-TÜRKER: BAŞBAKAN İDAM CEZASINI GERİ GETİRMEYİ Mİ DÜŞÜNÜYOR? BODRUM (A.A) - 09.08.2010 - DSP Genel Başkanı Masum Türker, ''Başbakan 2001 yılında Anayasa'dan kaldırılmış olan idam cezasını geri mi getirmeyi düşünüyor ki kendisinin faaliyetlerinden dolayı kefen söyleme ihtiyacını hissediyor'' dedi. Türker, Bodrum Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odasının açılışına katıldı. Türker, burada gazetecilere yaptığı açıklamada, DSP olarak referandumda ''hayır'' kampanyası yürüttüklerini ifade ederek, ''Mevcut anayasa değişikliğindeki yargıya yönelik, HSYK ve Anayasa Mahkemesi yapısının değişmesinden dolayı bu referandumda 'hayır' diyoruz'' diye konuştu. Aslında yapılacak değişikliklerdeki bazı maddelerin iyi olduğunun söylenebileceğini belirten Türker, ''Ama bu maddelerin iyi olması diğer 2 maddenin olumsuz etkilerini ortadan kaldırmaz. Bu diğer iki madde adeta bir sütün içine damıtılmış iki akrep zehiri gibidir. O nedenle Anayasa'yı zehirleyen bu iki maddeden dolayı biz 'hayır' diyoruz. Bu iki madde ileride Anayasa'nın, ülkeyi yönetenlerin diktatörlüğe kadar uzanabilecek, denetimsiz tek taraflı ve faşist davranışlarda bulunmasına yol açacaktır'' iddiasında bulundu. Türker, Anayasa Mahkemesi ve yargının, siyasi partilerin iktidar oldukları zaman faaliyetlerini dengeleyen, kontrollü olmasını ve demokrasinin kesintisiz devam etmesi için gerekli olduğunu söyledi. Şu anda yapılan bu 2 değişiklikle demokrasinin ortadan kalktığını ileri süren Türker, şöyle dedi: ''O nedenle diyoruz ki, eğer diktadan yanaysanız 'evet' dersiniz. Ama cumhuriyet ve tam demokrasinin yerleşmesinden yanaysanız 'hayır' diyeceksiniz. Bu anlamda biz bu iki maddenin ayrılmasını ayrı ayrı oylanmasını istedik. Ama hükümet kendisi bu iki maddeden dolayı başka hesapları olduğu için bunu engelliyor. Nitekim bunu Başbakanın son konuşmasından anlıyoruz. Başbakan ben kefenimle geldim diyerek beyaz gömlekle çıktı. Bunu doğru bulmuyoruz. Acaba Başbakan ilerideki bir tarihte, daha önce 2001 yılında Anayasa'dan kaldırılmış olan idam cezasını geri mi getirmeyi düşünüyor ki kendisinin faaliyetlerinden dolayı kefen söyleme ihtiyacını hissediyor. Türkiye'de şimdiye kadar yaklaşık 60 hükümet kuruldu. Bu 60 hükümet içinde kendisinden önceki başbakanları yüce divana götüren tek başbakan kendisidir. Başka başbakan da götürmedi ve hiç kimse de 'kefenimle geldim' demedi. Bu tür şeyler toplumu geriyor. Bu nedenle referandumda vatandaşımızın bizi çok iyi dinleyerek karar vermesi gerekiyor. Biz şu anda miting sürecine kadar topluma neden 'hayır' dediğimizi anlatmaya devam edeceğiz. Ve bu gezilerimizi Türkiye'nin her tarafında yürüteceğiz.''
