar, Yargıtay tarafından bozuldu. Yeniden yargılama yapan ve Kaplan'ın beraatine karar veren mahkeme, gerekçeli kararında hakimlere karşı atılan sloganın propaganda olamayacağını açıkladı.

DHA'nın haberine göre, Diyarbakır'da 2011 yılındaki gösterilerde şiddet olaylarına karıştığı iddiasıyla tutuklanan 20 yaşındaki Mustafa Kaplan, 17 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Tutuklu yargılandığı davada hapis cezası aldığını duyan Kaplan, mahkeme salonunda Kürtçe, 'Yaşasın Başkan Apo' sloganı attı. Sanığın slogan atması üzerine tutanak tutan mahkeme heyeti, suç duyurusunda bulundu.

 

Yargıtay kararı bozdu, yeniden yargılamadan 'beraat' çıktı

 

Soruşturma başlatan savcılık, 31 Ocak 2013 tarihinde Ramazan Kaplan hakkında, 'Terör örgütü propagandası yapmak' suçundan 5 yıla kadar hapis istemiyle iddianame hazırladı. Özel yetkili 9'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan Kaplan'a 24 Mayıs 2013 tarihinde 10 ay hapis cezası verilerek, bu ceza 24 eşit taksitte ödemek üzere 6 bin lira para cezasına çevrildi. Gerekçeli kararın açıklanmasının ardından Kaplan'ın avukatı Keziban Yılmaz Yargıtay'a temyiz başvurusu yaptı. Yargıtay 16'ncı Ceza Dairesi, eylemin gerçekleştiği yer, koşullar ve muhatapları dikkate alındığında propaganda suçunu oluşturmayacağını belirterek kararı bozdu.

 

"Mahkumiyet hükmüne tepki mahiyetinde sözlerin sarf edildiği açıktır"

 

Yargıtay'ın kararından sonra Mustafa Kaplan'ın yeniden yargılaması 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapıldı. Mahkeme davanın ilk duruşmasında suçun yasal unsurları oluşmadığı için Mustafa Kaplan'ın beraatine karar verdi. Kaplan'ı beraat ettiren 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi dava ile ilgili gerekçeli kararını açıkladı. Kararda Terörle Mücadele Kanunu'nda propaganda ve sloganın tanımının yapılmadığı belirtilerek Türk Dil Kurumu sözlüğüne göre sloganın bir düşünceyi kolay hatırlanıp tekrarlanabilir bir biçimde ifade eden kısa çarpıcı söz olarak tanımlandığı kaydedildi. TDK sözlüğünde propagandanın ise bir öğreti, düşünce veya inancı başkalarına tanıtmak, benimsetmek ve yaymak amacı ile söz, yazı ve benzeri yollarla gerçekleştirilen çalışma olarak tanımlandığını belirten mahkeme, propagandanın üzerinde etki bırakılması düşünülen bir kitlenin karşısında benimsetilmek istenen düşüncenin açıklanması halinde gerçekleşeceğini vurguladı. Somut olayda sloganın atıldığı yerin mahkeme salonu olduğu vurgulanan kararda şu ifadelere yer verildi:

"Sanığın kendisine yönelik mahkumiyet kararının tefhimi sırasında slogan atması, muhatapların hakimlerden oluşması dikkate alındığında belli bir düşüncenin benimsetilmesinden ziyade mahkumiyet hükmüne tepki mahiyetinde sözlerin sarf edildiği açıktır. Sanığın bir düşünceyi karşısında yer alanlara benimsetme düşüncesi ve eylemi bulunmadığı anlaşılmakla atılı terör örgütü propagandası suçunun unsurlarının oluşmadığı anlaşılmıştır."