-YARGILANAN BDP'LİLERDEN ANADİLLERİNİ KULLANMA KARARI DİYARBAKIR (A.A) - 12.11.2010 - Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, ''Yargılanan yönetim düzeyindeki bütün BDP'liler, bundan sonra yargılandıkları her davada, her aşamada artık kendi anadillerini kullanma kararı almıştır'' dedi. Demirtaş, partisinin Bağlar İlçe Başkanlığı'nda yapılan MYK toplantısının ardından Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak ile birlikte basın toplantısı düzenledi. MYK toplantısında, özellikle KCK davasına ilişkin yapılan değerlendirmeleri ve alınan bazı kararları paylaşmak istediklerini belirten Demirtaş, duruşmalarda Kürt siyasetçilerin değil, devletin yasakçı zihniyetinin yargılandığını ileri sürdü. Demirtaş, şöyle dedi: ''10 binlerce Kürt siyasetçi ya yargılanıyor, ya cezalandırıldı. Davaları, dosyaları Yargıtay'da olan binlerce insan var. Bu şekilde Kürt siyasetçiler, yargı eliyle tasfiye sürecine tabi tutulmuşlardır. Partimizde yönetici sıfatında bulunup da yargılanmayan, ceza almayan hiçbir arkadaşımız kalmadı. Bu gidişle 1-2 yıl içinde BDP'lilerin tamamı ya cezaevine girecek, ya da bu ülkede sicili bozulan siyasetçiler olacaklardır. BDP açısından hala bir tasfiye süreci sürmektedir. AK Parti'nin zihniyeti bizim açımızdan Kenan Evren, Tansu Çiller ve Mehmet Ağar zihniyetinden hiçbir şekilde, özü itibariyle farklı değildir.'' Demirtaş, ''12 Eylül ile hesaplaşıyoruz. Bu referandum paketinin geçmesiyle birlikte özgürlük gelecek. Artık herkes demokrasiye kavuşacak'' diyenlere seslenmek istediğini de kaydetti. Bir halkın sırf kendi anadilini konuşmak istediği için hakarete uğradığını öne süren Demirtaş, şunları söyledi: ''BDP'lilerin tutuklulukları, anadilde savunma yapmak istedikleri için devam ediyor. Kürtçe AK Parti ve devlete serbesttir. AK Parti, istediği her kamusal alanda Kürtçe'yi kullanmaktadır. Yasal zemini olmasa bile, TRT-6 gibi veya Artuklu Üniversitesinde yapılan çalışmalar gibi. Kamusal alan olmasına rağmen buralarda Kürtçe AK Parti'ye serbesttir. AK Parti'ye hizmet ettiği sürece bu ülkede Kürtçe serbesttir. Mahkeme, sadece anadili ile 30 sayfalık bir savunma yapılmasına 20 gün boyunca direnmiş, hiçbir arkadaşımız tahliye edilmemiştir. 'Kürtçe AK Parti'ye serbest, ama Kürt halkına yasaktır' denilmiştir. Diyarbakır'daki tavır üç hakimin tavrı değildir. AK Parti'nin aldığı kararların uygulanmasıdır.'' MYK'da Kürtçe'nin her alanda kullanılması kararı çıktığını da belirten Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Yargılanan yönetim düzeyindeki bütün BDP'llerin bundan sonra yargılandıkları her davada, her aşamada, gerek kolluk aşamasında, poliste ve jandarmada, gerek savcıda ve mahkemede artık kendi anadillerini kullanma kararı almıştır. Sadece bahsedilen Diyarbakır'daki davada değil, yargılandığımız her davada, bütün aşamalarda kendi anadilimizi kullanacağız. Bu halkımız açısından da temel bir haktır, bir özgürlüktür. '' Gazetecilerin, ''KCK davasında yargılananların anadilde savunmaya ilişkin tutumunun devam edip etmeyeceği'' sorusu üzerine Demirtaş, ''Arkadaşlarımızın kararı tarihi, onurlu bir karardır. Kimse geri dönüşü beklemesin. Geri dönüş yapması gereken yanlış yapanlardır. Mahkeme ve devletin kendisidir'' diye konuştu.