Gündem
BBC Türkçe

Vatan Partisi 24 Haziran seçimlerini nasıl değerlendiriyor?

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek BBC Türkçe'ye verdiği röportajda 24 Haziran seçimlerini değerlendirdi. Seçmenlerin "ekmekten önce vatan" dediğini belirten Perinçek, "milyonlarca CHP'linin, bonzai, esrar içip HDP'ye oy verdiğini, Vatan Partisi ta

28 Haziran 2018 08:12

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, partisinin cumhurbaşkanı adayı olarak 24 Haziran seçimlerinde 98 bin 951 oy ile yüzde 0,2 oy aldı

Parti, milletvekilliği seçimlerinde de aynı oranda oy elde etti.

BBC Türkçe'ye konuşan Perinçek, seçmenlerin 24 Haziran'da "ekmekten önce vatan" dediğini belirtti.

Perinçek, "Milyonlarca CHP'linin, bonzai, esrar içip HDP'ye oy verdiğini, Vatan Partisi tabanının da duman altı kaldığını" söyledi.

Bizimkiler öncü oy. Seçmen "Önce vatan" dedi ama teröre karşı mücadelede esas olarak AKP ve MHP mevzisine yığıldı çünkü onlar hükümette ve gelecek hükümetin sahipleri olarak gözüküyor. Vatan mücadelesini en tutarlı, en kararlı Vatan Partisi yönetebilir diyen öncü, dar, küçük bir kesim Vatan Partisi'ne oy verdi. Bir de daha stratejik olarak sürece bakanlar, yani önümüzdeki dönemde üretim ekonomisi mecburiyeti var oy verdi.

Vatan Partisi'nin oyları bütün Güneydoğu illerinde beş kat ile on kat arasında büyüdü. CHP'nin güçlü olduğu Ege ve Trakya'da da düşüş oldu. Büyük kentlerde de daha zengin kesimlerin oturduğu Çankaya gibi, Beşiktaş, Kadıköy gibi Vatan Partisi'nin oylarını düşürürken varoşlarda yükseldi.

Vatan Partisi'nin teröre karşı mücadeledeki kararlılığı halk içinde oy topladı.

Güvenlik görevleri AKP ve MHP'ye verdi halk ise Vatan Partisi'nde verdi. Ama güvenlik görevlileri içerisinde de Vatan Partisi'ne karşı çok büyük bir ilgi ve beğeni var.

Tayyip Erdoğan düşmanlığı, Ege'de, Trakya'da o kadar ağır ki, "Aman bu adamdan kurtulalım" fikriyle oylarımız CHP'ye kaydı. Mesela İzmir'den iki köyle konuştum. Sarılar köyündeki 60 oyumuz 16'ya düştü. Dediler ki, "Erdoğan geliyor, aman kurtulalım bundan' korkusuyla ağırlıklı olarak Muharrem İnce'ye yöneldiler. 'CHP, PKK'yı meclise sokuyor' korkusu olanlar da AKP'ye yöneldi". 44 oyumuz CHP ve AKP arasında paylaşılmış oldu.

Tabii ki. Şu anda Türkiye'nin her yerinde Vatan Partisi örgütleri bu seçim sonuçlarını tartışıyor ve Merkez Karar Kurulu'nu da Cumartesi günü topluyoruz. Ama şunu görüyoruz. Seçmen şu anda "Ekmekten önce vatan" diyor. Ama şimdi Türkiye'nin gündemine ekmek geliyor.

CHP'nin tabanı bonzai çekti. Ben onu ilk olarak Ankara-İstanbul yürüşü sırasında söyledim. FETÖ'yle, PKK ile yürüyorlar. Dediğim doğru çıktı, bonzai içmişler, milyonlarca CHP'li, bonzai içmese gidip, HDP'ye, PKK'ya oy verir mi? Bir de duman altı olanlar var: Vatan partisi tabanı. Mesela bu odada esrar çekildiği zaman siz esrarı çekmeseniz de duman altı oluyorsunuz. Siz CHP ile aynı mahalledeyseniz, orada esrar, bonzai çekildiği zaman duman altı olursunuz. CHP intihar gibi bir şey yaptı. Kendi seçmenini PKK'ya yönlendirdi. Bizim tabanımız da bundan etkileniyor, bizim tabanımızda da Tayyip Erdoğan düşmanlığı var. O Erdoğan düşmanlığı seçmenimizin bir kısmını CHP'ye oy vermeye sürükledi. Yani duman altı oldular.

