Uluslararası danışmanlık şirketi Kearney’in Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımı Güven Endeksi’ne göre 2020’de yabancı sermaye yatırımını en çok etkileyen faktör, yüzde 17 ile vergi avantajları oldu. İkinci sırada teknoloji ve inovasyon kapasitesi var. İşgücü maliyetinin önemi bu yıl 6’ncılıktan 17’nciliğe geriledi.
Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımı Güven Endeksi’nin 2021 verilerinde, yabancı yatırımcıyı cezbeden faktörler arasında vergi avantajlarını yüzde 15’lik oran ile teknoloji ve inovasyon kapasitesi izledi. Üçüncü sırada yüzde 14 ile yasal mevzuatın şeffaflığı ve öngörülebilirliği ile yolsuzluk yapılmaması yer aldı. Dördüncü ve beşinci sırada yüzde 13 ile dijital altyapının kalitesi ile sermaye hareketlerinin serbestliği ve kolaylığı bulunuyor.
Kearney Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımı Güven Endeksi çalışmasında vergiler, geçtiğimiz yıl da doğrudan yabancı sermaye yatırımlarını en fazla etkileyen faktör olarak yer almıştı. Geçtiğimiz yıl en etkili dokuzuncu faktör olan dijital altyapı kalitesi ise bu yıl beş basamak yükselişle dördüncü sıraya çıktı.
Kearney’in geçtiğimiz yıllardaki araştırmalarında, doğrudan yabancı sermaye yatırımlarını en fazla etkileyen faktörler arasında yer alan işgücü maliyetleri ise bu yıl 17’nciliğe kadar geriledi. Kearney Türkiye Direktörü Onur Okutur, dijital altyapı kalitesinin doğrudan yatırımlarda temel kriter haline geldiğine dikkat çekerek, Türkiye’nin başta fiber optik ağ olmak üzere teknolojik altyapısını geliştirmesinin yabancı yatırımcı nezdinde cazibesini daha da artıracağını belirtti. Okutur, Türkiye’nin eşsiz coğrafi konumu, güçlü imalat sanayi altyapısı ile yatırımcılara büyük imkanlar sunmaya devam ettiğini de vurguladı.
En çok önem verilen faktörler
Kearney’in 500 üst düzey yönetici ile yaptığı ankete göre doğrudan yabancı sermaye yatırımını en çok etkileyen faktörler şöyle:
1. Vergi oranları ve vergi ödemelerinin kolaylığı: % 17
2. Teknoloji ve inovasyon kapasitesi : % 15
3. Yasal mevzuatın şeffaflığı ve öngörülebilirliği ve yolsuzluk yapılmaması: % 14
4. Dijital altyapının kalitesi: % 13
5. Sermaye hareketlerinin serbestliği ve kolaylığı: % 13
6. Pazar büyüklüğü: % 12
7. Ar-Ge olanakları: % 12
8. Ülkenin ticaret anlaşmalarına katılımı: % 12
9. Genel güvenlik ortamı: % 12
10. Yurtiçi ekonomik performans: % 12
11. Yasal süreçlerin etkinliği: % 11
12. Devletlerin yatırımcılara sağladığı teşvikler: % 10
13. Yatırımcı ve mülkiyet haklarının korunması: % 9
14. İç pazarda finansal sermayenin bulunurluğu: % 8
15. Fiziki altyapının kalitesi: % 8
16. Hammadde ve diğer girdilerin mevcudiyeti: % 7
17. İşgücü maliyeti: % 7
18. İşgücünün yetenek seviyesi % 6
19. Arazi/emlak bulunurluğu: % 4
Kearney’in araştırmasında 500 şirketin üst düzey yöneticisine doğrudan yabancı sermaye yatırımını azaltma kararlarının sebepleri de soruldu. En önemli nedenin yüzde 39 ile makroekonomik ortamdaki bozulma olduğu ortaya çıktı. Onu yüzde 35 ile risk iştahında azalma izledi. Üçüncü sırada yasal mevzuatla ilgili sorunlar yer aldı. Dördüncü sırada yüzde 24 ile kurun seviyesi, beşinci seviyede ise yüzde 16 ile fonlarda yaşanan azalma geldi.
Türkiye ilk 25'te yer alamadı
Kearney Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımı Güven Endeksi’nde, doğrudan yabancı sermaye yatırımı için en çekici ülkeler bu yıl ABD, Kanada ve Almanya olarak sıralandı. Brexit süreci nedeniyle İngiltere, COVID-19 nedeniyle de Çin, yabancı yatırımcıların gözünde çekiciliklerini bir miktar kaybettiler… Türkiye ve Polonya, makroekonomik koşullar nedeniyle bu yıl en çok doğrudan yabancı sermaye yatırımı çeken ilk 25 ülke sıralamasına giremedi. Türkiye ile Polonya, yerlerini Birleşik Arap Emirlikleri ve İrlanda’ya bıraktılar.
Kearney’in anketi, yıllık cirosu 500 milyon doların üzerindeki şirketlerin C düzeyindeki yöneticileri ile sektör liderleri arasında yapılıyor. Araştırmaya katılan şirketlerin yüzde 44 hizmet sektörü, yüzde 37’si sanayi şirketleri ve yüzde 20’si bilgi teknolojileri şirketlerinden oluşuyor.