DBP Muş İl Örgütü tarafından düzenlenen panele katılarak demokratik özerkliği anlatan DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek ile DTK Eş Genel Başkanı Hatip Dicle hakkında ‘örgüt propagandası’ gerekçesiyle başlatıldı. Tutuklu bulunan Yüksek, talimatla Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'na verdiği ifadesinde, demokratik özerkliğin parti tüzüklerinde bulunduğunu belirterek suçlamaları ret etti.
Muş’ta 24 Nisan'da düzenlenen "Yerel demokrasi, özgün birey demokratik toplum için birlikte tartışıyoruz" konulu panelde konuşan DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek ile DTK Eş Genel Başkanı Hatip Dicle hakkında Muş Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldı. Adana Kürkçüler F Tipi Cezaevi'nde tutuklu bulunan DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek, Muş Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatı ile dün akşam saatlerinde Adana Adliyesi'ne getirilerek ifade verdi.
Dicle Haber Ajansı’nın haberine göre, sorgu tutanağında Yüksek'in panelde sarf ettiği "Şimdi biz de diyoruz ki; Türkiye’de Kürt sorunu ve diğer toplumsal sorunların çözüm yolu demokratik özerkliktir. Hem ayrılmamış olacağız hem bölünmemiş olacağız hem de herkes kendi hakkı ve hukukuna kavuşmuş olacaktır. Ayrıca yerel kalkınmanın, toplumsal kalkınmanın, ekonomik büyümenin formülü de budur. Yoksulluktan kurtarmanın yolu da budur. Şimdi Ankara’dan bizim Muş Ovası’nda ya da Serhat bölgesindeki tarım politikalarımız belirleniyor, hayvancılık potalarımız belirleniyor. Ona göre kota konuluyor, ona göre teşvik ediliyor. Şimdi Ankara’dan sen buradakinin derdinden ne anlarsın, halinden ne anlarsın, nasıl çözebilirsin. Milyonlarca insanın sorununu nasıl çözebilirsin, çözemezsin. Onun yerine yetki devredin. Yetki vereceksiniz ki ildekini de seçimle iş başına getireceksiniz. Bu halk seçecek. Bu kentin yönetimi olur, bu kentim meclisi olur, sağlık, ekonomi, anadilde eğitim bütün bu başlıklarda burası kendini yönetir" sözlerine yer verildi.
İddia makamı, Yüksek'in kullandığı ‘demokratik özerklik’ kavramını ile ‘örgüt propagandası’ yaptığını ileri sürdü.
“Parti programını anlattım”
Avukatı aracığıyla ifade veren Yüksek üzerine atılı suçlamayı ret ederek, "Ben partinin programını ve politikalarını açıkladım. Okuduğum metinde altı çizilen kavramlara bakıldığı zaman daha çok demokratik özerklik kavramı üzerinde durulduğu görülmektedir. Burada herhangi bir örgütün propagandası söz konusu değildir. Demokratik özerklik parti programında yer alan bir kavramdır" dedi.
Siyasetçi olduğunu kaydeden Yüksek, panelde ülkenin siyasi gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulunduğunu söyledi. Yüksek, "Bizler Anayasa ile kurulan kurumlarız ve aynı zamanda muhalefet partiyiz. Partime bağlı 106 belediye söz konusudur" diyen Yüksek, savunmasında şöyle devam etti: "Önemli ağırlığı olan kitle desteği alan bir partinin genel başkanıyım. Anayasa'nın bize vermiş olduğu hak çerçevesinde hükümet politikalarını eleştiren görüşümü açıkladım. Aynı zamanda Türkiye'deki sorunların nasıl çözülebileceğine dair parti programı çerçevesinde görüşlerimi açıkladım. Her hangi bir örgütün propagandasını yapma kastım söz konusu olamaz. Bu nedenle böyle bir davanın açılmaması gerektiğini düşünüyorum” ifadesini kullandı.
Yüksek'in avukatı Vedat Özkan da iktidarın yargı üzerindeki baskısı nedeniyle müvekkiline yönelik böyle bir soruşturmanın açıldığını söyleyerek, takipsizlik talebinde bulundu.
DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek tutuklandı!