Ben tahlil yapıyorum, CHP'ye bir eleştiri yapmıyorum. CHP sırtına alıp PKK'yı meclise soktu mu? Bu bir gerçek.

Konda'nın bu işleri bilmediği gözüküyor. HDP'li ne yapar? Hem Selahattin Demirtaş'a hem de HDP'ye oy verir. HDP oyunu Demirtaş'ta görürüz. Ama millet meclisi seçiminde alınan HDP oyları birden bire büyüyor, onu yüzde 11'in üzerine çıkaran bir yüklenme var, o yüklenme işte CHP'den gelen bir yüklenme.

Hayır, yukarıdan aşağıya oldu. Sözcü, Cumhuriyet, CHP liderleri, CHP'nin seçim bildirgesi açık açık bunu söylediler. "Eğer biz HDP'yi meclise sokarsak, AKP 60, 70 milletvekili daha az çıkartacak. Öyleyse HDP'yi meclise sokalım" diyerek bunu bir seçim stratejisi yaptılar. Erdoğan düşmanlığı, CHP'yi Amerika ve PKK'nın yanına itti.

Nasıl olmaz? Bütün gazeteleri, liderleri bu hesabı yaptılar. Bizle beraber ittifak yapmaları söz konusuydu. Bizi reddettiler sebebi bizim HDP'yle ittifakı kabul etmememiz. HDP'yi bize tercih ettiler.

O da o cephede. CHP üzerinden o ittifakın içinde.

Nasıl yoktu? İkinci turda beraberler. Saadet Partisi ve İYİ Parti birden cinsiyet değiştirdi. Meral Akşener'in konuşmasını dinliyorum. Ne diyor? HDP, Kürt siyasi hareketinin partisi. Bir milliyetçi bunu söyler mi? Hemen cinsiyet değiştirdiler.

Zaten o ittifakın içindeler. Siz Tayyip Erdoğan'a karşı herşeyle birleşirim dediğiniz an kaçınılmaz olarak Amerika'nın projesine giriyorsuuz ve HDP ile müttefik oluyorsunuz. Onlar Amerika ve İsrail'le birleşen bir strateji kuruyorlar biz de Amerika ve İsrail'e karşı herkesle birleşen bir strateji.

Niye MHP'yi böldüler? Amerika'ya direniyor diye. MHP'yi böldüler, bir tarafa bir kısmını çektiler, onu CHP'nin yanına kattılar. Biz onlara CHP, İYİ Parti, Vatan Partisi ittifak yapalım, HDP'yi almayalım, iktidar olalım diye önermiştik. Hakikaten o proje iktidar olurdu çünkü o, karşı tarafın siz PKK ve ve FETÖ ile işbirliği yapıyorsunuz, suçlamalarını yok eden bir projeydi.

Evet. O hem hukukun gereği ama esas da vatanın gereği. Hiçbir ülke bir terör örgütüne hiçbir ülke yasal zeminde fırsat vermez.

Bu da yanlış. Güneydoğu oylarına bakalım, HDP oyları düştü. CHP orada hiç oy almadı. AKP, MHP oyları yükseliyor, Vatan Partisi oyları sekiz misli, on misli yükseliyor. Kim veriyor bize oyu orada? Halk veriyor, ne için veriyor? Onlar PKK'ya çok kararlı tavır alıyor diye. Bunu CHP'ye anlatamadık.

Hiçbir çelişki yok. O zaman da biz etnik temelde parti kurulmasına karşıydık. Liderlerimizin bir kısmını PKK bir kısmını da Gladyo öldürdü. Kürtler bizim halkımız, milletimizin bir parçası. Onların hakkını, hukukunu can siparhane savunduk. Kendim de büyük tehlikelerden geçtim. Diyarbakır Cezaevi'ne atıldım. Kürt halkımız uğruna, partimizle o mücadeleleri verdik ama artık o sorunlar çözüldü. Ne kaldı? Ayrı devlet kurmak. O olmaz. Etnik temelde, ayrı parti kurmak ayrı devlet kurmak içindir.

