Türkiye’nin ilk çevre dostu yeşil binasının 'çevre dostu' olması için seçilen her malzemenin çevreci ürünler olması gerekiyor.
Çalışanların
kahve ve çay gibi gereksinimleri bu kafede karşılanıyor. Ekstra
dinlenme ve çalışma alanları da burası. Geniş bir alanda bulunduğu için
kafede güneş ışığından faydalanılıyor. Çalışanların sağlıklı beslenmesi
açısından taze meyveler ve çeşit çeşit çaylar ikram ediliyor. Ayrıca
çalışanlar kafelerdeki atıklarını, iki farklı çöpe atabiliyor. Bu da
geri dönüşümü sağlıyor.
Unilever Türkiye, çalışanları geçen
mayıs ayında yeşil ofis konseptiyle Ümraniye’deki yeni binalarına
taşındı. Sekiz katlı bu binanın en büyük özelliği Türkiye’deki ilk
“Enerji ve Çevre Dostu Tasarımda Liderlik-LEED” sertifikasına sahip
olması. Yeşil ofislerde enerji ve su verimliliği dışında çalışanlarına
huzurlu bir ortam yaratılmak istenmiş. Çalışanların birbiriyle devamlı
iletişim halinde olabilmesi için de üst düzey yöneticilerin ofisleri
şeffaf olarak tasarlanmış. Ofislerle ilgili teknik bilgiyi Unilever’den
Ebru Şenel Evrim ve Ahmet Kağan Uydan anlattı.
Unilever bir yıl
önce planladığı “Yeşil Ofis” projesini hayata geçirdi. Ayrıca, bugüne
kadar dünyada sadece 2 bin binaya verilen LEED Sertifikası’nın da
sahibi oldu. Amerika’da Yeşil Binalar Konseyi tarafından verilen LEED
Sertifikası’na sahip olmak için pek çok incelemeden geçmek gerek.
Binanın çevre dostu olması için tasarımından inşaatına kadar seçilen
tüm malzemeler, boya dahil çevreci ürünler olmalı. Hatta binada bulunan
500 masa için sadece 7 ağaç tüketimi yapılmış. Unilever Türkiye’de LEED
Sertifikası’nı alan ilk bina. Binada çalışanlar eskiden stres üzerine
kurulu iş hayatlarının yerini daha verimli bir çalışma ortamına
bıraktığını söylüyor. Öyle ki banka, seyahat acentası ve kuaförleri
binanın içine kadar gelmiş. Spor salonu ve işe ara vermek için dinlenme
alanları ile bina, çalışanlarına huzurlu bir alan yaratıyor.
Renkler özel olarak seçilmiş
Şefaf
odalarda markanın canlılık ilkesine bağlı olarak cam geçişlere göz
temasını kesmek için renkli figürler koyulmuş. Mobilya seçimi de
yapılan anketler sonucu çalışanların, tercih ettiği renkler. Ağırlıklı
olarak, rahatlık veren krem tonları ön planda. Her katın koltuk rengi
farklı. Çöp kutuları geri dönüşümü kolaylaştırıyor. Sensörlü lambalar
ile enerji tasarrufu yapılmış.
Ses geçirmez camlar
Açık
ofis uygulandığı için özel telefon görüşmeleri, telefon odalarında
gerçekleştiriliyor. Buradaki camlar ses geçirmez olarak tasarlanmış.
Açık ofislerde sesin çok olacağını düşünen çalışanlar, telefon
alanlarının onlara çok büyük kolaylık sağladığını söylüyor.
Susuz pisuarlar kullanılıyor
Binada
yağmur suyu toplanıp banyo ve bahçe sulamasında yeniden
değerlendiriliyor. Ofis tuvaletlerinde susuz pisuarlar kullanılıyor. Bu
sayede yüzde 41 oranda su tasarrufu yapılıyor. Ayrıca akıllı aydınlatma
sistemleri sayesinde de enerjiden yüzde 35 tasarruf sağlanıyor. Mutfak
ve banyolardaki sıcak su, güneş panelleri sayesinde elde ediliyor.
Kırık tavanın sırrı
350
kişinin aynı anda yemek yiyebileceği şekilde tasarlanan yemekhanelerde
dikkat çeken en önemli özellik tavanların kırık kırık olması. Bu
tavanlar sayesinde aynı anda konuşan 350 kişinin sesi emiliyor ve daha
az gürültü ortaya çıkıyor. Ayrıca personele sunulan yemeklerin kalori
hesaplaması da yapılıyor.
Gökhan Saraç (Hukuk Direktörü)
Eski
ofisimiz ile buranın temel farkı iletişim konusunda kendini gösterdi.
Açık bir ofis olduğundan iletişim kurmak çok kolay oldu. Çünkü
departmanlar arası iletişim problemi vardı. İşlerimizi daha hızlı
hallediyoruz. Ayrıca çevreye verdiğimiz zararları minimalize ettiğimiz
önemli bir ofis ortamı. Öncü bir davranış yaptılar.” |