Orman alanlarını yok ettiği için tartışılan 3. köprü ve bağlantı yollarının tarihi ve kültürel sitlerin de üzerinden geçeceği ortaya çıktı. Radikal gazetesinden Serkan Ocak’ın haberine göre yollar, tescilli surlar ve su galerisinin üzerinden, tescilli eserlerin ise yanından geçiyor. İstanbul 1 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü’ne göre, 3. köprü ve bağlantı yollarının geçtiği bölgelerde 8 tescilli yapı yer alıyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı koruma kurulları, 3. köprü ve bağlantı yolları ile 3. havalimanının
apıldığı bölgede ‘doğal sit’ ve kültürel varlıkların olduğunu açıkladı. Özellikle 3. köprü bağlantı yollarının geçtiği güzergâhta çok sayıda korunan alan yer alıyor. İstanbul 1 No’lu Kültür Varlıkları Koruma Kurulu 1 / 25 bin ölçekli planlarda 3. köprü güzergâhının arkeolojik sit alanı ilan edilen 4 antik yerleşim yeri ile Çatalca’da İnceğiz Mağaraları ile Silivri’de tarihi Anastasius Surları’nın üzerinden geçtiğini belirtiyor. Arkeolojik sit alanlarında tıpkı Yenikapı’da olduğu gibi kurtarma kazıları yapılması gerekir. Bu durumda da yolun yapım süresi olarak açıklanan 2015 yıl sonuna kadar tamamlanması oldukça zor görünüyor. Çünkü 2863 sayılı yasa gereği arkeolojik sit alanlarında müzenin kurtarma kazısı yapması ve bulunan eserleri belgelemesi şart koşuluyor. Hatta koruma kurulu yol güzergâhının değiştirilmesini bile isteyebilir. Kurula, 1/1000 ölçekli uygulama imar planları ulaştığında arkeolojik sitlerin durumu daha da netlik kazanmış olacak.
Dersim Kültürel ve Doğal Miras Koruma Girişimi Yürütme Kurulu Üyesi avukat Barış Yıldırım, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı koruma kurullarına yazı yazarak 3. havalimanı ve 3. köprü ile bağlantı yollarının güzergâhında herhangi bir tescillenmiş kültür varlığı, arkeolojik ve doğal sit alanı olup olmadığını sordu. Koruma kurullarından üçü yazıya yanıt verdi.
Yüzey araştırması yapılması gerekir
İstanbul 3 Numaralı Kültür Varlıkları Koruma Bölge Kurulu 3 sayfalık yanıt yolladı. Yanıtta, 3. köprü ve bağlantı yollarının bir kısmının Boğaziçi Öngörünüm Bölgesi, Boğaziçi Gerigörünüm Etkilenme Bölgesi’nde kaldığı belirtildi. Ayrıca alanın 1995’te İstanbul Kuzey Karadeniz Kuşağı Doğal Sit Alanı ilan edildiği de anlatıldı. 3 No’lu Koruma Kurulu’nun verdiği yanıtta projeyle ilgili kurulun uygulama imar planlarının bazı maddelerinde değişiklikliğe izin verdiği ancak bölgede yüzey araştırması yapılması, ayrıca herhangi bir yeni kültür varlığı bulunması durumunda da koruma kuruluna haber verilmesi gerektiği belirtiliyor.
Kurulun yazısında köprü
3. köprü güzergâhı için hazırlanan planlarda ve sorumluluk bölgelerinde 3 pafta 146 parselde top mevzii, çeşme ve kayıkhanenin bulunduğu ve hazırlanan 1/2500 ölçekli bilgi paftasına eklenmesine, arşivde saklanmasına ayrıca tescilli yapılara herhangi bir fiziki müdahalede bulunulmaması gerektiğine dair karar verildiği de anlatıldı.