Ama oyu düşüyor. HDP kapatılsın diyerek ben orada oy alırım. Oraları kimse benim kadar tanımaz. Oradaki ilk serhıldanları 1990'larda yapan benim. Köylülere yapılan baskılarda jandarmanın karşısına biz dikildik. Ben oraları çok iyi tanırım.

Hayır idam cezasına karşıyız. O bir acizlik. Öcalan'ın asılması da gündeme gelemez. İdam cezası kalktı, idam cezası geri getirilene kadarki eylemlerden dolayı kimse kimseyi asamaz. Vatan Partisi yönetimi Öcalan'ı eğitir ve bir Türkiye vatanperveri yapar. PKK'yı silahla ezdin mi, bütün PKK liderleri Türkiye vatanperveri olur.

Yanlış millici diyelim. MHP şu anda millici bir mevzide ama Kerkük'ü alacağım, Halep'i alacağım, Kıbrıs'ı alacağım, Tebriz'i alacağım diyor. Bu tutumla Diyarbakır'ı verir.

Bahçeli PKK'ya karşı duruyor ama Kürdistan projesini Amerika ve İsrail'i önleyecek siyasetle bütünleştiremiyor; bağnaz, şoven, yobaz milliyetçiliği onu en sonunda Türkiye'yi bölmeye götürür.

O da öyle CHP de öyle. Meral Akşener vs… Hepsi o gece saklandılar. Bir darbe oluyor, ben çıktım, televizyonlardan gümbür gümbür, "Bunlar ezilecek" dedim. Türk ordusunu göreve çağırdım. Onlar da deliklere saklanmış durumdaydılar.

Tabii, ama sokağa çıkmaktan evvel biz şu kritik tespiti yaptık, ordu hiyerarşisi bu darbede değil. Biz bunu gördük, çıktık ve şunu söyledik: "Bu darbe Amerikan darbesidir, FETÖ'nün darbesidir ve TSK bu darbede değildir ve onu bastıracaktır." Bunu AKP çok iyi bilir, hükümet ve Cumhurbaşkanı da tereddüt içindeydi. Bakın o gece bir Tayyip Erdoğan'ın telefona konuşurkenki yüzüne bakalım bir de Doğu Perinçek'in yüzüne bakalım. Beti benzi atmış bir Tayyip Erdoğan, gümbür gümbür konuşan bir Doğu Perinçek. Biz onları da direnmeye yönlendirdik, aradık, "Dik durun, merak etmeyin, bu ordunun darbesi değil" dedik.

Hayır. Gezi Hareketi en sonunda bizim önderliğimize geldi. Başta "Mustafa Keser'in askerleriyiz" diyorlardı biz onu "Mustafa Kemal'in askerleriyiz"e getirdik. Liderliği en son biz aldık ve Anadolu'ya yaydık. Gezi'nin ilk başlarında PKK vs. vardı ama sonra çekildiler ve "Bu Gezi Hareketi İşçi Partisi'nin eline geçti ve AKP'yi yıkma çizgisine girdi, biz orada yokuz" dediler. Türk bayrağını biz Gezi'ye soktuk, hem de kavga ederek. Her Türk bayrağını gören kırmızı görmüş boğa görmüş gibi saldırıyordu. Hepsini etkisiz hale getirerek Türk bayrağını hakimiyet altına soktuk Gezi Hareketi "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" diye bitti. 15 Temmuz ise tamamen bir Türk-Amerikan savaşıydı.

Amerikan ve Avrupa basınından birçok örnek var, Doğu Perinçek değişmedi ama AKP Doğu Perinçek'in çizgisine geldi, Avrasyacı oldu diye yazıyorlar.

Gelmediği alanlar çok. Zaten gelse tamamen bize katılır. Gelmediği alan bir ekonomi, iki Suriye. Dış politikası tutarsız.

Türkiye'nin oralarda bir sorunu yok. Yargı bağımsız. Yargıdan şikayet ne için? Dört bin FETÖ bağlantılı savcı ve hakim temizlendi. Yargı bağımlı diyenler bundan şikayet edenler.

Ben hukuk faükltesi hocası olduğum için çok sayıda öğrencim şu anda yargının en üst kademelerinde. Sürekli onlarla görüşüyorum. Yargıda şu anda solcu, Atatürkçü ve millici olanlar duruma hakim.

Haber, değiştirilmeden kaynağından otomatik olarak eklenmiştir