Medya

Ülkücü yazar: KHK'ları eleştirdi diye Cumhuriyet'e operasyon yapılıyorsa bunun adı faşizmdir

"Ve tarih önünde bunun hesabı sorulur"

03 Kasım 2016 14:08

Ülkücü Yeniçağ yazarı Yavuz Selim Demirağ, Cumhuriyet gazetesinin yöneticileri ve yazarlarına yönelik düzenlenen operasyonla ilgili olarak "'AKP iktidarının icraatları ve anayasaya aykırı, Kanun Hükmündeki Kararnameler'i eleştirdi diye bu gazeteye operasyon yapıyorsa, bunun adı faşizmdir. Ve tarih önünde bunun hesabı sorulur" dedi.

Yavuz Selim Demirağ'ın "Cumhuriyet..." başlığıyla yayımlanan (3 Kasım 2016) yazısı şöyle:

Balı tutan parmağını yalarmış. Dün Sözcü'de adı gibi Yılmaz dost "Cumhuriyet" başlıklı yazısında hislerine tercüman olmuş. Özdil o yazıyı kaleme aldığında Futbol Federasyonu, Ümraniyespor-Adana Demirspor maçında, Adanalı taraftarların İzmir Marşı'ndaki "Yaşa Mustafa Kemal Paşa, çok yaşa" mısralarını seslendirdiği için "çirkin ve kötü tezahürat" iddiası ile disiplin kuruluna sevk edildiğini bilse daha neler eklerdi neler. Söz konusu Cumhuriyet değerleri olunca "Adam " gibi yazan ve "Adam"larla beraber "Kadın"ları yazan Yılmaz'ın mutlaka Futbol Federasyonu ve Başkanı ile ilgili çatala çakacağı yazıyı bekliyorum. Ancak bu kararın altında imzası bulunanların ömürleri boyunca kaç maça gittiğini merak ediyorum. Kaldı ki Adana Demirspor tarihini hiç bilmediklerinden eminim. Demirspor, aşamada "Devrimciler"in, işçilerin takımıdır. Şimdiki kulüp başkanı da ülkücüdür. Küba'daki işçilerin takımı ile kardeştir. Adana Demirspor aynı zamanda Cumhuriyetin kazanımlarının, "On yılda on beş milyon genç yarattık her yaştan" diyen 'Onuncu Yıl Marşı'ndaki "Demirağlarla ördük anayurdu dört baştan" diyenlerin takımıdır. Demiryolu işçileri ve çalışanlarının takımının Onuncu Yıl Marşıyla beraber İzmir Marşını okuması kadar doğal ne olabilir. Teröristbaşı lehine slogan atan takımları disiplin kuruluna sevk edemeyen federasyon, bakıyorum da Cumhuriyete takmış kafayı, Atatürkçüleri hedef almaya kalkışıyor. AKP hükümetine yaranmak için atmadıkları takla kalmadı. Bu aptal karar ile AKP'lilerin gözlerine gireceklerini sanıyorlarsa yanılıyorlar. Çünkü halkın gözünden çoktan düştüler.

***

Gelelim Cumhuriyet gazetesi operasyonuna... Olayı duyar duymaz Yeniçağ'ın Ankara temsilciliğine çok yakın olan Cumhuriyet Gazetesi Ofisine giderek, Haber Müdürü Ayşe Sayın'ı Müyesser Yıldız ile beraber ziyaret ettik. Işık Kansu'ya desteklerimizi ilettik. Bu operasyonun basın özgürlüğüne karşı yapıldığını biliyoruz. Gün dayanışma günüdür. Özgür basını susturma girişimlerinin sebebi ne olursa olsun buna karşı tavır almak gazetecilikten önce insani bir görevdir. Cumhuriyetimizle yaşıt Cumhuriyet gazetesi zaman zaman kuruluş ilkelerine ters düşecek zikzaklı yayın çizgisine sapmış olsa da bu gazetenin tarihi misyonunu yok sayamayız. Son iki yıldır rüzgâr gibi savruluşunu çok eleştirdik. Yönetim anlayışını yazarları ve çalışanlarıyla çok tartıştık. Hatta bir ara Cumhuriyet'i almayarak, okumayarak protesto bile ettik. Ancak merhum İlhan Selçuk, Atilla İlhan, Uğur Mumcu gibi Cumhuriyet değerlerini savunan ve haklılıkları tescil edilen güzel insanları hiç unutmadık.

***

Şimdi Hikmet Çetinkaya'yı, FETÖ ve PKK ilintisi ile gözaltına almışlar. Cidden karikatür gibi. Bu memlekette salya sümük ağlayarak din satan meczubun gerçek yüzünü yıllar öncesinden yazan birkaç isimden biridir Çetinkaya. Gazeteyi yayınlayan şirket ve vakıfta bir yolsuzluk var ise bu yazar ve yöneticilerini FETÖ ile gözaltına almakla çözümlenemez. Hesapları incelenir. Mahkemede zaten böyle bir dava var. Hukuk ne derse kabul. Ama "AKP iktidarının icraatları ve anayasaya aykırı, Kanun Hükmündeki Kararnameler"i eleştirdi diye bu gazeteye operasyon yapıyorsa, bunun adı faşizmdir. Ve tarih önünde bunun hesabı sorulur...