Koronavirüs

Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı Başkanı Prof. Akdoğan, yerli aşı çalışmalarında gelinen son durumu açıkladı

"Hiç aşı olmayanların Turkovac ile aşılandığı klinik araştırmamız, Türkiye'de 8 merkezde devam ediyor"

23 Ekim 2021 10:58

Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) Başkanı Prof. Dr. Erhan Akdoğan, geçen hafta başlatılan Turkovac'ın üçüncü doz olarak etkinlik ve güvenlik açısından Sinovac ile karşılaştırılacağı Faz 3 klinik araştırmasının Türkiye tarihinde yürütülen en büyük klinik araştırma olduğunu söyledi.

Akdoğan, "Çalışma halihazırda 28 ilimizde 41 merkezde yürütülüyor. Yaklaşık 3 bin gönüllüye ulaşılması hedefleniyor. Daha önce iki doz inaktif aşı olmuş ve üçüncü dozunu henüz yaptırmamış 18-59 yaş arası tüm vatandaşlarımız, çalışmaya e-Nabız üzerinden randevu oluşturarak kendilerine en yakın merkezde gönüllü olarak katılabilirler. Açık etiketli bir çalışma olduğu için üçüncü dozda Sinovac ya da Turkovac arasında seçim yapabilirler" dedi.

Sağlık Bakanlığı bünyesinde 2014 yılında sağlık bilim ve teknolojilerinin geliştirilmesi amacıyla kurulan Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB), Covid-19 pandemisinin başlamasıyla beraber desteklediği aşı çalışmalarıyla öne çıktı. TÜSEB Başkanı Prof. Dr. Erhan Akdoğan, kurumun hali hazırda, 7 yerli aşı çalışmasını desteklediğini söyleyerek bilgiler verdi. Prof. Dr. Akdoğan, bu çalışmalar içinde en önde giden yerli aşı çalışması Turkovac ile ilgili son güncel durumu da paylaştı.

Turkovac ile ilgili iki farklı çalışma yürütülüyor

Aşı çalışmaları içinde şu anda son aşamaya en yaklaşan çalışmanın Erciyes Üniversitesi'nden Prof. Dr. Aykut Özdarendeli ve ekibi tarafından geliştirilen inaktif Covid aşısı Turkovac olduğunu belirten Prof. Dr. Akdoğan, yerli aşıda yeni başlatılan Faz 3 çalışması hakkında da şunları söyledi:

"Faz 1, Faz 2 çalışmalarını TÜSEB destekledi ama Faz 3 çalışmaları tamamen TÜSEB tarafından gerçekleştiriliyor. Turkovac ile ilgili iki tane Faz 3 çalışması yürütülüyor şu anda. Biri, 'primer Faz 3' dediğimiz, hiç aşı olmamış gönüllü vatandaşlara Turkovac uygulanması şeklinde yapılıyor. Bu yılın Haziran ayında Faz 3 başlatıldı. Toplamda 8 bine yakın gönüllüye ulaşılması hedefleniyor. Diğer çalışma ise geçtiğimiz hafta başlatılan iki doz Sinovac aşısı olmuş vatandaşlara üçüncü doz olarak Turkovac veya Sinovac yapılması şeklinde dizayn edilen bir Faz 3 çalışması. Bunda da diğer inaktif aşı ile Turkovac aşısının etkinlik kıyaslamasına dair sonuçlar elde edilecek. Bu çalışma için ise 3 bine yakın gönüllüye ulaşılması hedefleniyor. Bu çalışma açık etiketli bir çalışmadır. Yani iki doz Sinovac olup üçüncü doz için bu çalışmaya gönüllü olmak isteyenlere, hangi aşıyı seçmek istediği sorulur ve buna göre tercih şansı verilir. Bunun altını özellikle çizmek istiyorum."

"Türkiye'nin her sathına yayılan bir çalışma"

Üçüncü doz yani hatırlatma dozu olarak Turkovac ile Sinovac'ın kıyaslanacağı bu Faz 3 çalışmasının 28 il ve 41 merkezde devam eden bir çalışma olduğunu ve bunun da Türkiye Cumhuriyeti tarihindeki en büyük klinik araştırma olarak tarihe geçeceğini vurgulayan Prof. Dr. Akdoğan, "Ülkemizin neredeyse tüm sathına yayılmış durumda. Gönüllü olmak isteyen vatandaşlarımız, kendi ilinde çalışma olmasa dahi muhakkak yakın bir ilde bu çalışmaya katılma imkanı bulabilir. e-Nabız ve Alo 184 üzerinden gönüllü olma taleplerini oluşturabilir, randevularını alabilirler. Vatandaşlarımızın 18-59 yaş aralığında olması, daha önce Kovid geçirmemiş olması, 2 doz Sinovac aşısının üzerinden minimum 90 gün, maksimum 270 gün geçmiş olması gerekiyor. Diğer Faz 3 çalışmamız ise yani primer Faz 3 dediğimiz hiç aşı olmayanların Turkovac ile aşılandığı klinik araştırmamız, Türkiye'de 8 merkezde devam ediyor şu anda" şeklinde konuştu.

"Nazal sprey aşısı başka salgınlar için de umut olabilir"

TÜSEB destekli toplam 7 aşı çalışması olduğunu da söyleyen Prof. Dr. Akdoğan, sözlerini şöyle noktaladı:

"2 tanesinde hayvan deneyleri aşaması tamamlanmak üzere. Bir de intranazal sprey aşısı çalışmamız (burun spreyi) vardı. O da çok gerçekten inovatif bir çalışma ve ar-ge çalışması devam ediyor. Biz o çalışmaya TÜSEB olarak özellikle bir ehemmiyet veriyoruz. Çünkü sadece Kovid kullanımı ile sınırlı olmayacak. Birçok avantajı, hem üretim açısından hem kullanım açısından birçok avantajı olacağı için, karşılaşabileceğimiz başka salgınlar için o çalışmaya da ayrı bir ehemmiyet veriyoruz"