T24- Türk Hava Yolları (THY) ve Performans Kurumsal Tedavi, Eğitim ve Danışmanlık Şirketi işbirliğiyle düzenlenen "Uçuş Tedavisi Programı", uçağa binme korkusu olan kişilere korkularını adım adım yenmelerinde yardımcı oluyor.
Performans Kurumsal’ın "Uçuş Tedavisi Programı"nda görevli psikologu Seda Solak, THY’nin her ay açtığı sınıflarda 6-15 kişilik gruplara verilen eğitimin 2 gün sürdüğünü kaydetti.
Programda ilk olarak teorik eğitim verildiğini belirten Solak, bu eğitimde kişinin havacılık sektörüne güven duyması için uçakların nasıl uçabildiği, havada güvenliğin nasıl sağlandığı gibi konularda teknik bilgiler verildiğini, ayrıca korkunun doğasına, kişide uçuş korkusunun nasıl geliştiğine yönelik teorik bilgiler anlatıldığını dile getirdi.
Sonraki aşamada kurs katılımcılarına kendi korkularını nasıl
yöneteceklerine ilişkin tekniklerin öğretildiğini aktaran Solak, programın ikinci gününde THY’nin uçak simülatöründe katılımcıların korkularıyla yüzleştiklerini belirtti.
Solak, şöyle devam etti:
"Simülatör eğitiminde yapmayı arzuladığımız şey, kişinin korkusunu tetikleyen faktörleri ortaya çıkarmak, bunlarla mücadele etmek. Örneğin simülatöre girdiğinde kişi, ’Ben havada değilim korkmama gerek yok’ diyor ama korkusu aslında mantıklı bir çıkış noktasından gelmiyor. Mesela fobisi kapalı alanda olmak üzerine kuruluysa, simülatöre de girse, uçağa da girse alanda olduğu için tereddüt göstermeye başlıyor. Biz simülatörde bunu çözüyoruz ve kişi uçakta bunu yaşamamaya başlıyor.
Veya sallantı fobisi dediğimiz şey varsa kişide, simülatörde de uçaktakinin aynı sallantıyı yaşıyor. Simülatörde bu korkusunu halledince uçakta rahat etmeye başlıyor."
Solak, kişinin uçağa bindiğinde korkusuyla baş etmesi için nefes teknikleri öğrettiklerini, ayrıca düşüncelerini ve bedenini nasıl yönlendireceğini aktardıklarını, son aşamada ise grup olarak bir uçuş gerçekleştirdiklerini söyledi.
Acil uçak seyahati gerçekleştirmesi gereken, bu nedenle de grup programlarına katılamayan kişilere yönelik bireysel programlar da gerçekleştirdiklerini belirten Solak, bireysel eğitimin bir gün sürdüğünü anlattı.
YÖNTEMİN ADI "SİSTEMATİK DUYARSIZLAŞTIRMA"
Uçuş korkusunu tedavi etmek için kullandıkları yöntemin literatürde "sistematik duyarsızlaştırma" olarak adlandırıldığını vurgulayan Solak, şunları söyledi:
"Sistematik duyarsızlaştırma, bilimsel bir yöntem. Çeşitli deneyler sonucunda başarı gördüğü kanıtlanmış yöntemi kullanıyoruz. Fobiler için sıklıkla kullanılan bu yöntemi şöyle açıklayabiliriz; Türkçede ’üstüne gitmek’ diye bir olgu vardır. Bu programı da uçak korkusunun adım adım üstüne gitme diye düşünebiliriz. Genellikle fobik yolcuların uçağa binememesinin sebebi ’ya hep, ya hiç’ diye düşünmeleri. Korkuyor ama gerginliğini azaltmak için hiçbir yöntem kullanmadan doğrudan kendisini uçağın kapısına götürüyor ve binemiyor geri geliyor. Bu zaten yapılan en büyük hata. ’Ya bineceğim, ya binmeyeceğim’ diye bakıyor. Biz, ’binmekle binmemek arasında başka adımlar da var’ diyoruz.
Örneğin simülatöre binmek, örneğin Florya’da gidip uçakları izlemek, hava alanında vakit geçirmek. Bunları aşmadan direkt uçağa binerseniz korkunuzu yenemezsiniz. Korkunuzu, bu ara adımları bizimle birlikte yaşayarak bu şekilde yeniyorsunuz. Bu, programın başarısı açısından çok önemli bir detay. "
BAŞARI ORANI
Uçuş korkusunun görülme sıklığının nüfusa oranlandığında yüzde 10 olduğunu kaydeden Solak, Türkiye’de havacılık sektörünün gelişmesi ve uçağa binen kişi sayısının artmasıyla doğru orantılı olarak kendilerine başvuran fobik yolcu sayısında da artış olduğunu dile getirdi.
Solak, sözlerini şöyle tamamladı:
"Yüzde 85 başarı oranımız var. Kalan yüzde 15’lik kısmında ise dipte yatan çok daha farklı psikolojik etmenler bulunuyor. Bu kişilerin ileri boyutta seanslara ihtiyacı oluyor veya eşik değer olarak tanımlayabileceğimiz bir durum var. Bir kişinin korkusu 3 kere uçağa bindikten sonra geçer, başka birininki 5 kereden sonra geçebilir. Yüzde 15’lik kişilerin eşikleri daha yüksek olabiliyor, o zaman 2-3 uçuş yerine fazla sayıda uçuş ya da ABD gibi uzun mesafe uçuşlarından bir kaç tane yapmaları gerekebiliyor. Fobik kişinin kendisini kaygılı ortama daha çok maruz bırakması gerekiyor.
Bu yüzde 15’lik kısmı izlemeye devam ediyoruz. Yani 2-3 uçuşla çözemeyip ama bizim takip altında tuttuğumuz bir grup bu. Birlikte havalimanına gidiyoruz, birlikte gerçek uçuş gerçekleştiriyoruz. Kendi uçuşlarını yapıp takip ettiriyoruz. Sürekli temas halinde kalıyoruz ki, vazgeçmesinler bu süreçten."