Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Canan Güllü, Türkiye’nin kadına yönelik şiddetin önlenmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması açısından kabul ettiği İstanbul Sözleşmesi'ne kaldırılmasına yönelik tartışmalara ilişkin yaptığı değerlendirmede, "Erdoğan’ın İstanbul Sözleşmesi’ni feshedeceğini düşünmüyorum" düşüncesini dile getirdi.
Güllü Yetkin Report'ta kaleme aldığı yazıda, Güllü yazısında, "Türkiye, 2017 yılında yapılan referandumla Başkanlık sistemine geçerken, yapılan Anayasa değişikliklerinin en önemli hükmü Cumhurbaşkanı’na 'temel hak ve özgürlükler konusunda” kararname çıkartma yetkisi tanımamasıydı. Bu nedenle de Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzalayacağı bir kararnameyle Sözleşme’den çekilme şansı bulunmuyor. Bu konuyu Kurtulmuş bilmeliydi." görüşünü savundu.
Güllü, "Sorgulaması gereken konuysa; bu ülkede şiddet nedeniyle kadın ölümlerinin azalması için nelerin eksik yapılmakta olduğuydu. Geçtiğimiz günlerde bir haber kanalında Kübra Par’ın sorularını yanıtlayan deneyimli Avukat Kezban Hatemi, İstanbul Sözleşmesi denetim mekanizması olan Grevio temsilcisi Aşkın Asan’a bu cenahtan yapılan saldırılar nedeniyle 6284 uygulamak zorunda kalındığını ve koruma kararı alındığını ifade etti. Aynı grup 2019 Eylül ayında da kızı Sümeyye Erdoğan Bayraktar’ın yönetiminde yer aldığı KADEM Derneği üzerinden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a saldırıda bulundu. Yani demem o ki bu sözleşmenin içeriği hiç önemli değil bu saldırıları yapanlar için. Önemli olan bu saldırılarla elde edilecek ranta hedeflenmiş bir amaç görülmekte." yorumunu yaptı.
Güllü, "Ben bu konuda İstanbul Sözleşmesi imzacısı, iktidar partisi Genel Başkanı Sayın Cumhurbaşkanı’nın da bu konuda kaldırılsın düşüncesi taşıdığını, sözleşmeyi feshedeceğini düşünmüyorum. AKP TBMM grup başkan vekili Özlem Zengin, eski KADEM Başkanı ve İstanbul Milletvekili Sare Aydın ve mevcut KADEM Başkanı Saliha Gümrükçüoğlu da sözleşmenin savunucularından. Pek çok konuda ayrı düşünmesek de İstanbul Sözleşmesinin doğruluğunda hem fikiriz. Ayrıca 25 Kasım 2019 tarihinde yayınladığı bildiride Emine Erdoğan da şiddetin bir insan hakları ihlâli olduğunu dile getirerek sözleşmeye sahip çıkmıştır." ifadesini kullandı.
Yazının devamı için tıklayın