Yeniçağ yazarı Orhan Uğuroğlu, anayasa değişikliği referandumuyla ilgili olarak "Yarın rejim değişip ülkemiz Allah korusun daha sıkıntılı günlere giderse AKP'lilerin "kandırıldık" diye suçlayacakları kim? Devlet Bahçeli" görüşünü dile getirdi.
Orhan Uğuroğlu'nun "Devlet Bey, MHP'lileri kandıramazsınız..." başlığıyla yayımlanan (18 Şubat 2017) yazısı şöyle:
Hiç uzun lafa gerek yok:
Rejim Türk Dil Kurumu'na göre şöyle tanımlanır: Yönetme, düzenleme biçimi, düzen.
Peki, Devlet Bey bu durumda rejim değişmiyor mu?
Yani düzen değişmiyor mu?
Hükümet etme sistemini dediğiniz parlamenter rejimin Türkçe ifadesidir.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli teşkilatına yayınladığı genelgede, "değişenin rejim değil, hükümet etme sistemi olduğu anlatılacaktır" diyor.
Rejim, sistem, düzen diye kafa karıştırmaya ya da olacak bir şeyi olmayacak gibi tanımlamaya çalışmak ancak bu kadar olur.
Siz ve AK Parti ne kadar kelime oyunları ile halkı ikna etmeye çalışın nafile.
Bu işin Türkçesi de Fransızcası da aynıdır ki parlamenter demokratik yani çoğulcu yönetim yerine tekilci yani tek adam tarafından yönetilen bir rejim hadi sizin ifadeniz ile hükümet etme sistemi getiriliyor.
Var mı bu yazdıklarıma itirazınız.
Neden gerçekleri halka bu netlikte anlatmıyorsunuz?
Neden kelime oyunları ile Tek Adam sistemine onay verdiğinizi açıklamıyorsunuz?
Gelelim, "16 Nisan'dan sonra devletteki açmaz ve sistematik bunalımların son bulacağı aktarılacak, herkes kucaklanacak, her insanımızın gönlüne girilecektir" ifadelerinize.
15 yıldır Türkiye'yi yöneten AK Parti'nin devlette açmaz ve sistematik bunalım yarattığını ne kadar da güzel ifade etmişsiniz.
"Devletteki açmaz" ifadeniz bence "Devlet'teki açmaz" olarak sizi de çok güzel tanımlıyor.
Vallahi tebrik ederim sizi.
Devletteki açmazı ve sistematik bunalımı engellemek için AK Parti iktidarına son vererek MHP'yi iktidara taşımak yerine ülkeyi bu hale getirenlerle kol kola rejim/sistem değişikliğine onay ve destek vermenizi anlamak asla mümkün değildir.
Genelgenizdeki, "Türkiye'nin yönetim yapısını sakatlayan, hukuk ve anayasa tartışmalarını alevlendirip kriz ve kaosu derinleştirme ihtimali taşıyan hükümet etme sistemindeki fiili dayatmanın yeni bir toplumsal sözleşmeyle giderilmesi ön şarttır" şeklindeki tanım AK Parti'nin yarattığı bunalımın net fotoğrafıdır.
Bu fotoğraftaki gerçekleri yaratan AK Parti hükümetinin, Türkiye'yi Başkanlık rejimine götürmesini değil desteklemek, iktidardan uzaklaştırmak olmalıdır MHP gibi bir muhalefet partisinin amacı.
Toplumsal sözleşmeler ise kuşku yok ki toplumsal mutabakat ile sağlanmalıdır Devlet Bey.
Sadece iki partinin Türkiye'yi nereye taşıyacağı belli olmayan bir rejim/sistem değişikliğine götürmesi de büyük bir hatadır.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin bu hatasına MHP'li seçmenin tavrı ise alkışlanacak düzeydedir.
Bakın Bahçeli genelgesinde Anayasa değişikliği için AKP'ye neden destek verildiği nasıl özetliyor:
"10 Ağustos 2014 Cumhurbaşkanı seçimi ve 15 Temmuz FETÖ ihanetinin ardından filli açmazın devamı halinde millet ve devlet bekasının iflas edeceği görülmüştür."
Cumhurbaşkanlığı seçiminin halk tarafından yapılmasını isteyen kim? AKP.
FETÖ'cüleri 14 yıl boyunca kadrolara dolduran ve el üstünde tutan kim? AKP.
Uzan, Ergenekon, Balyoz, Çözüm süreci, şike, ODA TV gibi kumpas operasyonlar ile Türkçe Olimpiyatları'nı alkışlayan kim? AKP.
"Kandırıldık" diyen kim? AKP.
Fiili açmazı yaratan kim? AKP.
Millet ve Devlet bekasının iflas etmesi noktasına Türkiye'yi getiren kim? AKP.
AKP dahi unutmuş iken rejim değişikliğini gündeme getirip tek adam rejimine destek veren kim? MHP.
Genel Başkan Bahçeli'nin başkanlığa ve Erdoğan'a yönelik hakareti aşan ifadelerini hangi partinin web sayfasından okuyabilirsiniz? MHP. (www.mhp.org.tr )
Yarın rejim değişip ülkemiz Allah korusun daha sıkıntılı günlere giderse AKP'lilerin "kandırıldık" diye suçlayacakları kim? Devlet Bahçeli
Başka sorum yok ey ülkücü seçmen, ey halkım?