1 No’lu Kurul: 8 bölgede 8 eser var
İstanbul 1 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü’nün yanıtında ise uzunca bir liste yer alıyor. Kurul, 3. havalimanının yapılacağı bölgede kendi yetki alanlarında kalan kısmında herhangi bir tescilli yapının bulunmadığı anlatıldı. Ancak 3. köprü ve bağlantı yollarının geçtiği bölgelerdeki tescilli yapılar ise şöyle sıralandı:
Çatalca ve Silivri: İnceğiz Mağaraları, Maltepe Antik Nekropolü ve Yerleşim Alanı (1. derece arkeolojik sit)
Silivri: Anastasius Surları (Arkeolojik sit alanı)
Gaziosmanpaşa ve Sultangazi: Kırkçeşme Su Galerisi Hattı
Avcılar: Ispartakule Spradon Antik Kenti (1. ve 3. derece arkeolojik sit alanı)
Arnavutköy: Şamlar Köyü Dutlar Mevkii kayaya oyulmuş mezar yapısı
Çatalca İğneağzı: Kartepe (Umurtepe) Mağara ve Antik Taş Ocağı (1. derece doğal ve 2. derece arkeolojik sit)
Arnavutköy: Sazlıbosna Filiboz Örenyeri (1. derece arkeolojik sit)
Silivri: Küçükkılıçlı Köyü Antik Yerleşim Alanı (1. derece arkeolojik sit)
Eserlerin üzerinden geçiyor
Yazıda 3. köprü bağlantı yollarının geçtiği noktalarda bulunan bu eserlerle ilgili, yolların eserlerin neresinden de geçtiği tek tek belirtildi. Örneğin, Silivri’deki 20 metrelik koruma alanının belirlenen Anastasius Surları’nın ‘üzerinden geçtiği’, Kırkçeşme Su Galerisi Hattı’nın üzerinden geçtiği açıkça ifade edilirken, diğer eserlerin bazıları içinse ‘sınırdan’ geçtiği ya da ‘yakın mesafeden’ geçtiği ifadeleri kullanıldı.
6 No’lu Kurul: Tarihi eser çıkarsa çalışma durur
İstanbul Anadolu Yakası’ndaki kültür varlıklarından sorumlu İstanbul 6 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Müdürlüğü yazdığı yazıda 3. havalimanının yapılacağı bölgenin kendi müdürlükleri yetki alanında olmadığını anlattı. Müdürlük yüzde 3. Boğaz Köprüsü’nün Anadolu Yakası çıkışının doğal ve tarihi sit statüsünde sayılan ‘Boğaziçi Sit Alanı’ olduğunu ancak bölgede herhangi bir kültür varlığı olmadığını belirtti. Yazıda köprü için hazırlanan planlarının kanunlar açısından bir sakıncasının olmadığı, bir buluntuya rastlanması halinde çalışmaların durdurulması ve kurula bilgi verilmesi gerektiği konusunda bir karar verildiği de anlatılıyor.
‘Doğal sitlerde kesin yapı yasağı var’
Koruma kurullarına başvuru yapan avukat Barış Yıldırım, sit alanlarının milli parklardan daha üst seviye bir korumaya sahip olduğunu belirterek, doğal sit alanlarında bu projelerin yapılamayacağını şu sözlerle anlattı: “Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kurulu’nun Doğal Sitler, Koruma ve Kullanma Koşulları ile ilgili ilke kararında 1. derece doğal sit alanı şu şekilde açıklanıyor: ‘Bilimsel muhafaza açısından evrensel değeri olan, ilginç özellik ve güzelliklere sahip olması ve ender bulunması nedeniyle kamu yararı açısından mutlaka korunması gerekli olan, korumaya yönelik bilimsel çalışmalar dışında aynen korunacak alanlardır. Bu alanlarda, bitki örtüsü, topografya, siluet etkisini bozabilecek, tahribata yönelik eylemde bulunulamaz. Kesin yapı yasağı olmakla birlikte, resmi ve özel kuruluşlarca zorunlu olan alanlarda, teknik altyapı hizmetleri (kanalizasyon, açık otopark, telesiyej, teleferik, içme suyu, enerji nakil hattı, doğalgaz hattı) uygulamalarının koruma bölge kurulunun uygun göreceği şekliyle yapılabilir...” Yıldırım yazısında “Burada kesinlikle köprü ya da otoyollardan söz edilemez” dedi.