DiEM25 hareketinin kurucularından eski Yunanistan Maliye Bakanı Yanis Varufakis, insanların "çöken kapitalizmin" kurtarılması yerine insanların acısını azaltmaya odaklanılması gerektiğini ifade etti. Türkiye'nin de Avrupa'nın da sorunlarının ortak olduğunu vurgulayan Varufakis, çözümün "Yeşil Yeni Düzen"de olduğunu savundu.
Kadir Has Üniversitesi'nde konuşan Varufakis, "Biz insanlara değer verenler olarak insanların acılarını azaltmalıyız. 'Bazı insanlar acı çeksin' demek yanlış ve işe de yaramıyor. Türkiye’de ya da ABD’de fark etmez, bir kriz ortaya çıktığında her şey özelleştiriliyor. Toplumdan dışlanma başlıyor. Kaliteli istihdama bile yatırım yapılmıyor. Sorunlarımız ortak. Ortak çözüm ne olabilir? Yeşil Çözüm olabilir” ifadelerini kullandı.
“AB’de güç var ama Türkiye’de de çeşitlilik çok”
Türkiye’den İrlanda’ya kadar pek çok ülkede tasarruflarda ne kadar para olduğuna bir bakın diyen Yanis Varufakis, “Ortada bir dengesizlik var. Kapitalist bir dünyada insanlık tarihinin en büyük parası var şu anda. Paranın dağılımında önce bunu konuşmalıyız. Bu fazla nakiti yatırmalıyız.” dedi. Avrupa Birliği’nin gücü olduğunu ancak Türkiye’de de çeşitliliğin çok olduğunu söyleyen Varufakis, “Bir ortak politik sisteminiz var. Çeşitli şeylerden yararlanıyorsunuz. Sizde de çok kriz oluyor, işsizlik de artıyor. Ancak emeklilik maaşları korunuyor.” diyerek son günlerde Fransa’da gündemde olan emeklilik reformundan bahsetti.
ABD eski başkanı Barack Obama’nın başkanlık zamanında liberalizmin çökmesinden ötürü herkes için umut olduğunu söyleyen Varufakis, “1929 yılında ABD’de bütün sistem çöktü. 20-25 yıl boyunca eşitlik azaldı. Savaştan sonra planlı ekonomiye geçilse de 1971’de iflas gerçekleşti. Bu dönem Neo-liberalizm dönemiydi ve 1970’lere kadar ABD ihracatçıydı. ABD gittikçe ticaret açığı vermeye başladı. 1973 ile bugün arasında ise verimlilik arttı. Mortage sistemi ile insanlar her şeylerini kaybetmeye başladı. Tam o sırada da Obama seçildi ve başa geldi. Herkes için umut oldu.” dedi. Varufakis konuşmasında ayrıca dünya ekonomisinin karşı karşıya bulunduğu kriz ve özellikle de küresel iklim krizinin yarattığı tehditlere de dikkat çekerek bu konuda acil önlem alınması gerekliliğini vurguladı.
