Gündem
BBC Türkçe

Vatikan'ın Kadın Danışma Kurulu'nda bir Türk gazeteci

Dünyanın en "eril" devleti Vatikan'a "kadın bakış açısı" getirmek amacıyla bir Kadın Danışma Kurulu kuruldu. Kurulda, Türkiye'den gazeteci Yasemin Taşkın da bulunuyor. Övgü Pınar, Vatikan'dan kaleme aldı.

08 Mart 2017 00:37

Dünyanın en "eril" devleti Vatikan'a "kadın bakış açısı" getirmek amacıyla bir Kadın Danışma Kurulu kuruldu. Katolik Kilisesi'nin merkezi olan Vatikan'da kültür bakanlığı seviyesindeki Papalık Kültür Konseyi'ne bağlı olarak görev yapacak kurulda Türkiye'den gazeteci Yasemin Taşkın da bulunuyor.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü öncesinde Vatikan'da bugün düzenlenen basın toplantısıyla tanıtılan Kadın Danışma Kurulu, İtalya, Şili, İrlanda, ABD, İran ve Türkiye'den 37 kadından oluşuyor.

Kurulda, Google'da yönetici pozisyonundaki Giorgia Abeltino, İtalyan devlet kanalı RAI'nin Başkanı Monica Maggioni, İrlanda'nın Vatikan Büyükelçisi Emma Madigan'ın da aralarında yer aldığı gazeteci, oyuncu, akademisyen, sanat uzmanı, siyasetçi, sporcu, diplomat, rahibe, pedagog, yazar kadınlar görev yapıyor.

Danışma Kurulu'nda, nüfusunun çoğunluğu Hıristiyan olmayan ülkelerden ise yalnızca Türkiye ve İran'dan birer isim yer alıyor.

Kurul üyelerinin tanıtımında, Türkiye'den Yasemin Taşkın'ın gazetecilik faaliyetlerinin yanı sıra, "Papa'yı Öldürün, Jean Paul II'ye Düzenlenen Saldırının Ardındaki Gerçek" adlı kitabın yazarı olduğu da vurgulanıyor.

İran'dan ise, Vatikan'a bağlı Gregoriana Üniversitesi'nde görev yapan İslam Çalışmaları ve Fars Edebiyatı doçenti Shahrazad Houshmand kurulda görev yapıyor.

Kurulda İtalya'daki Yahudi cemaatinden kadın temsilciler ve herhangi bir dine mensup olmayan kadınlar da yer alıyor.

Kurulun yılda 3 kez toplanarak bakanlığa tavsiyelerde bulunması planlanıyor.

Vatikan'da bugün düzenlenen tanıtım toplantısında konuşan Papalık Kültür Konseyi Başkanı Kardinal Gianfranco Ravasi, kadınlardan oluşan danışma kurulunun "yeni bir bakış ve yorum getireceğini" ayrıca somut önerilerde bulunacağını söyledi.

Kardinal Ravasi, Polonyalı yazar Joseph Conrad'ın "Kadın olmak müthiş zor bir iştir, çünkü erkeklerle başa çıkmayı gerektirir" dediğini hatırlatarak, "Ben de diyorum ki bu kadınların işi daha zor çünkü pederlerle baş etmek zorundalar" diye konuştu.

Yasemin Taşkın da, BBC Türkçe'ye yaptığı açıklamada Kadın Danışma Kurulu'nu şöyle değerlendirdi:

"Bu, Vatikan'ın bağrında bir ilk. Öncelikle Vatikan devletinde bir Kadın Danışma Kurulu kurulması girişimi çok ilginç geldi bana. Dünyanın farklı bölgelerinden, farklı mesleklerden 37 kadınız. Farklı duyarlılıkları olan kadınlar, inananlar, inanmayanlar, rahibeler var aramızda. Kardinal Ravasi'nin kültür faaliyetlerinde bize akıl sorması, danışması son derece ilginç bir durum. Her konuda farklı fikirler ortaya çıkabiliyor ve bir şekilde bunun sentezi alınıyor."

Taşkın, Kardinal Ravasi'yi yaklaşık 1.5 yıl önce yazar Orhan Pamuk'un da aralarında bulunduğu bir grupla ziyaret ettiklerini ve Ravasi'nin bu görüşmede kendisini Kadın Danışma Kurulu'na davet ettiğini aktardı.

Ne gibi çalışmalar yapmak istediğini sorduğumuz Taşkın, Türkiye'deki kurumlarla ortak projeler yapılabileceğini belirtti ve şöyle devam etti:

"Bütün dünya toplumları için son derece stresli, istikrarsız bu tarihi dönemde farklı dünyaları birbirine yaklaştırmak babında köprü olabilirsek çok sevinirim. Bu ortak platformda Türkiye'nin de katılabileceği faaliyetlerde bulunabilmeyi umuyorum. Bu faaliyetler kadın konusunda, çocuk, spor, gençler konusunda olabilir, din çerçevesinde olabilir. Bu konularda Türkiye'deki akademik çevrelerle, sivil toplum kuruluşlarıyla, ortak çalışmalar yapılabilir."

İranlı teolog Shahrazad Houshmand da toplantıda yaptığı konuşmada, Dünya Kadınlar Günü'nün arifesinde böyle bir kurulun resmi olarak göreve başlamasını "devrimsel bir adım" olarak tanımladı.

Houshmand, "Kültür, gerçekten insani olan toplumların can damarıdır ve bu kültür üretiminin içinde kadının da yer alması doğal ve biyolojik bir gerekliliktir" dedi.

Meryem Ana'nın Hıristiyanlık kadar İslam'da da önemli bir figür olduğunu vurgulayan Houshmand, bu kadın figürün bir "birlikte yaşama sembolü" olabileceğini aktardı.

Houshmand, "Kurulda somut olarak neler yapmak istiyorsunuz? Bir değişim yaratabileceğinize inanıyor musunuz?" şeklindeki sorumuza yanıt verirken de şunları söyledi:

"Kardinal Ravasi Kültür Bakanlığı'nın hem planlama hem de uygulama aşamasında bizim gerçekten devreye girmemizi istiyor. Bunun sadece güzel bir sunum olarak kalmayacağından eminim."

Houshmand, İranlı şair Firdevsi'nin sözünü hatırlatarak, "Dünyanın yönetimi kadınlara verilseydi, tüm bu savaşlar önlenebilirdi. Papa Francesco da barışın, her geçen gün küresel bir toplumu savunan bir kültür inşa etmekten geçtiğini söylüyor. Biz de bu, birlikte yaşam, bağışlama, sabır ve bilgelik içeren istikrarlı bir barış mesajı vermek istiyoruz" diye konuştu.

Papa Francesco'nun, "her kim olursa olsun herkesin acılarına duyarlı olma" mesajıyla Müslümanlar ve kadınlar tarafından da çok sevildiğini ve takdir edildiğini söyleyen Houshmand "Ben kendimi Papa'nın Müslüman kızı gibi hissediyorum" dedi.

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir