Uluslararası Af Örgütü ve Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü dolayısıyla yayınladıkları mesajlarda, Türkiye'deki tutuklu gazetecilere destek verdi.
Uluslararası Af Örgütü Almanya Şubesi tarafından yayınlanan basın açıklamasında, Türkiye'de tutuklu bulunan bütün gazetecilerin serbest bırakılmasını talep etti. Açıklamada, dünyanın bir çok ülkesinde basın özgürlüğüne yönelik kısıtlamaların günlük hayatın bir parçası haline geldiği belirtilerek, özellikle Türkiye'deki duruma dikkat çekildi.
Uluslararası Af Örgütü Almanya şubesi Genel Sekreteri Markus N. Beeko, "Dünyanın hiçbir ülkesinde Türkiye'deki kadar çok gazeteci hapiste değil. ‘Özgür basın' tutuklu durumda” dedi.
Uluslararası Af Örgütü'nün açıklamasında 15 Temmuz'daki darbe girişiminden bu yana en az 156 yayın kuruluşunun kapatıldığı, yaklaşık 2 bin 500 gazetecinin işini kaybettiği hatırlatıldı. Darbe girişiminden beri 120 gazetecinin tutuklandığı belirtilerek, çoğu hakkında iddianamenin bile henüz hazırlanmadığına dikkat çekildi.
"Tutuklu gazeteciler serbest bırakılsın”
Uluslararası Af Örgütü Almanya Genel Sekreteri Beeko, Türkiye'de gazetecilerin tutuklanarak cezaevine konmasının "fiilen bir ceza gibi uygulandığını” belirterek, "adil yargılamanın sistematik olarak engellendiğini, örnek olarak tutukluların avukatlarıyla yaptıkları görüşmelerin izlendiğini ve kaydedildiğini” ifade etti.
Beeko, "Türkiye'de tutuklu bulunan bütün gazetecilerin derhal şartsız bir şekilde serbest bırakılmasını talep ettiklerini” vurguladı.
Tutuklu gazetecilere açık mektup
Viyana merkezli Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) Kıdemli Savunu ve İletişim Direktörü Steven Ellis de, Türkiye’de cezaevinde bulunan gazetecilere hitaben açık bir mektup yayınladı. Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan mektupta, Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde “dünyanın dört bir yanındaki meslektaşlarınız, yalnız olmadığınızı ve unutulmadığınızı bilmenizi istemektedir” ifadesi kullanıldı.
Mektupta, Türkiye’de 15 Temmuz darbe girişimi ve cumhurbaşkanına yeni yetkilere veren referandumun sonrasında "Türkiye'de basın özgürlüğünün içler acısı halde olduğunun bilindiği” belirtildi.
Mektupta, "Meslekleri nedeniyle hapsedilen gazetecilerin davalarının, eleştirileri susturmak ve hesap verebilirliği engellemek için Türk hükümetinin bir çabası olduğu” ifade edildi.
"Yalnız değilsiniz”
Tutuklu gazetecilere “yalnız değilsiniz” mesajının verildiği mektupta, Uluslar arası Basın Enstitüsü'nün Türkiye'deki tutuklu gazetecilerin "durumunun vahametine dünyanın dikkatini çekmeye ve Türk hükümetini insan hakları taahhütlerine bağlı kalmaya çağırmaya devam edeceği” vurgulandı. Mektupta, "Türkiye’de gazetecilik yaptığı için hapiste olan her gazeteci serbest kalan kadar mücadeleye devam edileceğine” dikkat çekildi.
Uluslararası Basın Enstitütü (IPI) Kıdemli Savunu ve İletişim Direktörü Steven Ellis imzalı mektupta, "Bu suçlamaların siyasi olduğunu görüyoruz. Cumhuriyet'in hapisteki gazeteci ve yöneticileri de dahil, gazetecilik yaptıkları için hapsedilen herkesi destekliyoruz. Ve bir kez daha sizi temin ederiz ki ne yalnızsınız ne de unutuldunuz” ifadesine yer verildi.
© Deutsche Welle Türkçe
DW/JD/BÖ